Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Silah Sokma Suçu”
- Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin yağma mı yoksa hırsızlık mı oluşturduğu hususunda Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında görüş ayrılığı bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hırsızlık amacıyla girdiği iş yerinde, mağdur iş yerine gelince elindeki silahı doğrultarak mağduru kaçmaya mecbur etmesi ve malı almadan ayrılmasının yağma suçunu oluşturduğu, Yerel Mahkemece eylemin hırsızlık olarak nitelendirilmesinin dosya kapsamına uygun olmadığı ve temyiz incelemesinin sanık müdafisinin temyiz nedenleriyle sınırlı olmayıp maddi hukuka aykırılık iddialarının tümünün incelenmesi gerektiği gözetilerek, hırsızlık, silahla tehdit ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın alkollü araç kullanırken sebebiyet verdiği trafik kazasında, hem bilinçli taksirle yaralama hem de trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından ayrı ayrı cezalandırılıp cezalandırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Tehlike ve zarar suçlarında korunan hukuki yararın kısmen aynı olması ve tehlike suçunun kronolojik olarak önce meydana gelmesi nedeniyle, sanığın eyleminin yalnızca bilinçli taksirle yaralama suçunu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, ülkeye yasak nitelikte silah sokma suçundan cezalandırılmasının isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olup 18 yaşına kadar Türkiye'de yaşamış olması, yüksek öğrenim görmesi, suça konu tabancaları Türkiye'ye gelmeden hemen önce satın alması, silahlardan sadece biri hakkında havalimanı görevlilerine bildirimde bulunması, güvenlik şirketinde çalıştığını ve silahlara özel ilgisi olduğunu belirtmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın bilgi düzeyi, gördüğü eğitim ve içinde bulunduğu sosyal ve kültürel çevre şartları gözetilerek, Türkiye'ye silah sokmanın yasak olduğunu bilmediğine ilişkin savunmalarının inandırıcı olmadığı ve fiilinin haksızlık oluşturduğu hususunda kaçınılmaz bir hataya düştüğünden söz edilemeyeceği gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların mağdurların evine ateş ederek tehdit ve ruhsatsız silah taşıma suçlarını işleyip işlemedikleri, eylemin tehdit mi yoksa genel güvenliğin tehlikeye sokulması suçu mu olduğu ve ruhsatlı silah kullanmanın suç teşkil edip etmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık O.. A.. hakkında mağdur beyanlarının tutarsızlığı, tanık beyanları ve HTS kayıtlarının yetersizliği nedeniyle suçun sabit olmadığı, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek beraatine karar verilmiş, sanık C.. A.. hakkında ise eylemin belirli kişilere yönelik olması nedeniyle tehdit suçunu oluşturduğu, ruhsatlı silah kullanmasının suç teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cezaevine girişi sırasında üzerinde uyuşturucu madde bulunan sanığın eyleminin, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu mu yoksa cezaevine yasak eşya sokma suçu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, cezaevine girerken üzerinin aranacağını bildiği halde uyuşturucu maddeyi özellikle saklayarak içeri sokmaya çalışmasının ve bu maddenin aynı zamanda uyuşturucu kullanma araçlarıyla birlikte ele geçirilmesinin cezaevine yasak eşya sokma suçunu oluşturduğu gözetilerek, sanığın eyleminin TCK'nın 297/1. maddesinde düzenlenen infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmaya teşebbüs suçunu oluşturduğuna ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın ceza infaz kurumuna soktuğu uyuşturucu maddenin miktarı ve eylemin niteliği gözetilerek hangi suçtan ve ne miktarda ceza ile cezalandırılması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıktan ele geçirilen uyuşturucu maddenin az miktarda olması ve ticarete yönelik emare bulunmaması nedeniyle uyuşturucu ticareti suçundan beraatine, ancak maddenin ceza infaz kurumuna sokulması fiilinin TCK'nın 297/1. maddesinde düzenlenen “infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma” suçunu oluşturduğu, ancak yerel mahkemece temel cezanın alt sınırdan uzaklaştırılmasına dair gerekçenin yetersiz olması gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnfaz koruma memuru olan sanığın ceza infaz kurumuna uyuşturucu madde sokması nedeniyle, fikri içtima hükümleri uyarınca uyuşturucu madde ticareti suçundan cezalandırılmasında TCK'nın 297/3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın işlediği fiilin hem infaz kurumuna yasak eşya sokma suçunu hem de uyuşturucu madde ticareti suçunu oluşturduğu, fikri içtima hükümleri gereği daha ağır cezayı gerektiren uyuşturucu madde ticareti suçundan dolayı temel cezanın belirlendiği, TCK'nın 297/1 maddesinin ikinci cümlesi uyarınca temel cezanın yarı oranında artırıldığı ve sanığın infaz koruma memuru olması nedeniyle de TCK'nın 297/3 maddesi uyarınca bir kat artırım yapılmasının hukuka uygun olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın işlediği fiilin bilinçli taksirle adam öldürme suçunun cezasının tespitinde alt sınırdan yeterince uzaklaşılıp uzaklaşılmadığı ve ruhsatlı silahların satılmasının 6136 sayılı Kanun'un hangi maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın emekli polis memuru olması ve silah konusunda bilgi sahibi olmasına rağmen, silahın dolu olup olmadığını kontrol etmeden maktulün göğsüne doğrultması ve tetiğe basmasının bilinçli taksirle adam öldürme suçunu oluşturduğu, cezanın belirlenmesinde kusurunun ağırlığının ve fiilin işleniş biçiminin yeterince değerlendirilmediği; ayrıca, başkasına ait ruhsatlı silahları satmak amacıyla taşımasının 6136 sayılı Kanun'un 13/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İnfaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün, delil incelemesi ve suçun teşebbüs aşamasında kalıp kalmadığı hususlarında eksik araştırma içerdiği iddiasıyla yapılan itirazın değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Ucu sivri vidanın TCK 6/1-f-4 kapsamında silah olarak değerlendirilebileceği, suçun teşebbüs aşamasında kalmadığı ve müsadereye tabi eşyanın dosyada saklanmasının doğru olmadığı, müsaderesine karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme hükmü düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdureye karşı nitelikli cinsel istismar suçunu işlediği sırada cebir kullanıp kullanmadığı ve ayrıca sanık hakkında silahla tehdit suçundan dava açılıp açılmadığı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureye "canım acıyor, yapma" demesine rağmen eylemlerine devam etmesi cebir unsurunun gerçekleştiğini gösterdiğinden ve iddianamede silahla tehdit suçuna ilişkin açık bir suçlama bulunmadığından, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın üzerinde bulunan tabancaların 6136 sayılı Kanun'un 12. maddesinde düzenlenen "silah ticareti" suçunu mu, yoksa 13. maddesinde düzenlenen "silah bulundurma" suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın üzerinde ele geçirilen dört adet tabancayı vücuduna gizlemiş olması, istihbari bilgilerin sanığın silah ticareti yaptığı yönünde olması ve sanığın savunmasının hayatın olağan akışına aykırı bulunması nedeniyle, eylemin 6136 sayılı Kanun'un 12/1. maddesinde düzenlenen silah ticareti suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.