Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tahrik Edici Fiil”
- Uyuşmazlık: Sanık ...'ın azmettirdiği eylemlerin niteliği, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve sanık ...'ın kolluktaki ikinci ifadesinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'ın maktul ...'e yönelik kasten öldürme ve katılan ...'ye yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarına azmettirdiği, sanık ... ve ...'ın haksız tahrik hükümlerinden faydalanma şartlarının oluşmadığı ve sanık ...'ın kolluktaki ikinci ifadesinin CMK 148/5'e aykırılık teşkil etmediği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında uygulanan haksız tahrik indiriminin oranının usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Maktulün sanığın eski eşiyle olan ilişkisi, olay günü sarf ettiği sözler ve sanığın olay anındaki psikolojik durumu değerlendirilerek haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiği kabul edilmekle birlikte, indirimin en üst sınırdan uygulanmasının dosya kapsamına ve olayın oluş şekline uygun düşmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına dair Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında TCK’nun 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın haksız tahrik altında hareket ettiğini gösterir bir delil bulunmadığı, tahrik edici eylemlerin mağdurlardan kaynaklandığına dair bir bulgu olmadığı ve sanığın beyanlarında tutarsızlıklar bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin haksız tahrik hükümlerini uygulamayan kararı ve bu kararı onayan Özel Daire kararı isabetli bulunarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında kasten öldürme suçundan haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Maktulün sanıklardan birini olaydan üç ay önce tabancayla yaraladığının tespit edilmesi ve sanıkların bu haksız fiilin doğurduğu öfkeyle maktulü öldürdüklerinin anlaşılması üzerine, TCK’nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürme suçundan haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, olay öncesinde maktul ile arasında uzun süre devam eden tartışmada iki kez tartışma ortamından uzaklaşıp yatak odasına çekilmesine rağmen maktulün ısrarla sanığı takip edip hakaret içerikli sözler sarf etmesi ve sanığı yaralaması nedeniyle sanığın eylemi haksız tahrik altında işlediğinin kabulü gerektiği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürme suçundan haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın maktulü öldürmediği savunmasına rağmen, tanık beyanları ve olay yeri tutanağında maktulden sanığa yönelik haksız tahrik oluşturacak bir fiilin tespit edilememesi, sanığın olaydan sonraki davranışları ve maktulün vücudundaki çok sayıda yara dikkate alınarak haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasının isabetsiz olduğu, ancak bu husus aleyhine temyiz bulunmadığından hükmün diğer yönleri usul ve yasaya uygun olduğundan onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eyleminin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu mu yoksa TCK’nun 150/1. maddesinde düzenlenen alacağını tahsil amacıyla cebir kullanma suçunu mu oluşturduğu ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eyleminin alacağın tahsili amacıyla işlenmediği, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurlarının oluştuğu, ayrıca katılanın sanıklara karşı tahrik edici bir eyleminin bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürme suçundan haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın maktulün haksız fiillerine ilişkin beyanlarının tutarsız ve çelişkili olması, bu beyanları destekleyen delil bulunmaması, tanık beyanlarının sanık savunmasını doğrulamaması ve maktulün olay esnasında tahrik edici bir eyleminin bulunmadığı gözetilerek, haksız tahrik hükümlerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı kabul edilmiş ve yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama sonucu taksirle ölüme neden olma suçunda haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı, somut olayda haksız tahrik koşullarının bulunup bulunmadığı ve sanıklardan birinin temyiz aşamasında öldüğünün bildirilmesi üzerine mahallinde araştırma yapılıp yapılmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten işlenip neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlarda temel suç tipi olan kasten yaralama suçu haksız tahrik etkisi altında işlenmiş ise neticesi bakımından uygulanması gereken taksirle ölüme neden olma suçunda da haksız tahrik hükümlerinin uygulanabileceği, ancak somut olayda ölen kişiden sanıklara yönelen haksız bir söz veya davranış bulunmadığı ve sanıklardan birinin ölümüne ilişkin kayıt nedeniyle mahallinde araştırma yapılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı sanıklar yönünden onanmış, ölen sanık yönünden ise bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında TCK’nın 29/1. maddesi uyarınca haksız tahrik nedeniyle yapılan indirim oranının isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun, sanığın gözündeki görme kaybını bilmesine rağmen ona "kör" diyerek ensesine ve kafasına vurması ve sanığın uyarılarına rağmen bu davranışlarına devam etmesi nedeniyle sanığın haksız tahrik altında kaldığı kabul edilmekle birlikte, yapılan indirim oranının 2/4 olarak belirlenmesinin, haksız hareketin ulaştığı boyuta göre alt sınıra yakın bir oranda indirim yapılması gerektiği ilkesine aykırı ve eksik ceza tayini niteliğinde olması gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürme suçundan haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, olaydan dört ay önce maktulün ağabeyine saldırması ve dizini kırması nedeniyle duyduğu hiddet ve şiddetli elemin etkisi altında hareket ederek maktulü öldürdüğü gözetilerek, sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında eşine ve yanında bulunan erkeğe karşı işlediği kasten yaralama ve hakaret suçlarından dolayı haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eşi ve yanında bulunan erkeğin davranışlarının haksız tahrik oluşturacak nitelikte olmadığı, sanığın iddia ettiği yakınlaşma ve samimiyetin tanıklarca doğrulanmadığı, ayrıca katılanlardan sanığa yönelik haksız bir fiilin de bulunmadığı gözetilerek haksız tahrik hükümlerinin uygulanmamasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.