Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Usuli Kazanılmış Hak”
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalının eşi ile yaptığı inançlı işlem nedeniyle, davalıya devredilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve kendi adına tesciline karar verilmesi istemiyle açılan davada, Özel Daire’nin ilk bozma kararına uyulmasının davalı lehine kazanılmış hak doğurup doğurmadığı hususunda Hukuk Genel Kurulu’nun görüş birliği sağlayamaması.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin ilk bozma kararında, davacının iddiasının inançlı işleme dayalı olduğu ve davalıya yemin teklifinde bulunulmasının hukuki sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş ise de, bu kararın davacının dava dilekçesindeki iddialarının gerçeği yansıtmadığı, iddianın hileye dayalı olduğu ve bu nedenle ilk bozma kararının maddi hataya dayandığı; maddi hataya dayalı bozma kararına uyulmasının usuli kazanılmış hak oluşturmayacağı, bu nedenle de Özel Daire'nin ikinci bozma kararına uyularak hile yönünden inceleme yapılıp, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine dair verilen yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu vefat eden işçinin mirasçılarının açtığı maddi ve manevi tazminat davasında, davacılar vekilinin daha önceki bir bilirkişi raporunu kabul etmiş olmasının davalı lehine usuli kazanılmış hak doğurup doğurmadığı ve bu rapor esas alınarak hükmedilen miktarın direnme kararında korunmasının doğru olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacılar vekilinin önceki bilirkişi raporundaki ücreti kabul etmiş olmasının ve ilk bozma kararında usuli kazanılmış haklara ilişkin bir belirleme yapılmamasının gözetilmesi gerektiği, ancak sonradan düzenlenen raporda yer alan artışların asgari ücret artışlarından kaynaklanması sebebiyle davacının önceki beyanı ile bağlı olmadığı ve mahkemenin ilk bozma kararında belirtilen ilkelere uygun olarak karar verdiği gerekçesiyle direnme kararı onanmış, ancak davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazasında vefat eden işçinin hak sahiplerinin açtığı maddi tazminat davasında, ruhsat sahibi kurum ile rödovans sözleşmesi imzalayan şirket arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı ve davalı kurum lehine usuli kazanılmış hak doğup doğmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen maddi tazminat miktarına davacıların ilk temyizlerinde itiraz etmemeleri nedeniyle davalı kurum lehine usulü kazanılmış hak doğduğu, bu nedenle mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bakanlık müşaviri olarak ataması yapılan davacının, sendika üyeliğinin ve genel merkez yönetim kurulu üyeliğinin, 4688 sayılı Kanun'un 15. maddesi uyarınca sona erdiğine dair sendika genel merkez yönetim kurulu kararının iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin ilk bozma kararına uyulmasıyla davalı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu ve Özel Daire'nin, Anayasa ve uluslararası sözleşme hükümlerini göz ardı ederek verdiği ilk bozma kararının maddi hata içermediği, bu nedenle usuli kazanılmış hakkın ihlal edildiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ortaklığın giderilmesi davasında, Yargıtay’ın bozma ilamına uyulup uyulmadığı ve usuli kazanılmış hak ihlali olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın ilk bozma kararına uymasına rağmen, bağımsız bölümlerin paylaştırılmasında bozma öncesi yapılan paylaştırmayı esas almaması ve farklı bir paylaştırma yapması usuli kazanılmış hakkı ihlal ettiğinden ve ayrıca hükümde eksiklikler bulunması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, Yargıtay’ın ilk bozma kararına uyularak verilen davanın kabulü kararının, ikinci bozma kararı ile bozulması üzerine usuli kazanılmış hak ihlali olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın ilk bozma kararında dava konusu satış vaadi sözleşmesinin geçerli kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilmiş ve yerel mahkeme bu karara uyarak davanın kabulüne karar vermiş, davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuş ise de Yargıtay’ın ikinci bozma kararında ilk bozma kararındaki hukuki görüş değiştirilerek satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olduğu ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş olması usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı olduğundan yerel mahkemenin ikinci bozma kararına uyarak verdiği ret kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında yaptığı temlik işleminin muvazaalı olup olmadığı ve davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların miras bırakanının yaptığı temlik işleminin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil talep etseler de, davacı mirasçının daha önce davalılardan birini ibra ettiğini gösteren protokolün varlığı ve davacının da benzer muvazaalı işlemlere taraf olması sebebiyle dürüstlük kuralına aykırı davranışı gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu vefat eden eş için açılan maddi tazminat davasında, daha önce açılan davada hüküm altına alınmayan kısım için açılan yeni davada usuli kazanılmış hak ilkesinin ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın bozma ilamına rağmen kısmen direnme kararı verip usuli kazanılmış hak doğurduktan sonra, direnme kararında bozma kararına uyduğunu belirterek hüküm kurması usule aykırı olduğu ve usuli kazanılmış hakkı ihlal ettiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz devrinin muvazaalı olup olmadığına ilişkin tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin ilk bozma kararına uyulmakla davacı yararına usuli kazanılmış hak oluşmadığı, davacının dayandığı 28.11.2000 tarihli sözleşmenin ceza davasındaki zamanaşımı nedeniyle düşme kararına rağmen taraf muvazaasını kanıtladığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muvazaalı olduğu iddia edilen bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Yargıtay’ın ilk bozma kararına uyulmasıyla oluşan usulü kazanılmış hakkın ileri sürülebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Satış vaadi sözleşmesinin TMSF tarafından muvazaalı olduğu gerekçesiyle geçersiz sayılmasına karar verildiği ve bu kararın idari yargıda kesinleştiği, dolayısıyla ilk bozma kararının maddi bir hataya dayandığı gözetilerek, Hukuk Genel Kurulu’nun bozma kararı kaldırılarak yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi davasında, yerel mahkemenin Yargıtay'ın bozma ilamına uyması sonucu davalı lehine usulü kazanılmış hak oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın ilk bozma kararında, hesap raporunun hatalı olduğu ve davacının maddi zararının uzman bilirkişiye yeniden hesaplatılması gerektiği belirtilmiş, ancak davacı bu rapora itiraz etmemiş ve manevi tazminat miktarı da bozma kapsamı dışında kalmış olup, davalı lehine usulü kazanılmış hak doğduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Katılma payı alacağı davasında, yerel mahkemenin Yargıtay'ın ilk bozma kararına uyarak verdiği ret kararına rağmen, Yargıtay'ın ikinci bozma kararıyla hüküm kurması sonucu usuli kazanılmış hak ihlali olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı nedeniyle davanın reddine ilişkin kararların davayı esastan sonuçlandıran nihai kararlar olduğu ve ilk bozma kararına uyulmasıyla davalı lehine usuli kazanılmış hak doğduğu, hukuki görüş değişikliğinin usuli kazanılmış hakkın istisnası olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin ikinci kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.