Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sigorta Acentesi”
- Uyuşmazlık: Avukatlık mesleki sorumluluk sigortası sözleşmesinden önce sigortalı aleyhine açılmış bir tazminat davası nedeniyle ödenen tazminatın, sigorta teminatı kapsamında olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sigorta sözleşmesinin yapıldığı tarihte rizikonun gerçekleştiğinin ve bu durumun sigorta ettiren ve sigorta acentesi tarafından bilindiğinin tespit edilmesi, sözleşmeyi TTK m.1279 hükmü gereğince geçersiz kıldığından, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, başkası adına düzenlediği sahte belgelerle kredi kartı edinme eyleminin, sahte kredi kartı üretme suçunun yanında ayrıca özel belgede sahtecilik suçunu oluşturup oluşturmadığı ve kullanılmayan kredi kartları bakımından zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kredi kartı sözleşmesi ve eklerindeki sahteciliğin, özel bir suç tipi olarak 5464 sayılı Kanun'da düzenlendiği ve sahte kredi kartı üretme suçunu tükettiği, dolayısıyla ayrıca özel belgede sahtecilik suçunu oluşturmadığı, ancak kullanılmayan kredi kartlarının sanıkla bağlantısının ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilirliğinin araştırılmamış olması nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici hakem heyeti kararının iptali istemiyle açılan davada, bankanın acentesi konumunda olması nedeniyle husumet yönünden davanın reddine ilişkin kararın ve duruşma açılmadan hüküm kurulmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, sigorta sözleşmesinin tarafı olan sigorta şirketinin acentesi sıfatıyla davada husumet ehliyetine sahip olduğu ve 6502 sayılı yasanın 73/4. maddesi gereği basit yargılama usulüne tabi olan davada 6100 sayılı HMK’nın 317. ve 320/1. maddeleri uyarınca duruşma yapılmadan karar verilebileceği hükmüne varılamaması nedeniyle, yerel mahkemenin duruşma açmaksızın verdiği karar, hukuki dinlenilme hakkının ihlali gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, sigorta acentesi olarak çalıştığı şirket adına tahsil ettiği primleri şirkete aktarmaması nedeniyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraatine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın şirket adına tahsil ettiği primlerin akıbeti, borcun mahiyeti, taraflar arasındaki protokolün kapsamı ve sanığın fiillerinin suçun unsurlarını oluşturup oluşturmadığı hususlarında eksik araştırma yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigorta priminin ödendiğine dair geçerli bir ispat bulunup bulunmadığı ve sigortacının sorumluluğunun başlayıp başlamadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yetkili acente çalışanı tarafından düzenlenen poliçe ve prim makbuzu ile primin ödendiği, acentedeki usulsüzlüklerin sigorta ettireni etkilemeyeceği ve sigortacının rizikonun gerçekleştiği tarihten önce sorumluluğunun başladığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sigorta sözleşmesi kapsamındaki ürün üretimini yapan ve primlerini ödeyen ancak poliçede sigortalı veya sigorta ettiren olarak ismi geçmeyen davacının, davalı Tarsim Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş.'den tazminat talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sigorta poliçesinde sigortalı, sigorta ettiren veya lehtar olarak belirtilmemesi ve davacının sözleşmeyi davalı şirket adına temsilci sıfatıyla yaptığı kabul edildiğinden, davacının davalı Tarsim Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş.'ye karşı sözleşmeye dayanarak tazminat talep etme hakkı bulunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigorta sözleşmesinin yenilenmesi talebini içeren dilekçede aynı isimli başka bir şahsa ait poliçe numaralarının yazılı olması ve primlerin davacı tarafından ödenmesi karşısında taraflar arasında sigorta sözleşmesinin kurulup kurulmadığı ve davalı sigorta şirketinin davacının zararından sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sigorta sözleşmesinin kurulması için herhangi bir şekil şartı aranmadığı, sigorta poliçesinin sözleşmenin ispatına yarayan bir belge olduğu, primin ödenmesiyle sigortacının rizikoyu taşıma borcunun başladığı, davacının sigorta yenileme talebinde bulunması ve primleri ödemesi, davalı sigorta şirketinin de primleri kabul etmesi karşısında taraflar arasında sigorta sözleşmesinin kurulduğu ve davalı şirketin davacının zararından sorumlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sigorta acentesinin şahsi kusuru nedeniyle (poliçenin eksik ve hatalı düzenlendiğinden bahisle) açılan tazminat davasının doğrudan sigorta acentesine yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TTK'nın 105/2. maddesi uyarınca acentenin akdettiği sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklardan dolayı acente aleyhine dava açılabileceği, davacının talepte bulunduğu zararın acentenin şahsi kusurundan kaynaklandığı ve bu iddia dolayısıyla açılan davanın doğrudan acentenin kendisine yöneltilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Avukatlık mesleki sorumluluk sigortası poliçesinde, hatalı eylemin işlendiği tarihin poliçenin geriye yürürlük tarihi içinde olup olmadığı ve hatalı eylemin sigortalı tarafından poliçe düzenlenmesinden önce biliniyor olmasının teminat kapsamını etkileyip etkilemediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Talep esaslı düzenlenen avukatlık mesleki sorumluluk sigortası sözleşmesinde, hatalı eylemin geriye yürürlük tarihi içinde gerçekleşmiş olması ve sigortalının bu durumu sözleşme tarihinden önce bilmesi/bilmesi gerektiğinin tespit edilmesi, sözleşmenin TTK m.1458 hükmü uyarınca hükümsüzlüğüne yol açacağından, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasko sigortası yaptırdığı aracı çalınan davacının, sigorta şirketinin poliçeyi iptal ettiği gerekçesiyle tazminat ödememesine karşı açtığı tazminat davasında, sigorta priminin ödenip ödenmediği ve buna bağlı olarak sigortacının sorumluluğunun doğup doğmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tali acentenin prim tahsil yetkisi olmamasına rağmen prim tahsil edip yetkili acenteye aktardığına dair beyanlar mevcut olup, primin yetkili acenteye ödenip ödenmediğinin tespiti halinde sigortacının sorumluluğunun doğup doğmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerektiğinden, eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.