Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Vaat”
- Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal tesislerin site sakinlerine özel olmayıp halka açık olması nedeniyle, konut alıcısının açtığı dava, ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı kapsamında değerlendirilmeli ve dava zamanaşımı süresi dolmuş mudur?
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, tüketici mahkemesinde açılması ve davacının tüketici sıfatıyla talepte bulunması nedeniyle 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği, somut olayda vaat edilen sosyal tesislerin siteye dahil olmadığının açık ayıp niteliğinde olduğu ve davacının konut tesliminden itibaren 30 gün içinde ayıp ihbarında bulunmaması sebebiyle dava hakkının zamanaşımına uğradığı gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal tesislerin site sakinlerine özel olmayıp halka açık olması nedeniyle, konutta değer kaybı yaşandığı iddiasıyla açılan davada, ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı olduğu ve buna bağlı olarak zamanaşımı süresinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davada, vaat edilen sosyal tesislerin halka açık olması, konutun değerini etkileyen açık bir ayıp olarak nitelendirilmiş ve davacının, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesi uyarınca, teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde ayıp ihbarında bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal tesislerin site sakinlerine özel olmayıp kamuya açık olması nedeniyle, konut alıcısının sözleşmeden kaynaklanan değer kaybı tazminatı talebinde bulunup bulunamayacağı ve zaman aşımı süresinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın Tüketici Mahkemesi'nde açılmış olması ve davacının tüketici sıfatıyla talepte bulunmasına rağmen, vaat edilen sosyal tesislerin siteye dahil olmayıp kamuya açık olmasının, konutun değerini etkileyen açık bir ayıp niteliğinde olduğu ve davacının bu ayıbı teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde satıcıya bildirmemesi sebebiyle, BK m.198 ve TKHK m.4 uyarınca dava hakkının düştüğü gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde, vaat edilen sosyal tesislerin site sakinlerine özel olmayıp halka açık olması nedeniyle alıcının açtığı tazminat davasında satıcının sorumluluğunun olup olmadığı ve zaman aşımı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının konutu teslim aldıktan sonra, sözleşmede vaat edilen sosyal tesislerin halka açık olmasının açık ayıp niteliğinde olduğu ve davacının 4077 sayılı yasa gereğince 30 gün içinde ayıp ihbarında bulunmaması nedeniyle, zamanaşımı süresinden bağımsız olarak davanın reddi gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal tesislerin siteye dahil edilmemesi nedeniyle oluşan değer kaybının tazmini istemine ilişkin davada, ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı olduğu ve buna bağlı olarak zaman aşımı süresinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının satın aldığı konutun tesliminden sonra, projede vaat edilen sosyal tesislerin siteye dahil edilmemesi, açık ayıp niteliğinde olup, davacının bu ayıbı Borçlar Kanunu'nun 198. maddesi ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinde öngörülen sürelerde ihbar etmediği gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut satışında, vaat edilen sosyal tesislerin farklı bir parsele inşa edilmesi ve site sakinleri dışında genel kullanıma açılmasının ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı oluşturduğu ve buna bağlı olarak satıcıya başvuru (ihbar) yükümlülüğü ve zamanaşımı süresinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddialarının sözleşmede vaat edilenin eksikliği değil, açık ayıp niteliğinde olduğu ve bu ayıbın, yasal süresi içerisinde satıcılara bildirilmemesi nedeniyle davanın süresinde açılmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesiyle satılan konutta, tanıtım broşürlerinde vaat edilen yeşil alan ve sosyal donatıların mülkiyetinin siteye ait olmaması ve eksik/ayıplı olması nedeniyle alıcının açtığı tazminat davasında, bu eksikliklerin ayıp mı yoksa eksik ifa mı olarak nitelendirileceği ve buna bağlı olarak hangi hukuki sonuçların doğacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından vaat edilen yeşil alan ve sosyal donatıların siteye ait olmaması ve bazı bölümlerinin hiç yapılmaması hususunun ayıptan ziyade, ifa edilmeyen bir yükümlülük olarak eksik ifa niteliğinde olduğu ve bu nedenle de ihbar yükümlülüğüne tabi olmaksızın on yıllık zamanaşımı süresi içinde dava konusu edilebileceği gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak dosyanın diğer bozma nedenlerinin incelenmesi için Yargıtay’a gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu yapı projesinde, vaat edilen sosyal donatıların ve yeşil alanların eksik veya farklı şekilde yapılması nedeniyle oluşan değer kaybının, ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı olarak nitelendirileceği ve buna bağlı olarak uygulanacak zamanaşımı ve ihbar sürelerinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlık konusu eksikliklerin, tüketici sözleşmesinden doğan ve vaat edilen edimin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesinden kaynaklanan eksik ifa niteliğinde olduğu, bu nedenle ayıplı ifa hükümlerine tabi olmayıp, on yıllık zamanaşımı ve ihbar yükümlülüğüne tabi olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal donatıların ve yeşil alanların eksikliği veya proje dışında inşa edilmesi nedeniyle oluşan değer kaybının, ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, konut projesinde vaat edilen sosyal donatıları ve yeşil alanları eksik veya proje dışında inşa etmelerinin, ayıplı ifa değil, eksik ifa niteliğinde olduğu ve bu nedenle ayıplı ifaya ilişkin ihbar yükümlülüğüne tabi olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın sair temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daire’ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal donatıların ve yeşil alanların eksikliği veya konut maliklerinin mülkiyetinde olmaması nedeniyle açılan davada, bu eksikliklerin ayıplı mal mı yoksa eksik ifa mı olarak nitelendirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu konut projelerinde, proje tanıtımında vaat edilen sosyal donatı ve yeşil alanların eksik veya konut maliklerinin mülkiyetinde olmamasının ayıplı mal değil, ifa eksikliği olarak değerlendirilmesi ve bu nedenle ayıp ihbarına ilişkin hak düşürücü süreye tabi olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının uygun bulunarak dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde, vaat edilen sosyal donatıların ve yeşil alanların eksik veya farklı şekilde yapılması nedeniyle oluşan değer kaybının, ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı olarak nitelendirileceği ve buna bağlı olarak uygulanacak ihbar ve zamanaşımı süreleri.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici sözleşmelerinde, konut teslimiyle birlikte, projenin tanıtım ve vaatlerine uygun ortak alanların da eksiksiz olarak sunulmasının borcun kapsamına dahil olduğu, bu nedenle eksikliklerin ayıptan ziyade eksik ifa olarak değerlendirilmesi ve on yıllık zamanaşımı süresine tabi olması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Satın alınan konut projesinde vaat edilen sosyal tesislerin kat maliklerinin kullanımına sunulmaması nedeniyle açılan ayıplı maldan kaynaklanan bedel indirimi davasında, ayıp nedeniyle satış bedelinden indirilecek miktarın hesabında hangi tarihteki değerlerin esas alınacağı ve uygulanacak faiz türüne ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 8. maddesi uyarınca, tanıtım ve reklamlarda vaat edilen sosyal tesislerin fiiliyatta sunulmamasının ayıp teşkil ettiği, ayıp bedelinin hesabında satış tarihi itibariyle ayıplı ve ayıpsız değerin esas alınması gerektiği, taraflar arasındaki ilişkinin ticari iş niteliğinde olması nedeniyle dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.