Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK m.7”
- Uyuşmazlık: Nüfus kaydında yer alan bir kişinin, gerçekte var olmadığının tespiti ve kaydın iptali davasında, iddianın ispatı için gerekli delil ve ispat yönteminin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Resmi sicil niteliğindeki nüfus kaydının içeriğinin doğru olmadığı, 4721 sayılı TMK m.7 uyarınca her türlü delille ispatlanabileceği ve davacının bu doğrultuda tanık beyanları ve tıbben mümkün olmayan doğum tarihleri farkı ile iddiasını ispatladığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davanın, nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı yoksa nesep (soybağı) davası mı olduğu ve buna bağlı olarak görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi yoksa Aile Mahkemesi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, nüfus kaydında görünen anne babanın gerçek anne baba olmadığı ve başka bir hanedeki kişilerin gerçek anne baba oldukları iddialarını içermesi, davanın kabulü halinde davalının kaydının başka bir haneye taşınacak ve yeni bir soybağı kurulacak olması nedeniyle davanın soybağı davası olarak nitelendirilmesi gerektiği ve bu nedenle de görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak bozma nedenine göre işin esasına yönelik temyiz itirazları incelenmediğinden dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Görevsizlik kararı veren mahkemece dinlenen tanıkların, görevli mahkemece yeniden dinlenip dinlenilmeyeceği ve yerel mahkeme hükmünün gerekçesinin yeterli olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Görevsiz mahkemede dinlenen tanıkların ifadelerinin, CMK m.7 uyarınca görevli mahkemede yeniden dinlenmesi gerektiği kuralının istisnasının, tanığın dinlenmesinin mümkün olmadığı haller olduğunun, somut olayda ise tanıkların dinlenmesinin mümkün olmadığı gibi, hükme esas alınan deliller de gözetildiğinde buna gerek de olmadığının ve yerel mahkemenin gerekçesinde, hükme esas alınan delillerin belirtildiği, tartışıldığı ve değerlendirildiğinin anlaşılması karşısında, yerel mahkeme hükmünün yasal ve yeterli gerekçeye dayandığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının 6772 sayılı Kanun kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak vakıf çalışanlarının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişisi oldukları, kamu tüzel kişisi sayılabilmeleri için açık bir kanun hükmü bulunmadığı, 7144 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin vakıfların sadece toplu iş sözleşmesi bakımından kamu işyeri sayılmasını öngördüğü, bu nedenle vakıf çalışanlarının 6772 sayılı Kanun kapsamında ilave tediye alacağına hak kazanamayacakları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümsüz kılınan bir endüstriyel tasarım tesciline dayanılarak açılan davalar nedeniyle uğranılan zararın tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının kötüniyetle, yeni ve ayırt edici olmayan bir tasarımı tescil ettirdiği ve bu tescile dayanarak davacının üretim faaliyetlerini haksız olarak engellediği, bu nedenle de davacının uğradığı zararın tazmin edilmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından kötüniyetle tescil ettirilen ve daha sonra hükümsüz kılınan endüstriyel tasarım tescil belgesine dayanarak davacı aleyhine açılan davalar ve uygulanan tedbirler nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarım tescil belgesinin kötüniyetle alındığının ve davalı tarafından davacıya zarar vermek amacıyla kullanıldığının tespit edilmesi, dürüstlük kuralına aykırılık oluşturduğu ve 554 sayılı KHK m. 45/1 hükmü uyarınca hükümsüz kılınan tasarım tescilinin hiç doğmamış sayılacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.