Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK 309/1”
- Uyuşmazlık: Davalı annenin rızası olmaksızın evlat edinme davasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı annenin çocuğuna karşı özen yükümlülüğünü yerine getirmesi ve evlat edinilmesine rıza göstermemesi nedeniyle, TMK'nın 309/1 ve 311/2 maddeleri uyarınca evlat edinme için gerekli koşulların oluşmadığı gözetilerek mahkemenin evlat edinmeye karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuğun biyolojik babası olduğunu yargılama sırasında öğrenen babanın, evlat edinmede rızasının aranıp aranmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Biyolojik babanın, çocuğa karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmediği ve çocuğun üstün yararının evlat edinilmesinde daha ağır bastığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Koruyucu aile olan davacıların, velayeti kendilerinde bulunan küçüğü evlat edinme istemine karşı, küçüğün annesinin rızasının aranıp aranmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı annenin, küçüğü sokağa bırakarak terk etmesi ve babasının da kim olduğunun tespit edilememesi nedeniyle özen yükümlülüğünü ihlal ettiği, bu sebeple evlat edinmede rızasının aranmayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak davalı annenin küçük ile şahsi ilişki kurulması talebinin incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kurum koruması altında bulunan küçük çocuğun, evlat edinilmek amacıyla bir aile yanına yerleştirildikten *sonra* açılan evlat edindirmede ana ve baba rızasının aranmaması davasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TMK m. 312/1'de düzenlenen evlat edinmede ana ve baba rızasının aranmaması kararının, ancak küçüğün evlat edinecek aile yanına yerleştirilmesinden *önce* verilebileceği, somut olayda ise yerleştirmenin gerçekleştiği ve bu nedenle rızanın aranıp aranmaması hususunun evlat edinme davası içinde değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimlik mesleğinden ihraç edilen eski bir hâkim hakkında açılan ceza davasında, isnat edilen suçların görev suçu olup olmadığı ve Yargıtay'ın görevli olup olmadığına ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen Anayasayı ihlal, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç ve silahlı terör örgütüne üye olma suçlarının, sanığın hakimlik göreviyle doğrudan bağlantılı olmayıp kişisel suç niteliğinde olduğu, bu nedenle yargılamanın 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nun 93. maddesi uyarınca görevli yerel ağır ceza mahkemesinde yapılması gerektiği gözetilerek Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkim ve savcıların işledikleri suçlardan dolayı açılan davalarda görevli mahkemenin tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal ve cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs suçlarından yargılanması talebiyle açılan davada, sanığın eylemlerinin kişisel suç kapsamında değerlendirilmesi ve Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yetkisinin görev suçları ile sınırlı olması gözetilerek, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bir Cumhuriyet savcısının FETÖ/PDY üyeliği, Anayasayı ihlal ve Türkiye Büyük Millet Meclisi ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından yargılanmasında görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, kişisel suç niteliğinde olduğu, sanığın Cumhuriyet savcılığı göreviyle bağlantılı olsa dahi bu suçların herhangi bir kamu göreviyle bağlantılı olarak veya görevden yararlanılarak işlenmesinin gerekmediği, ayrıca bu suçlar bakımından failin memur olmasının da suçun oluşumu için şart olmadığı ve Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak yargılama yetkisinin görev suçları ile sınırlı olduğu gözetilerek Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına, yerel mahkemenin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 93 ve 94. maddeleri uyarınca yargılanan bir Cumhuriyet savcısı hakkında açılan ceza davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin kişisel suç kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, atılı suçların herhangi bir kamu göreviyle bağlantılı olarak işlenmesinin zorunlu olmadığı ve özgü suç niteliği taşımadığı, bu nedenle de Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak yargılama yapma görevinin olmadığı gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına ve davanın yerel mahkemede görülmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç tarihinde birinci sınıfa ayrılmış Cumhuriyet savcısı hakkında açılan silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından dolayı görevli mahkemenin Yargıtay mı yoksa Ağır Ceza Mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında Hâkimler ve Savcılar Kurulu nezdinde görevden doğan veya görev sırasında işlenen suçlara ilişkin soruşturmaların devam etmesi ve sanığa isnat edilen eylemlerin, kişisel iradesiyle FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak ve örgüt üyeliğinden kaynaklanan hiyerarşi içerisinde hareket etmek suretiyle, Cumhuriyet savcılığı sıfatından bağımsız olarak ve örgütün nihai amacı doğrultusunda işlendiği iddiasıyla kişisel suç niteliğinde olması ve Yargıtay’ın ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapmasının istisnai bir görev olması gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılarak yargılamanın ağır ceza mahkemesinde yapılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç tarihinde birinci sınıf Cumhuriyet savcısı olan sanığın işlediği iddia edilen suçlardan dolayı yargılamanın hangi mahkeme tarafından yapılacağına ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, kişisel suç olarak kabul edilmesi gerektiği, Yargıtay'ın ilk derece yargılaması yapma görevinin görev suçları ile sınırlı ve istisnai nitelikte olması ve iddianamede sanığın örgüt üyeliğinden kaynaklanan hiyerarşi içerisinde hareket ederek kişisel iradesiyle suçları işlediğinin belirtilmesi gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına ve yargılamanın yerel mahkemece yapılmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.