Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tazminatın Takdiri”
- Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan %17 oranında sürekli iş göremezlik nedeniyle hükmedilen 45.000 TL manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş göremezlik derecesi ve olayın meydana geldiği tarihteki paranın alım gücü dikkate alındığında manevi tazminat miktarının fazla olduğu değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu vefat eden işçinin mirasçıları tarafından açılan davada, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin manevi tazminat takdirinde, somut olayın özelliği, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumu, paranın alım gücü, kusur durumu ve olayın meydana geldiği tarih gibi hususları dikkate alması gerektiği, bu hususlar gözetildiğinde takdir edilen manevi tazminat miktarının uygun olduğu gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan zararlar için hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazasının tarihi, o tarihteki paranın alım gücü ve davacının iş göremezlik derecesi gibi manevi tazminatın belirlenmesinde etkili olan kriterler değerlendirilerek direnme kararı, manevi tazminat miktarının fazla olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından apartman girişine asılan ilanların davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat yerine tecavüzün kınanması kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin manevi tazminatın şeklini belirlemede takdir yetkisine sahip olduğu, ancak bu takdir yetkisini kullanırken somut olayın özelliklerini ve objektif kriterleri değerlendirmesi gerektiği, bu durumda ceza mahkemesinin mahkûmiyet kararının da gözetilerek yerel mahkemenin manevi tazminata hükmetmesinin uygun olduğu değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Haksız fiil nedeniyle açılan tazminat davasında, takdir edilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının olay sonucu uğradığı zarar, tarafların kusur oranları, sosyal ve ekonomik durumları ile olayın meydana geldiği tarihteki paranın alım gücü gibi hususlar gözetilerek takdir edilen manevi tazminat miktarının yerinde olduğu kabul edilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan maluliyet nedeniyle hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların kusur oranları, davacının maluliyet oranı, yaşı, uğradığı zarar ve olayın meydana geldiği tarihteki paranın alım gücü dikkate alınarak takdir edilen manevi tazminat miktarının yerinde olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat davasında, hükmedilen tazminat miktarının düşük olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, manevi tazminatın zenginleşme aracı olmaması ve takdir edilen miktarın hakkaniyete uygunluğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesince takdir edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına ilişkin temyiz üzerine Yargıtay'ın, tazminat miktarının azlığı nedeniyle bozma kararı vermesine karşı direnme kararının verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkime tanınan tazminat miktarı takdir yetkisinin hukuki denetime tabi olduğu, maddi ve manevi tazminat miktarının belirlenmesinde Yargıtay'ın hukukilik denetimi yapabileceği ve bu denetimin takdir yetkisinin kullanımının denetlenmesi anlamına da geldiği, bölge adliye mahkemesinin maddi vakıaları doğru belirlemesine rağmen hukuki sonucu yanlış değerlendirdiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu yaralanan işçinin mirasçılarının açtığı manevi tazminat davasında, takdir edilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Manevi tazminatın amacının elem ve ızdırabın kısmen giderilmesi, hakimin takdir yetkisini kullanırken olayın özelliği, tarafların kusur oranı, ekonomik ve sosyal durumları ile paranın alım gücü gibi unsurları değerlendirmesi gerektiği, somut olayda belirlenen manevi tazminat miktarının bu ilkeler ve olgular ışığında uygun olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş kazasında ölen işçinin eşine hükmedilen manevi tazminat miktarının az olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Manevi tazminatın belirlenmesinde olayın özelliği, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, paranın alım gücü ve kusur oranları gibi hususlar değerlendirilerek, hükmedilen miktarın az olduğu ve Özel Daire bozma kararına uyulması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, bölge adliye mahkemesince hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına ilişkin Yargıtay'ın bozma kararına karşı direnilmesi üzerine, Yargıtay'ın tazminat miktarlarını denetleme yetkisinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin tazminat miktarını belirlerken kullandığı takdir hakkının hukuki bir denetime tabi olduğu, Yargıtay'ın da bu kapsamda maddi ve manevi tazminat miktarlarının hukuki denetimini yapabileceği ve bölge adliye mahkemesinin takdir yetkisini yanlış kullandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu yaralanan işçiye hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin manevi tazminat miktarını takdir ederken, somut olayın özelliği, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumu, paranın alım gücü, maluliyet oranı, beden gücü kaybı nedeniyle duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmesi gerektiği, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, direnme kararında açıklanan gerektirici nedenlere, tarafların kusur durumu ve davacının uğradığı zarar ile olayın meydana geldiği tarihteki paranın alım gücü dikkate alındığında yerel mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının yerinde olduğu değerlendirilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.