Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Trafik Tescili”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında iki ayrı araçla ilgili olarak düzenlenen sahte belgeler nedeniyle iki ayrı resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın iki ayrı araca ait sahte belgeleri farklı zamanlarda kullanmaya başladığı ve resmî belgede sahtecilik suçunun seçimlik hareketlerinden kullanma fiilini her bir araç için ayrı ayrı ve farklı zamanlarda gerçekleştirdiğinin anlaşılması, ayrıca suçların mağdurunun kamu olması ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için suçların aynı mağdura karşı işlenmesi şartının gerçekleşmemesi gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Resmi şekilde satışı yapılan ancak trafik tescili alıcı adına yapılmayan bir aracın mülkiyetinin kime ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Resmi satış sözleşmesiyle aracın mülkiyetinin alıcıya geçtiği ve trafik tescilinin bildirici nitelikte olduğu, davacıların yapması gerekenin trafik tescil kuruluşuna başvurmak ve ret halinde idari yargı yoluna başvurmak olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahibinin rızasıyla elinden çıkan bir taşıtı emin sıfatıyla zilyedinden devralanların iyi niyetli sayılıp sayılmayacağı ve mülkiyeti kazanıp kazanmadıkları hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşıtın sahibinin rızasıyla zilyedin elinden çıktığı, davalıların aracı iyi niyetle edindikleri ve Türk Medeni Kanunu'nun 988. maddesi uyarınca mülkiyeti kazandıkları gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte vekaletname ile devredilen aracın mülkiyetinin tespiti davasında, alıcının iyiniyetli olması ve bedelin iadesi koşulunun aranıp aranmayacağı ile hükümle birlikte aracın tesciline karar verilip verilemeyeceği hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesi gereğince, araç satışlarında resmi şekilde düzenlenen sözleşmenin geçerlilik koşulu olduğu, sahte vekaletname ile yapılan satışın bu koşulu karşılamadığı ve davalının iyiniyetli olsa dahi mülkiyeti kazanamayacağı, ayrıca mahkemenin idari bir işlem olan trafik kaydına tescile karar veremeyeceği gözetilerek direnme kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasko sigortası kapsamındaki tam hasarlı aracın hurda tescil belgesi olmadan tazminat ödenip ödenemeyeceği ve aracın hurdasının akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Kasko sigortasında aracın tam hasar durumunda, sigortacının hasar anındaki sigorta değerini ödemek zorunda olduğu, sigortalının talebi olmadıkça aracın hurdasını sigortalının uhdesinde bırakıp hurda bedelini tazminattan düşemeyeceği ve 237 sayılı Taşıt Kanunu'nun 13. maddesi uyarınca işlem yapılarak aracın tasfiye edileceğinin bildirilmesinin hurda tescil belgesi ibraz yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Resmi satış sözleşmesiyle devredilen aracın trafik kaydının satıcı üzerinde kalması nedeniyle, satıcının alıcıya karşı açtığı tespit ve terkin davasının dinlenip dinlenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Araç mülkiyetinin satışla birlikte alıcıya geçtiği, trafik kaydının terkin işleminin ise idari nitelikte olduğu ve adli yargının idareyi belirli bir işlem yapmaya zorlayamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacıya ait aracın, davalılar tarafından hile yoluyla elinden alınarak üçüncü kişiye satılması nedeniyle açılan davada, üçüncü kişinin iyi niyetli olup olmadığı ve aracın mülkiyetinin davacıya iadesi gerekip gerekmediği hususunda yaşanan hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hile nedeniyle davacının rızası dışında elinden çıkan aracın, TMK m.989 kapsamında değerlendirilmesi ve üçüncü kişinin iyi niyetli olsa dahi, aracın açık artırma veya pazar gibi yerlerden edinilmediği durumlarda mülkiyetin korunduğu, ayrıca 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 20. maddesi gereğince tescilin mülkiyetin geçişi için zorunlu olduğu ve tapu sicilindeki gibi trafik sicilinde de sicile güven ilkesinin mutlak olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haczedilen ve yediemin olarak sanığa teslim edilen araçların, ihale ile satılıp tescil edildikten sonra sanık tarafından teslim edilmemesi nedeniyle muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun oluşup oluşmadığı, oluşması halinde verilen cezanın miktarının ve adli para cezasının belirlenmesinde usul hatası bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yedieminlik görevinin, hacizli malın fiilen teslim edilmesine kadar devam ettiği, araçların ihale ile satılıp tescil edilmesinin yedieminlik görevini sona erdirmediği, sanığın araçları teslim etmeyerek muhafaza görevini kötüye kullandığı, verilen hapis cezasının suçun maddi unsuru ve failin kastının ağırlığı gözetildiğinde orantılı olduğu ve adli para cezasının belirlenmesinde sanığın ekonomik durumunun değerlendirildiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sahte sürücü belgesi ile yapılan araç satış sözleşmesinin geçersizliği ve akabinde aracın mülkiyetinin kimde olduğunun tespiti ile yoksun kalınan kira gelirlerinin tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Araç satış sözleşmesinin sahte sürücü belgesi ile yapılması sebebiyle geçersiz olduğu, bu nedenle davalının aracı iyiniyetle iktisap etmiş olsa dahi mülkiyetin kendisine geçmeyeceği ve davacının açtığı davanın kabulünün davalının ödediği araç bedelinin iadesi koşuluna bağlı olmadığı gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın aynı mağdura karşı işlediği resmi belgede sahtecilik suçlarının zincirleme suç hükümleri kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve daha önce aynı fiilden mahkum olması nedeniyle mükerrer yargılama yapılıp yapılmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sahte nüfus cüzdanı ve sürücü belgesi düzenletmesi eylemlerinin aynı suç işleme kararı kapsamında gerçekleştirildiği, eylemler arasında hukuki bir kesintinin bulunmadığı ve daha önce sahte sürücü belgesi düzenletmesi nedeniyle mahkum olması sebebiyle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın aynı fiilden açtığı davanın mükerrer olduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.