Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Siyasi Kişi”
- Uyuşmazlık: Gazetede yayınlanan haberlerde davacının kişilik haklarına saldırılıp saldırılmadığı ve manevi tazminat talebinin yerinde olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yayında Yargıtay 8. Ceza Dairesinin isminin açıkça geçmesi ve davacının daire başkanı olarak kararda imzasının bulunması nedeniyle matufiyetin gerçekleştiği, yazıda yer alan söz ve ifadelerin davacıya yönelik olduğu ve kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yazılan yazı nedeniyle davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu iddiasıyla açılan manevi tazminat davasında, hükmedilen tazminat miktarının fazla olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Manevi tazminat miktarının belirlenmesinde, saldırının niteliği, tarafların kusur oranı, sosyal ve ekonomik durumları gibi hususlar ile davacının siyası bir kişi olması ve yazının içeriği değerlendirilerek, hükmedilen tazminat miktarının fazla olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Siyasi bir partinin genel başkanı hakkında yapılan basın açıklaması ve dergi yayınının ifade özgürlüğü sınırları içerisinde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Siyasi kişilerin eleştiriye açık olsalar dahi hakaret ve iftiraya varan ağır ithamların ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği, davalıların basın yoluyla isnatlarda bulunurken ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı ve davacının kişilik haklarına saldırıda bulunduğu gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Parti ilçe başkanlığında çalışan işçinin, işçilik alacakları için açtığı davada partinin genel merkezine husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Siyasi Partiler Kanunu'nun mali hükümlerinin taraflar arasındaki işçi-işveren ilişkisine uygulanabilir nitelikte olmadığı ve işçinin iş görme edimini genel merkez aleyhine de ifa ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Siyasi parti ilçe başkanlığında çalışan işçinin işçilik alacakları davasında, genel merkeze husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Siyasi Partiler Kanunu'nun mali hükümlerinin taraflar arasındaki işçi-işveren ilişkisine uygulanamayacağı ve işçinin iş görme edimini parti genel merkezine karşı da ifa ettiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının basın açıklamasında kullandığı ifadelerin davacıya matuf olup olmadığı, matuf olması halinde kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının ifadelerinde davacının isminin geçmemesi, ortalama bir okuyucunun davacının kastedildiğini anlayamayacağı ve siyasi kişilerin ağır eleştirilere katlanma yükümlülüğü gözetilerek, davalının sözlerinin ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı ve kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının basın açıklamalarında kullandığı ifadelerin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının eleştirilerinin, siyasi kimliğe sahip kişilerin katlanması gereken eleştiri sınırları içerisinde kaldığı ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle de davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, mağdurun doğum raporunu hastaneden alıp idari soruşturmada kullanması eyleminin, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi ve yayılması suçunun unsurlarının oluştuğu, sanığın eyleminin haksızlık oluşturduğu hususunda kaçınılmaz bir hataya düştüğünün kabul edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün ve Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, katılanın fotoğrafını rızası dışında bir arkadaşlık sitesine koyması eyleminin kişisel verileri hukuka aykırı olarak yayma suçunu mu yoksa hakaret suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin, katılanın rızası olmadan fotoğrafını internetteki bir arkadaşlık sitesine koyması nedeniyle kişisel verileri hukuka aykırı olarak yayma suçunu oluşturduğu, ayrıca aynı zamanda katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte olması nedeniyle alenen hakaret suçunu da oluşturduğu, bu nedenle hukuki anlamda tek fiil sayılması gereken bu eylem ile hem kişisel verileri hukuka aykırı olarak yayma suçu hem de alenen hakaret suçu oluştuğundan, TCK’nun 44. maddesindeki fikri içtima hükümleri uyarınca, oluşan suçlardan en ağır cezayı gerektiren kişisel verileri hukuka aykırı olarak yayma suçundan sanığa ceza tayin edilmesi gerektiği gözetilerek, Özel Daire çoğunluğunun bozma kararına yönelik Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Televizyon programında kullanılan "Ergenekoncu" ve "statükocu" ifadelerinin kişilik haklarına saldırı oluşturup oluşturmadığı ve manevi tazminat gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İfade özgürlüğünün demokratik toplumun temel taşlarından biri olduğu, siyasi kişilerin ağır eleştirilere katlanma yükümlülüğü bulunduğu ve davalı tarafından kullanılan ifadelerin eleştiri sınırları içerisinde kaldığı değerlendirilerek, direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.