Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tamamen Islah”
- Uyuşmazlık: İtirazın iptali davası olarak açılan davanın, davacı tarafından alacak davası olarak ıslah edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın kısmi ıslah ile türünün değiştirilemeyeceği, itirazın iptali davasının alacak davasına dönüştürülmesi için tamamen ıslah yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek, mahkemenin kısmi ıslah ile davayı alacak davası olarak sonuçlandırması hatalı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıların haksız iktisabından kaynaklanan kira gelirleri alacağı talebini içeren davasında, davacının ıslah dilekçesiyle talebini değiştirmesi ve mahkemenin bu değişikliğe göre hüküm kurmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ilk ıslah dilekçesi ile takas-mahsup talebinden alacak talebine geçiş yapmasının davanın tamamen ıslahı niteliğinde olduğu ve HMK m.176/2 hükmü gereğince aynı davada birden fazla ıslah yapılamayacağı gözetilerek, mahkemenin ikinci ıslah dilekçesine dayanarak hüküm kurmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte veraset ilâmına dayanılarak yapılan taşınmaz satışından kaynaklanan zararın tazmini için açılan davada, Hazine'nin Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Özel Daire'nin bozma kararına uyduğunu belirterek verdiği karar, aslında yeni bir hüküm niteliğinde olduğundan ve gerçek bir direnme kararı sayılamayacağından, dosyanın temyiz incelemesinin yapılması için Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası açıldıktan sonra meydana gelen yeni bir kusurlu davranışın (zina) tam ıslah yoluyla ileri sürülüp sürülemeyeceği ve boşanma hükmüne esas alınıp alınamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Her davanın açıldığı tarihteki vakıalara göre sonuçlandırılması gerektiği ve ıslahın, tahkikat aşamasında yapılan hatalı usul işlemlerinin düzeltilmesi için öngörüldüğü, dava tarihinden sonra gerçekleşen yeni bir vakıanın ise hatalı usul işlemi olarak nitelenemeyeceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmadan mülga HUMK döneminde açılan bir davada, 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra talep sonucunun ıslah yoluyla artırılıp artırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Mülga HUMK döneminde fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmadan açılan davanın tam dava sayılacağı, davacının fazlaya ilişkin haklardan zımnen feragat etmiş sayılacağı, ıslah ile talep sonucunun artırılamayacağı ve dava açılmasının tamamlanmış bir işlem olması nedeniyle HMK’nın 448. maddesi gereğince derhal uygulanacak usul hükümlerinden etkilenmeyeceği gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalıya devredilen taşınmazların hile nedeniyle devredildiği iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasında, davanın hukuki niteliğinin hile mi yoksa inançlı işlem mi olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin dava dilekçesinde inançlı işlemden bahsetmesine ve tapu kayıtlarının satış olduğunu göstermesine rağmen, ıslah dilekçesiyle hile iddiasını öne sürmesi ve ilk derece mahkemesinin ön inceleme duruşmasında da davanın hile yönünden ele alınması nedeniyle davanın hile hukuki sebebine dayalı olduğu gözetilerek, hile iddiasının ispatı için tanık dahil her türlü delilin kullanılabileceği değerlendirilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın tamamen ıslahı halinde, zamanaşımı süresinin başlangıcının ıslah tarihi mi yoksa ilk dava tarihi mi olacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın tamamen ıslah edilmesi durumunda, ıslah edilen davanın ilk dava gününde açılmış sayılacağı ve zamanaşımı süresinin de ilk dava tarihinde kesileceği, davalı ve mahkemenin her bir işlemi ile zamanaşımının yeniden kesileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan yeni binada davacıların dairelerinin küçülmesi nedeniyle diğer kat maliklerine karşı sebepsiz zenginleşme davası açılması ve davanın zamanaşımı, ıslah, yargılama giderleri ve vekalet ücreti konularında yaşanan ihtilaflar.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın tamamen ıslah edilerek alacak davasına dönüştürülmesinin mümkün olduğu, davanın zamanaşımı süresi içinde açıldığı, ıslah nedeniyle geçersiz işlem veya karşı taraf zararı olmadığı, yargılama giderlerinden davalıların müteselsilen sorumlu tutulmasının ve her bir davacı için ayrı vekalet ücreti takdir edilmesinin hukuka uygun olduğu, bilirkişi raporunun hukuka uygun olduğu ve imar affından faydalanılan alanların kaçak sayılamayacağı gözetilerek, davacıların ve davalıların temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Destekten yoksun kalma tazminatı davasında, davacının ıslah yoluyla artırdığı tazminat talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı davasında, zararın ve tazminat yükümlüsünün kaza tarihinde öğrenilmiş olması ve ıslah dilekçesinin bu tarihten sonra verilmiş olması nedeniyle, ıslahla artırılan kısım için Karayolları Trafik Kanunu'nun öngördüğü iki yıllık ve Türk Ceza Kanunu'nun öngördüğü beş yıllık ceza zamanaşımı sürelerinin dolduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kısmi dava açıldıktan sonra ıslah yoluyla alacak miktarının artırılması halinde faizin hangi tarihten itibaren işleyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi davadan önce ihtarname ile temerrüt oluşturulmuş alacak kalemleri için, ıslahla artırılan miktara da ihtarname tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği, ancak davadan önce temerrüt oluşturulmamış alacak kalemleri için ise ıslahla artırılan miktara ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.