Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Seri Dava Vekâlet Ücreti”
- Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 31. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince konulan şerhin terkini talebi üzerine, konusuz kalan dava için seri dava niteliğinde olup olmadığı ve buna bağlı olarak vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği noktasında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu şerh, dava açıldıktan sonra terkin edildiğinden davanın konusuz kaldığı, ancak Yargıtay'ın önceki bozma ilamında seri dava niteliği ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği yönünde karar verdiği ve bu kararın kesinleştiği gözetilerek yerel mahkemenin seri dava niteliğinde vekâlet ücretine hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davacıya ait taşınmaza konulan şerhin terkini istemiyle açılan ve şerhin terkin edilmesi nedeniyle konusuz kalan davada seri dava vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekâlet ücreti yönünden bozulduğu ve seri dava niteliğinin tespit edilerek vekâlet ücretinin buna göre belirlenmesi gerektiği yönünde hüküm kurulduğu gözetilerek, İlk Derece Mahkemesince seri dava koşullarının oluştuğu kabul edilerek verilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin talebiyle aynı bölgedeki birçok taşınmaz üzerine konulan şerhlerin kaldırılması için farklı malikler tarafından açılan davaların, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi anlamında seri dava olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebeplerin aynı olması, aynı davalıya karşı açılmış olmaları ve HMK’nın 57. maddesinin (c) bendi anlamında ihtiyari dava arkadaşlığının varlığı nazara alınarak davaların seri dava niteliğinde olduğu ve vekâlet ücretinin AAÜT'nin 22. maddesine göre belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin talebiyle aynı bölgedeki birçok taşınmaz üzerine konulan şerhin kaldırılması için birçok malik tarafından ayrı ayrı açılan davaların, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi anlamında seri dava sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebeplerin aynı olması, ihtiyari dava arkadaşlığı koşullarını sağladığından ve davaların seri dava niteliğinde olduğundan, vekâlet ücretinin tespitinde AAÜT’nin 22. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin talebiyle birçok taşınmaz üzerine konulan şerhlerin kaldırılması için ayrı ayrı açılan davaların, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi anlamında seri dava olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebeplerin aynı olması, davalarda Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 57. maddesinin (c) bendi anlamında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğunu ve bu sebeple davaların seri dava niteliğinde olduğunu gösterdiğinden, vekâlet ücretinin tespitinde AAÜT’nin 22. maddesinin dikkate alınması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin talebiyle aynı bölgedeki birçok taşınmaz üzerine konulan şerhlerin kaldırılması için ayrı ayrı açılan davaların, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi anlamında seri dava olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebeplerin aynı olması nedeniyle, açılan davalarda HMK’nın 57/1-c maddesi anlamında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu ve bu sebeple davaların seri dava niteliğinde olduğu, dolayısıyla seri işler yönünden vekâlet ücretinin tespitinde AAÜT’nin 22. maddesinin dikkate alınması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin talebiyle aynı bölgedeki birçok taşınmaz üzerine konulan şerhin kaldırılması için, ayrı ayrı açılan davaların Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi anlamında seri dava olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebebin aynı olması, aynı davalıya karşı açılmış olmaları ve ihtiyari dava arkadaşlığı koşullarının oluşması sebebiyle davaların seri dava niteliğinde olduğu ve bu sebeple vekâlet ücretinin tespitinde AAÜT’nin 22. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Aynı davalıya karşı çok sayıda taşınmaz maliki tarafından açılan tapu şerhi terkin davalarının, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin (AAÜT) 22. maddesi anlamında seri dava sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebeplerin aynı olması, ihtiyari dava arkadaşlığı koşullarını sağladığından ve AAÜT'nin 22. maddesi de seri davayı ihtiyari dava arkadaşlığının bir türü olarak tanımladığından, davaların seri dava niteliğinde olduğu ve vekâlet ücretinin bu maddeye göre hesaplanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin talebiyle aynı bölgedeki birçok taşınmaz üzerine konulan şerhlerin kaldırılması için açılan davaların, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi anlamında seri dava olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebeplerin aynı olması, davaların aynı davalıya karşı açılması ve HMK’nın 57 nci maddesinin (c) bendi anlamında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu gözetilerek davaların seri dava niteliğinde olduğu ve vekâlet ücretinin tespitinde AAÜT’nin 22 nci maddesinin dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin talebiyle aynı bölgedeki birçok taşınmaz üzerine konulan şerhlerin kaldırılması için ayrı ayrı açılan davaların, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi anlamında seri dava olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebeplerin aynı olması, ihtiyari dava arkadaşlığını ve seri dava niteliğini ortaya çıkardığından, vekâlet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesine göre belirlenmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin aksine karar veren direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin talebiyle aynı bölgedeki birçok taşınmaz üzerine konulan şerhlerin kaldırılması için açılan ayrı davaların, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi anlamında seri dava olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Aynı davalıya karşı, aynı konu ve hukuki sebebe dayalı olarak açılan çok sayıda davanın, davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı olması nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 57. maddesinin (c) bendi anlamında ihtiyari dava arkadaşlığı niteliğinde olduğu ve bu sebeple seri dava olarak kabul edilmesi gerektiği, dolayısıyla seri davalarda vekâlet ücretinin tespitinde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Aynı davalıya karşı, aynı hukuki sebebe dayanarak açılan çok sayıda davanın, seri dava sayılıp sayılmayacağı ve avukatlık ücretinin buna göre belirlenip belirlenemeyeceği hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların temelini oluşturan vakıa ve hukuki sebeplerin aynı olması, ihtiyari dava arkadaşlığını ve seri dava niteliğini gerektirdiğinden, avukatlık ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi uyarınca belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.