Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Temsil Yetkisinin Sınırları”
- Uyuşmazlık: Müşterek çocuğun özel okul eğitimiyle ilgili olarak, eğitim kurumu ile baba arasında imzalanan sözleşmede taraf olmayan annenin, çocuğun eğitim giderlerinden sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel okula kayıt işleminin ve eğitim giderlerinin ailenin sürekli ihtiyaçları kapsamında değerlendirilmesi, annenin de 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 188. maddesi uyarınca evlilik birliğini temsil yetkisi kapsamında sorumlu tutulmasını gerektirmesi ve annenin eşinin temsil yetkisini aştığı iddiasıyla yasal yollara başvurmaması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından dava dışı kişiye verilen vekâletnamede yer alan yetkilerin, Borçlar Kanunu'nun 449. maddesinde belirtilen ticari mümessil yetkilerini içerip içermediği ve bu kapsamda dava dışı kişinin ticari mümessil olarak kabul edilip edilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâletnamede yer alan yetkilerin, davacıya ait ticari işletmenin tüm resmi işlemlerini kapsaması ve ticari mümessilin işletme sahibi adına kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisine sahip olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yetkisiz yönetici tarafından yapılan kira sözleşmesi nedeniyle ödenen kira bedelinin, yönetim değişikliği sonrasında yeni yönetimden talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yetkisiz yönetici tarafından dahi, yönetim adına düzenlenen makbuz karşılığı tahsil edilen kira bedelinin yönetimi bağlayacağı, dolayısıyla yöneticiye yapılan ödemenin yönetime yapılmış sayılacağı ve tahliye tarihine kadar olan kira bedeli düşüldükten sonra kalan kısmın davacıya iade edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Limited şirketi münferiden temsil yetkisine sahip birden fazla müdürün bulunduğu durumda, şirket müdürlerinden birinin açtığı davada, diğer müdürün feragat beyanının geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Şirket müdürünün, davalı ile yakın hısım olması nedeniyle davadan feragat etmesinde menfaat çatışması bulunduğu ve bu durumda şirketin menfaatini gözetme yükümlülüğü uyarınca tek başına yaptığı feragat beyanının geçersiz olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin birlikte imza ile temsil ediliyor olması karşısında davalı şirket temsilcisi tarafından tek imzası ile düzenlenen hizmet sözleşmesinin davalı şirketi bağlayıp bağlamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacının sözleşme kapsamındaki çalışmalarını ve haklarını daha önce kabul etmiş olması ve bu nedenle tek imza ile düzenlenen sözleşmeye itiraz etmesinin önceki eylemiyle çelişkili davranış yasağı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmış ve dosya esasa ilişkin inceleme yapılmak üzere Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketlerin ticari mümessili tarafından eda edilen yeminin geçerliliği ve mahkemece değerlendirilmesinin gerekliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlerin ticari mümessili sıfatıyla vekâletnamede verilen geniş yetkiler göz önünde bulundurularak, vekilin HMK 232/2 maddesi gereğince davalı şirketler adına yemin edebileceği ve mahkemenin bu yemini usulüne uygun şekilde değerlendirerek karar vermesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından dava dışı kişiye verilen vekâletnamedeki yetkilerin ticari mümessiliğe ilişkin geniş yetkileri içerip içermediği ve buna bağlı olarak davalı şirketin, dava dışı kişi tarafından düzenlenen çekten sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâletnamede yer alan yetkilerin, işletmenin olağan ve olağanüstü tüm işlerinin idaresini kapsayacak genişlikte olması ve ticari mümessilin iyi niyetli üçüncü kişilere karşı işletme sahibi adına kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisinin kanundan doğması gözetilerek, yerel mahkemenin ticari vekil sıfatıyla yetki verildiğini kabul ederek verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından satılan aracın bedelinin iadesi talebiyle açılan itirazın iptali davasında, davalının aracı kendi adına mı yoksa temsilci sıfatıyla mı sattığı ve buna bağlı olarak araç bedelini iade yükümlülüğünün kimin üzerinde bulunduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, aracı temsilci sıfatıyla sattığını iddia etmesine rağmen, temsil yetkisini veya temsil ilişkisini ispatlayacak herhangi bir delil sunmaması ve temsil olunanın dinlenmesi talebinde de bulunmaması, davalının hukuki muameleyi kendi adına yapmış sayılmasını gerektirdiğinden, araç bedelini iade yükümlülüğünün davalı üzerinde olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin yetkili çalışanı tarafından düzenlenen belgelerin davalı şirketi bağlayıp bağlamadığı ve davacının hisse senedi ve alacak miktarının nasıl hesaplanması gerektiği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin yetkili çalışanı tarafından şirket unvanı kullanılarak düzenlenen belgelerin, şirketin ana sözleşmesi ve 6762 sayılı TTK hükümleri uyarınca şirketi bağlayıcı nitelikte olduğu gözetilerek, davacının hisse senedi ve alacak miktarının bu belgeler ve davalı şirket kayıtları esas alınarak hesaplanması gerektiği belirtilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıya ait hesaptan, davalıya verilen yetkinin kapsamı dışında çekildiği iddia edilen paranın tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının eşine verdiği yetkinin sadece yatırım hesabında işlem yapmaya yönelik olduğu, davalı bankanın ise davacının hesabından yetki sınırları dışında para çekilmesine ve davalıya ödenmesine olanak sağlayarak özen yükümlülüğünü ihlal ettiği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanılıp kullanılmadığına ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, vekil edenin bilgisi ve iradesi dışında, taşınmazları piyasa değerinin çok altında bir bedelle satması ve alıcı ile işbirliği içinde hareket etmesi nedeniyle vekalet görevinin kötüye kullanıldığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu alacağın dayanağı olan mutabakat belgesini imzalayan kişinin, davalı şirketi temsil yetkisi bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletname ve görevlendirme yazısı kapsamında, mutabakat belgesini imzalayan kişinin davalı şirket adına hareket etmeye yetkili bir ticari vekil olduğunun tespit edilmesi ve davalının mutabakat tarihinden sonraki ödemelerini ispatlaması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.