Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Siyasi söylem”
- Uyuşmazlık: Davalının miting konuşmasında sarf ettiği sözlerin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının konuşmasının, hükümetin icraatlarına yönelik eleştiri niteliğinde olduğu, davacının şahsına yönelik bir saldırı içermediği ve ifade özgürlüğü sınırları içerisinde kaldığı gözetilerek, manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın sosyal medya paylaşımında kullandığı ifadelerin Cumhurbaşkanına hakaret suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın paylaşımının, Cumhurbaşkanının şahsına değil, eylemlerine yönelik bir eleştiri niteliğinde olduğu ve ifade özgürlüğü sınırları içerisinde kaldığı değerlendirilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet kararının bozulmasına ve beraatine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın seçim konuşmasında kullandığı ifadelerin hakaret suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin yerel mahkemenin beraat kararına karşı Özel Daire’nin bozma ilamına rağmen yerel mahkemenin direnmesi üzerine uyuşmazlığın direnme hükmü kapsamında Ceza Genel Kurulu’nca çözümlenip çözümlenemeyeceği hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, ilk kararında bulunmayan ifade özgürlüğü ve siyasi eleştiri sınırlarına ilişkin AİHS ve AİHM içtihatlarına dayalı yeni gerekçeler ileri sürerek sanığın beraatine karar vermesi nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu ve Özel Dairece incelenmesi gerektiği gözetilerek dosyanın Yargıtay 2. Ceza Dairesine tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının basın açıklamasında davacı hakkında kullandığı sözlerin ifade özgürlüğü kapsamında mı değerlendirilmesi gerektiği, yoksa kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı milletvekilinin basın açıklamasında davacı milletvekili için kullandığı “ağzından salyalar akarak koşan” ifadesinin, siyasi eleştiri sınırlarını aşan, küçültücü ve hakaret içeren bir söylem olarak değerlendirilmesi ve davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullandığına dair bazı tespitler bulunmakla birlikte, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı veya User-ID bilgisi içeren diğer belgelerin yerel mahkemece getirtilerek değerlendirilmemiş olması eksik araştırma olarak değerlendirilse de, sanığın Bank Asya'ya para yatırması, örgüt toplantılarına katılması gibi eylemlerinin örgüt üyeliği için yeterli delil olarak kabul edilmesi ve hükmün bu delillere dayandırılması gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış ve yerel mahkeme hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalının basın açıklamalarında kullandığı ifadelerin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının eleştirilerinin, siyasi kimliğe sahip kişilerin katlanması gereken eleştiri sınırları içerisinde kaldığı ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle de davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 3713 sayılı Kanun’un 7/2-b-1. maddesindeki “Örgüte ait amblem, resim veya işaretlerin asılması ya da taşınması” eyleminin aynı Kanun’un 7/2. maddesindeki cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek nitelikte olmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın taşıdığı bayrağın örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru göstermediği, övmediği veya teşvik etmediği kabul edilse de, 3713 sayılı Kanun’un 7/2-b-1. maddesinin, örgüt propagandasını cezalandırmak amacıyla bu unsurları aramaksızın düzenlendiği, ifade özgürlüğünün sınırlandırılmasının kamu düzeni ve güvenliği için gerekli olduğu ve yasal düzenlemeye uygun olduğu gözetilerek, Özel Daire’nin bozma kararı kaldırılarak yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Davalının televizyon programında davacı için kullandığı ifadelerin kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının ifadelerinin, davacı hakkında daha önce açılmış olan kamu davası ve basında yer alan haberler gözetildiğinde görünür gerçekliğe uygun kişisel görüş açıklaması niteliğinde olduğu ve bu nedenle kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı ormandan münhasıran yakacak nitelikte emval veren ağaç kesme suçunun sabit olup olmadığı ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın savunmalarındaki çelişkiler, suçta kullanılan at arabasının sanığa ait olması, kolluk birimlerine hırsızlık ihbarının doğrulanmaması ve tanık beyanları değerlendirilerek sanığın suçu işlediğinin sabit olduğu ve dava zamanaşımının gerçekleşmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur durumu, tazminat ve nafaka taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları değerlendirilerek, usul ve kanuna uygun bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.