Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sigortacı”
- Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) poliçesinde belirtilen sigorta bedelinin, depremden sonra güncellenen tarife üzerinden hesaplanıp hesaplanamayacağı ve sigortacının güncel tarife bedeli üzerinden ödeme yapma yükümlülüğünün olup olmadığı hususunda çıkan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede belirtilen sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, TTK ve ZDS Genel Şartları uyarınca sigortacının güncel tarife üzerinden ödeme yapma yükümlülüğü olmadığı, sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün kapsamında güncel tarife bildirimi olmadığı ve koruyucu hükümlerin bu durumu kapsamadığı, hasarlı binanın ağır hasarlı sayılması gerektiği ve tenzili muafiyetin uygulanacağı gözetilerek, İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasında, sigortacının sorumluluğunun başlayabilmesi için gerekli olan primin ödenip ödenmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: TTK 1295. maddesi uyarınca sigortacının sorumluluğunun, primin veya ilk taksitinin ödenmesiyle başlayacağı ve somut olayda poliçede belirtilen peşinatın ödendiğinin kanıtlanamaması, ayrıca dava dışı bir şirkete yapılan ödemenin poliçeyle bağlantısının kurulamaması ve ödendiği iddia edilen miktarın taksit tutarıyla örtüşmemesi gözetilerek, davanın reddine dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) poliçesinde belirtilen sigorta bedeli ile poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren yeni tarife tebliğine göre hesaplanan sigorta bedeli arasında fark olması nedeniyle, davacının yeni tarifeye göre ek tazminat talep etmesi üzerine, sigortacının sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede belirtilen sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, yeni tarife tebliğinin poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe girmesi ve poliçede bu duruma ilişkin bir hüküm bulunmaması sebebiyle sigortacının ek tazminat ödeme yükümlülüğü olmadığı gözetilerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) poliçesinde belirtilen sigorta bedeli ile poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren tebliğde belirtilen sigorta bedeli arasında fark olması nedeniyle, davacının tebliğdeki sigorta bedeli üzerinden tazminat talep etmesi üzerine ihtilafın doğması.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede belirtilen sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, tebliğdeki güncel tarifenin uygulanabilmesi için poliçede değişiklik yapılması veya ek prim alınması gerektiği, sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün kanun ve sözleşmede öngörülen hükümlerle sınırlı olduğu ve bu kapsamda tebliğdeki değişikliği sigortalıya bildirme yükümlülüğünün bulunmadığı, TTK'nın koruyucu hükümlerinin de sigortacının bu durumda sorumluluğunu doğurmadığı gözetilerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası'nda, depremden sonra güncellenen tarife tebliğine göre değil poliçede belirtilen sigorta bedeli üzerinden tazminat ödenmesi gerektiği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede yazılı sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, TTK ve Zorunlu Deprem Sigortası Genel Şartları'nda sigortacının güncel tarife tebliğine göre tazminat ödeyeceğine dair bir hüküm bulunmadığı ve sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün poliçedeki ve genel şartlardaki hükümlerle sınırlı olduğu gözetilerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) poliçesinde belirtilen sigorta bedeli ile poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren yeni tarife tebliğine göre hesaplanan bedel arasında fark olması sebebiyle, davacının ek tazminat talep etmesi üzerine, sigortacının sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede belirtilen sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, sonradan çıkan tebliğ hükümlerinin geçmişe etkili olarak uygulanmasının mümkün olmadığı, sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün ve koruyucu hükümlerin bu durumda uygulanabilir olmadığı ve davacıya ödenen tazminatın poliçedeki sigorta bedelini karşıladığı gözetilerek, İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) poliçesinde belirtilen sigorta bedeli ile poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren tebliğdeki tarife uyarınca hesaplanan sigorta bedeli arasında fark bulunması sebebiyle, davacının tebliğdeki tarife üzerinden ek tazminat talep etmesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede yazılı sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, TTK ve ZDS Genel Şartları uyarınca sigortacının, sonradan çıkan tebliğ hükümleri gereğince ek tazminat ödeme yükümlülüğü bulunmadığı, sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün kanun ve sözleşme ile belirlenen sınırlar dahilinde olduğu ve bu kapsamda tebliğ değişikliği bildirimi zorunluluğu bulunmadığı, ayrıca koruyucu hükümlerin de bu durumu değiştirmeyeceği gözetilerek, İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) kapsamında, depremden sonra güncellenen tarife üzerinden tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede belirtilen sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren tarife değişikliklerinin sigortacının sorumluluğunu artırmayacağı ve sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün bu durumu değiştirmeyeceği gözetilerek, İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) kapsamında, poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren yeni tarife tebliğine göre tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede belirtilen sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, yeni tarifenin uygulanabilmesi için poliçede açık hüküm veya zeyilname bulunması gerektiği, sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün kanunda öngörülen hallerle sınırlı olduğu ve TTK'nın koruyucu hükümlerinin bu durumda sigortacı aleyhine uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek, itiraz hakem heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) poliçesinde belirtilen sigorta bedeli ile poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren tebliğdeki tarife uyarınca hesaplanan sigorta bedeli arasında fark olması sebebiyle, aradaki fark bedelin ödenip ödenmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede yazılı sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, tebliğ ile sonradan belirlenen sigorta bedelinin geçerli olacağına dair bir hüküm bulunmadığı, sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün kanunda belirtilen hallerle sınırlı olduğu ve bu kapsamda sigortacının yeni tebliğ ile ilgili bilgilendirme yükümlülüğü bulunmadığı gözetilerek, İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası'nda, depremden sonra yürürlüğe giren yeni tarife tebliğine göre tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortacının sorumluluğunun poliçede belirtilen sigorta bedeli ile sınırlı olduğu, yeni tarifenin uygulanabilmesi için poliçede düzenleme veya ek prim gerektiği, sigortacının aydınlatma yükümlülüğünün kanun ve sözleşme hükümlerine göre belirlendiği ve bu durumda sigortacının yeni tarifeyi bildirme yükümlülüğü bulunmadığı gözetilerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.