Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK Madde 184”
- Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten sonra, karar kesinleşmeden davalının kabul beyanından dönmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma davasında, tarafların boşanma ve fer'ilerine ilişkin iradelerinin serbestçe açıklanması ve hakim tarafından onaylanması şartının, HMK'nın 308. maddesinde düzenlenen "kabul" kavramından farklı olduğu, bu nedenle de hükmün kesinleşmesine kadar davalının kabul beyanından dönebileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında davalı erkeğin zina yaptığına dair ikrarının boşanma kararı için yeterli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davalarında ikrarın hâkimi bağlamayacağı ve hâkimin vicdani kanaatine göre hüküm vereceği, ancak ikrarın hiçbir şekilde dikkate alınmaması anlamına gelmediği ve dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin direnme kararının bozulmasına ve dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanmanın ardından açılan davada, kadının maddi ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanmada tarafların boşanmanın mali sonuçları konusunda uzlaştıkları ve karşılıklı olarak kusur izafe etmedikleri, dolayısıyla daha sonra açılan davada yeniden kusur araştırması yapılamayacağı ve tazminat talep edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İflas idaresinin, murisin düzenlediği vasiyetnamelerin iptali ve tenkisi davası açma hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İflas idaresinin, İİK m. 184 hükmü gereğince terekeye dahil olan miras payı nedeniyle vasiyetnamenin iptali davası açma hakkı bulunmadığı, zira TMK m. 558'de dava açma hakkının yalnızca mirasçılar ve vasiyet alacaklılarına tanındığı, tenkis davası açma hakkı için ise TMK 562'de aranan ihtar şartının dava açılmadan önce gerçekleşmesi gerektiği, bu şartın yargılama aşamasında tamamlanabilir nitelikte olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçlunun vefatı sonrası mirasçıların mirası reddetmesi üzerine ikinci zümre mirasçıya yöneltilen takipte, şikâyet üzerine icra mahkemesinin duruşma açıp açmayacağına ilişkin takdir yetkisinin kullanımı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılık belgesi ve mirasın reddine ilişkin karar olmadan ikinci zümre mirasçıya takip yöneltilmesinin usule aykırı olduğu, şikâyetçinin mirasçı olup olmadığının tespiti ve alacaklının savunmasının alınması için duruşma açılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tamamen kusurlu eşin açtığı boşanma davasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu'nun 166/2. maddesi uyarınca boşanmaya karar verilebilmesi için davalının da az da olsa kusurlu olması gerektiği ve somut olayda davalı kadına atfedilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma davasında, davalının temyiz aşamasında anlaşma iradesinden dönmesinin mümkün olup olmadığı ve davanın çekişmeli boşanma davası olarak devam edip etmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanmada, hakimin tarafların protokolüne onay vermesinin yanı sıra çocukların menfaatini gözeterek değişiklik önerisinde bulunabileceği, tarafların bu değişikliği kabul etmesi halinde boşanmaya karar verileceği, kabul etmemeleri halinde ise davanın TMK 166/1. maddesi uyarınca çekişmeli boşanma davası olarak devam etmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, cevap dilekçesinde tanık delili bildirmeyen davalıya, ön inceleme aşamasında ve sonrasında tanık bildirmesi için süre verilip verilemeyeceği ve bu durumun davalının hukuki dinlenilme hakkını ihlal edip etmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 137, 140 ve 145. maddeleri ile TMK’nın 184. maddesi ve Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 7. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, boşanma davalarında dahi olsa, usul ekonomisi ve adil yargılanma hakkının gözetilmesi amacıyla, davalı tarafın cevap dilekçesinde belirtmediği tanıkları sonradan bildirmesi için süre verilemeyeceği, aksi halde davalının bu hakkını kötüye kullanarak yargılamayı uzatabileceği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten sonra davacının kararı temyiz etmesi üzerine, davanın çekişmeli boşanmaya dönüşüp dönüşmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumu hususunda TMK 166/3'te aranan şekilde net ve ayrıntılı beyanda bulunmadıkları, hakimin de bu konuda gerekli özeni göstermediği ve anlaşmada gerekli değişiklikleri yaparak taraflara sunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki hakkını dava devam ederken noterde düzenlenen alacağın devri sözleşmesi ile devretmesi üzerine, temlik alanın HMK m. 125/2 uyarınca davada davacı yerine geçip geçemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz mülkiyetinin devri, tapu siciline tescil ile gerçekleştiğinden ve tapu iptali ve tescil davasında davacının henüz tapuda malik olmadığı taşınmaz üzerindeki hakkını, dava devam ederken alacağın devri yoluyla devretmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle temlik alanın davacı yerine geçemeyeceği ve hakkında hüküm kurulamayacağı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasının temyiz incelemesi aşamasında kocanın sunduğu yeni delilin, boşanmaya neden teşkil edip etmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Eşlerin sadakat yükümlülüğünün yasal olarak evliliğin sona ermesine kadar devam etmesi ve kocanın temyiz aşamasında sunduğu yeni delille kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğinin anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.