Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tebliğnameye Aykırı Bozma”
- Uyuşmazlık: Seçimlik ceza öngören taksirle yaralama suçunda, sanık hakkında hapis cezası tercih edildikten sonra, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi ve bu cezanın ertelenmesinin hukuka aykırı olup olmadığı ve kanun yararına bozma nedeni oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TCK’nın 50/2. maddesi uyarınca suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceği ve TCK’nın 51. maddesi uyarınca da adli para cezalarının ertelenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararındaki bu aykırılığın kanun yararına bozma nedeni oluşturduğu kabul edilerek Özel Daire kararının kaldırılmasına ve dosyanın kanun yararına bozma konusunda karar verilmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme hükmünde, adli para cezasının taksitlendirilmesinde TCK'nın 52/4. maddesinde öngörülen asgari taksit sayısına aykırı hareket edilmesinin kanun yararına bozma yoluyla düzeltilip düzeltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümde öngörülen adli para cezasının taksitlendirilmesinde kanunda öngörülen asgari taksit sayısına aykırı hareket edilmesi, hükmün bünyesine dahil bir hukuka aykırılığı oluşturduğundan ve bu aykırılığın infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun'un 98. maddesi veya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzeltilmesi mümkün olmadığından, anılan aykırılığın kanun yararına bozma yoluyla düzeltilebileceği gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün TCK'nın 52/4. maddesine aykırı taksitlendirme bölümü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın aynı mağdura karşı aynı eylemden dolayı hem beraat hem de mahkûmiyet kararı alması üzerine, sadece sanık müdafiinin temyiz etmesi durumunda, Yargıtay'ın çelişkili hüküm gerekçesiyle bozma kararının, CMUK'nun aleyhe bozma yasağına aykırılık teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında aynı eylem nedeniyle hem beraatine hem de mahkûmiyetine karar verilmesi, hükümde çelişki yarattığından ve bu durumun infazda tereddütlere yol açacağından, Yargıtay’ın bu çelişkiyi gidermek amacıyla verdiği bozma kararının CMUK’nun 326/son maddesindeki aleyhe bozma yasağına aykırı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eyleminin neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama mı yoksa kasten öldürmeye teşebbüs suçu mu olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinde kullanılan silahın öldürmeye elverişli olması, atış mesafesi ve sayısı, hedef alınan vücut bölgeleri, meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığı gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların kastının öldürmeye yönelik olduğu gözetilerek yerel mahkemenin neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verdiği hüküm, kasten öldürmeye teşebbüs suçu yönünden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan mahkumiyetlerine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun yaralanmasının yüzde sabit iz bırakıp bırakmadığı hususunda eksik inceleme yapılması ve sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlk hükmü temyiz etmeyen sanığın, diğer sanıkların temyizi üzerine hükmün lehine bozulmasının ardından, sirayet nedeniyle hakkında kurulan ikinci hükmü temyiz etmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığa yokluğunda verilen ilk hükmün, tebligatın 15 yaşındaki kardeşine yapılması nedeniyle usulsüz olduğu ve bu nedenle kesinleşmediği, ayrıca hükmün usulsüz tebliğinden sonra aradan geçen süre dikkate alındığında dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek, Özel Daire kararının kaldırılmasına ve sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın hakime noterden ihtarname çekme eyleminin TCK 277/1'deki yargı görevlisini etkilemeye teşebbüs suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, daire bozma kararına uymayıp yeni bir gerekçe ile hüküm kurması ve bu hususların daire denetiminden geçmemiş olması nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu değerlendirilerek dosyanın temyiz incelemesi yapılabilmesi için Yargıtay 16. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Birleşen dosyalardaki resmi belgede sahtecilik suçlarından hükümlerin hukuki nitelendirmesi ve katılan sıfatıyla yapılan temyiz taleplerinin reddinin isabetli olup olmadığı hususları uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Katılan sanığın, katılan sıfatı olduğu davalara konu suçlara azmettiren olarak katıldığı gerekçesiyle suçtan doğrudan zarar gören sıfatı bulunmadığı kabul edilerek katılma kararının kaldırılmasının ve bu davalara yönelik temyiz taleplerinin reddinin isabetsiz olması, ayrıca resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükümlerinin eksik araştırmaya dayalı olabileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık tarafından sunulan ve herhangi bir temyiz nedeni içermeyen temyiz dilekçesine dayanılarak CMK’nın 289. maddesi kapsamında temyiz incelemesi yapılıp yapılamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Gerekçesiz bir temyiz dilekçesinin CMK'nın 298. maddesi uyarınca Yargıtay'ın ön incelemesinden geçemeyeceği ve en az bir temyiz nedeninin varlığı halinde mutlak hukuka aykırılık halleri kapsamında temyiz incelemesi yapılabileceği, ancak hiçbir temyiz nedeni içermeyen bir temyiz başvurusu bakımından CMK’nın 289. maddesinde yer alan hukuka kesin aykırılık hâllerinin kendiliğinden gözetilemeyeceği gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazlarının kabulüyle, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve sanığın temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına rıza göstermemesi halinde, mahkemenin bu hususta sanığı aydınlatma yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığı kararının isabetli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yükseköğrenimli olması, avukat yardımından faydalanmak istememesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını iki kez reddetmesi karşısında, CMK m.231/6-c hükmü de gözetilerek mahkemenin sanığı aydınlatma yükümlülüğünün bulunmadığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığı kararının isabetli olduğu gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların sorgusu yapılmadan beraat kararı verilmesinin ve aleyhe olan bozma kararına karşı sanıklardan beyanda alınmadan direnme hükmü verilmesinin usul hükümlerine uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe olan bozma kararına karşı sanıklara savunma hakkı tanınmadan direnme kararı verilmesinin CMK m. 307/2 ve 1412 sayılı CMUK m. 326/2 hükümlerine aykırı olduğu ve savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.