Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TCK 53/1-c”
- Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürme suçunu mu yoksa kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçunu mu oluşturduğu, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve TCK’nın 53. maddesinin uygulanma şeklinin doğru olup olmadığı hususlarında yerel mahkeme ile özel daire arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın temyiz aşamasında öldüğünün anlaşılması üzerine, ceza davalarında cezaların şahsiliği ilkesi gereği ve 5237 sayılı TCK’nın 64. maddesi uyarınca ölümle ilgili mahallinde araştırma yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçundan sanığa verilen cezanın miktarı ve TCK'nın 53/1. maddesi uyarınca verilen hak yoksunluğu cezasının kapsamı konusunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığa verilen cezanın belirlenmesinde uygulanan TCK'nın 87/3. maddesi gereğince yapılan artırımın, kırığın yaşamsal fonksiyonlara etkisine göre makul bir oranda olması gerekirken orantılılık ilkesine aykırı şekilde yüksek belirlendiği ve TCK'nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun kapsamının yerel mahkemece yanlış yorumlandığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına kısmen uyup kısmen direnmesi üzerine, dosyanın ilk olarak Ceza Genel Kurulu tarafından mı yoksa ilgili Özel Daire tarafından mı incelenmesi gerektiği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmen direnme kısmen uyma kararı verildiğinde, kural olarak direnme kararının Ceza Genel Kurulu tarafından, bozmaya uyulan kısımlar bakımından ise ilgili dairece temyiz incelemesinin yapılması gerektiği, ancak asıl fail hakkındaki bozma nedenine uyulduğu takdirde öncelikle bu fail hakkında Özel Dairece temyiz incelemesinin yapılması, daha sonra müşterek fail ve yardım edenler yönünden verilen direnme hükmünün Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gerektiği gözetilerek dosyanın öncelikle Yargıtay ... Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilirken tekerrüre esas alınan ilamın kararda gösterilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinde tekerrüre esas alınan ilamın kararda açıkça gösterilmesi gerektiğine ilişkin bir düzenleme bulunmaması ve infaz aşamasında birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülük olması halinde en ağır cezanın tekerrüre esas alınacağı gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın sabıkasında yer alan hükümlülükler ile ilgili sonradan yürürlüğe giren kanun hükümleri uyarınca uyarlama yapılıp yapılmadığının araştırılması ve yapılmamış ise mahkemece uyarlama yapılmasının sağlanması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tekerrür hükümlerinin uygulanmasında, sabıka kaydındaki hükümlülüklere ilişkin uyarlamaların infaz aşamasında da yapılabilmesi ve bu yolla yargılamanın gereksiz yere uzamasının önüne geçilmesi amacıyla, yerel mahkemenin tekerrür hükümlerini uygulayan hükmü düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında benzer nitelikteki eylemleri nedeniyle kesinleşen mahkûmiyet hükmüyle cezalandırılan eylemlerin, ayrı ayrı resmi belgede sahtecilik suçlarını mı yoksa zincirleme suç mu oluşturduğu ve buna göre ceza tayin edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Resmi belgede sahtecilik suçunun mağdurunun kamu olduğu, araç sahiplerinin suçtan zarar gören konumunda bulunduğu ve kesinleşen mahkumiyet hükmüne konu fiillerin suç tarihleri ile yeni uyuşmazlığa konu fiilin suç tarihi arasındaki sürenin aynı suç işleme kararı kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunun belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve zor kullanma unsurunun TCK 103/4. maddesi kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru kısa bir süre arayla iki kez istismar etmesi nedeniyle eylemlerin değişik zamanlarda gerçekleştiği ve TCK'nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının isabetli olduğu, ayrıca sanığın eyleminde zor kullanma unsurunun bulunduğunun kabul edildiği halde TCK'nın 103/4. maddesinin uygulanmamasının sanık lehine kazanılmış hak sayıldığı ve bu konuda bozma yerine düzeltilmesi gerektiği gözetilerek, Özel Daire bozma kararından zincirleme suça ilişkin kısmın çıkarılmasına, zor kullanmaya ilişkin kısmın ise bozma nedeni olarak kalmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçundan verilen hükümde haksız tahrik indiriminin oranı, takdiri indirimin uygulanmaması ve hak yoksunluğunun kapsamının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız tahrik indiriminde asgari orandan uzaklaşılmaması, takdiri indirim hususunda yeterli gerekçe gösterilmemesi ve TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrasına aykırı olarak hak yoksunluğuna karar verilmesi gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıktan uyuşturucu madde alımı yapan kolluk görevlilerinin gizli soruşturmacı değil, genel yetkileri dahilinde hareket eden adli kolluk görevlileri olduğu, ilk uyuşturucu madde alımı ile suçun delillendirildiği ve sanığın daha sonraki alımlarda satılan uyuşturucu maddeyi nereden temin ettiğine dair bir kanıt olmadığı, ayrıca sanık hakkında TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasında altsoy gözetilmeksizin hüküm kurulmasının Anayasa Mahkemesi kararıyla Anayasaya aykırı olduğunun tespit edilmesi ve sanığın ...'ün evinde ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgisinin kanıtlanamaması nedeniyle yerel mahkeme hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.