Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK md. 174/2”
- Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken kadın tarafından açılan nafaka ve tazminat davasının boşanma davasıyla birleştirilip birleştirilmeyeceği ve iştirak nafakasının başlangıç tarihinin ne olacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davası ile boşanmadan kaynaklanan nafaka ve tazminat davası arasında bağlantı bulunduğundan, davaların birleştirilerek görülmesi gerektiği, ayrıca iştirak nafakasının boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren başlaması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tarafların boşanmalarına ilişkin kararın kesinleştiği bir davada, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılan yeni bir boşanma davasının, önceki davanın fer'ileriyle (nafaka, tazminat) birleştirilip birleştirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma kararının kesinleşmesiyle evlilik birliği ve buna bağlı sadakat yükümlülüğünün sona erdiği, boşanmadan sonraki olayların önceki boşanma davasının fer'ilerine etki edemeyeceği ve kesinleşmiş bir boşanma hükmüyle sona ermiş evlilik hakkında yeniden boşanma davası açılamayacağı gözetilerek direnme kararı uygun bulunmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının tenfizi sonrasında Türk mahkemesinde devam eden boşanma davasında, yabancı mahkeme kararında kusur belirlemesi yapılmamışken, Türk mahkemesinin kusur belirleyip maddi tazminata hükmedip hükmedemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının tenfiz edilmesiyle boşanmanın kesinleştiği ve bu kararın Türk mahkemesini bağlayacağı, yabancı mahkeme kararında kusur belirlemesi yapılmamışsa Türk mahkemesinin sonradan kusur belirleyip maddi tazminata hükmedemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, kadının kusurlu davranışlarının erkeğin kişilik haklarına saldırı oluşturup oluşturmadığı ve bu sebeple erkeğe manevi tazminat ödenip ödenmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının kusurlu davranışlarının, erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı ve manevi tazminat için gerekli yasal koşulların oluşmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının manevi tazminat yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının fahiş olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kocanın davacı kadına ve müşterek çocuğa şiddet uygulaması, eve çöp getirmesi, hakaret etmesi ve kazancını eve harcamaması gibi eylemlerinin TMK md. 174/2 anlamında kişilik haklarına saldırı oluşturduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile kusur dereceleri gözetilerek hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının fahiş olmadığı değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat ile hakkaniyet ilkesi gözetilerek yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, yerel mahkemenin direnme kararında, HMK'nın 297. maddesinde öngörülen gerekçeli karar yazma usulüne uyulup uyulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme direnme kararının gerekçe kısmında, davanın taraflarıyla ilgili olmayan farklı bir dosyadan alınmış iddia ve savunmalara yer verilmesi nedeniyle, HMK'nın 297. maddesinde öngörülen usule aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak maddi-manevi tazminat taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin aile birliğini ekonomik yönden sarsacak şekilde borçlanması ve davacı kadının da bu durumu sürekli gündeme getirip tartışma çıkarması, sonunda evi terk etmesi karşısında tarafların boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşit kusurlu oldukları gözetilerek davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davalı erkeğin kusurunun davacı kadına göre daha fazla olup olmadığı ve davacı kadına maddi-manevi tazminat verilip verilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararının gerekçesinde, Yargıtay tarafından bozulan önceki karara atıf yapması ve HMK 297’ye aykırı olarak, bozma gerekçesine karşı direnme gerekçesini açıkça belirtmemesi, Anayasa’nın 141. maddesine ve HMK’nın 297. maddesine aykırılık oluşturduğu gözetilerek direnme kararı usulden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak maddi-manevi tazminat taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, eşine fiziksel şiddet uygulaması ve ailesinin müdahalesine sessiz kalması, davacı kadının ise eşine hakaret etmesinin kanıtlanması karşısında; boşanmaya sebep olan olaylarda her iki tarafın kusurlu olduğu ancak davalı erkeğin kusurunun daha ağır olduğu, bu nedenle de davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat ile nafaka taleplerinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine verilen bozma kararına direnilmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararının kısa kararı ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunması ve bazı talepler hakkında iki kez hüküm kurulması nedeniyle usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanmaya sebep olan olaylarda eşlerden hangisinin daha ağır kusurlu olduğu ve buna bağlı olarak tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, kadının sadakatsizliği ve eşinin önceki evliliğinden olan çocuklarına kötü davranışlarına karşılık erkeğin de eşinin fiziksel engelliliğiyle alay etmesiyle gerçekleşen boşanma olayında kadının ağır kusurlu olduğuna karar verilmişse de, ispatlanan deliller ve tanık ifadeleri değerlendirildiğinde erkeğin fiziksel şiddet, onur kırıcı hakaret ve birlik görevlerini yerine getirmeme gibi davranışlarının ağır kusur teşkil ettiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.