Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sevk.”
- Uyuşmazlık: Tüketicinin satın aldığı cep telefonunun ayıplı olması sebebiyle açtığı bedel iadesi davasında, satıcının servisinin düzenlediği ve cihazın ayıplı olduğunu belirten sevk irsaliyesinin, mahkemece atanan bilirkişi raporuyla çelişmesi halinde hangi belgenin esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tüketicinin, ayıplı mal nedeniyle bedel iadesi talebinde bulunduğu, davalı tarafından sunulan bilirkişi raporunda üründe ayıp tespit edilmediği, ancak davacı tarafından sunulan sevk irsaliyesinde cihazın ayıplı olduğunun belirtildiği, yerel mahkemenin sevk irsaliyesini hükme esas almayarak davanın reddine karar verdiği, Yargıtay’ın ise sevk irsaliyesinin de değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle kararı bozduğu, direnme kararında ise sevk irsaliyesinin servis ile satıcı arasında bir bilgilendirme niteliği taşıdığının kabul edilerek davanın reddine karar verildiği, Hukuk Genel Kurulu'nun ise sevk irsaliyesindeki kayıt tek başına ayıp ispatı için yeterli olmasa da bilirkişi raporu ile çeliştiği, bu nedenle yerel mahkemenin eksik inceleme yaptığı gerekçesiyle direnme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Emekli Sandığı'nın, davacı ikinci basamak sağlık kurumuna sevk olmadan gelen hastalar için düzenlenen 2006 yılına ait faturalarda indirim yapmasının doğru olup olmadığı ve davacının fark fatura alacağının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki protokolün 7. maddesi gereğince ikinci basamak sağlık kurumlarından olan tıp merkezlerinde Maliye Bakanlığınca belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiği, bu indirimin sevk zinciri ile ilgisinin bulunmadığı ve 2006 yılı bütçe uygulama talimatında sevk zinciri bulunup bulunmamasının öneminin olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından imzalandığı iddia edilen sevk irsaliyesine konu emtianın teslim alınıp alınmadığı ve bedeli ödenmeyen mal tutarına ilişkin itirazın iptali davasında, irsaliyedeki imzanın davalıya ait olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda, sevk irsaliyesindeki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olduğunun tespitinde usulüne uygun bir karşılaştırma yapılmadığı, hangi imzanın esas alındığının belirtilmediği ve sevk irsaliyesindeki yazılar ile tespitin yapıldığı hususunun hukuka aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında, davacı tarafından sunulan sevk irsaliyesi nüshalarının delil olarak kabul edilip edilemeyeceği ve davalı çalışanı tarafından imzalandığının tespiti için imza incelemesi yaptırılıp yaptırılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sevk irsaliyelerini düzenleyen taraf olması ve mahkemece verilen kesin süreye rağmen asıllarını ibraz edememesi, imza incelemesi yapılmasını imkansız hale getirdiğinden ve davacı lehine delil olarak kabul edilemeyeceğinden, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının ateşli silah yaralanması sonucu ambulans uçakla sevk edilmesi nedeniyle yaptığı ambulans uçak ücreti giderlerinin davalı Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanıp karşılanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 1479 sayılı Yasa ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca, davacıya ait sevk raporunda hastanın mutat taşıt ile seyahat edememe gerekçelerinin açıkça belirtilmemesi, raporun usulüne uygun düzenlenmemiş olması ve 2008 yılı Sağlık Uygulama Tebliği'nde hava ambulans ücretlerinin sadece organ ve doku nakli tedavilerinde karşılanacağının belirtilmesi gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşıma ücretine ilişkin alacak davasında, bir başka dosyada dinlenen tanığın taşıma işinin davalı adına yapıldığı ve taşınan malzemelerin davalıya teslim edildiğine dair beyanının, davalı şirket o davaya taraf olmadığı halde güçlü delil teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin taraf olmadığı davada dinlenen tanık beyanlarının tek başına yeterli delil sayılamayacağı, ancak taşıma emtiasına ilişkin düzenlenen sevk irsaliyeleri ve davalının ticari defterlerindeki kayıtların birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu fatura ve sevk irsaliyesinde yer alan imzaların borçluya ait olmadığı iddiası karşısında imza incelemesi yaptırılıp yaptırılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin, icra takibine dayanak oluşturan fatura ve sevk irsaliyesindeki imzaların müvekkiline ait olmadığı savunması üzerine, mahkemenin imza incelemesi yapmaksızın karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında taşıma sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, davalının taşıma ücretinden sorumlu olup olmadığı ve icra takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından düzenlenen sevk irsaliyesi ve eşyanın davalı tarafından davacıya teslim edilmesiyle taşıma sözleşmesinin varlığına karine oluştuğu, davalının aksini ispatlayamadığı, taşıma ücretine ilişkin faturaya itiraz edilmediği ve eşyanın gönderilene teslim edilmesiyle gönderen ve gönderilenin müteselsilen taşıma ücretinden sorumlu hale geldiği gözetilerek direnme kararı onanmış ancak taşıma ücretinin miktarı ve icra inkar tazminatı yönünden inceleme yapılmadığından bu hususların incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İddianamede tek sevk maddesiyle dava açılmasına rağmen iki ayrı yağma suçundan hüküm kurulup kurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede her ne kadar tek bir sevk maddesi gösterilmiş olsa da, iki ayrı mağdura karşı işlenen yağma fiillerinin ayrıntılı olarak anlatılması ve bu fiillerin her birinin ayrı bir suç teşkil etmesi gözetilerek, sanıklar hakkında iki ayrı yağma suçundan hüküm kurulmasının usul ve yasaya uygun olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.