Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yönetmelik Kapsamı”
- Uyuşmazlık: Davalı işyerinde kısım şefi olarak görev yapan davacının, çalıştığı ortamın gürültülü olması sebebiyle kısa çalışma primi ve fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fiili çalışma ortamı ve koşullarının Yönetmelik kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceğinin tespiti için keşif yapılmasının gerekliliği, fazla çalışma ücreti hesabında kısa çalışma priminin mahsup edilmemesi ve kısa çalışma primi alacağına dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin yönetmelik kapsamında olup olmadığına, buna göre kısa çalışma primi ve fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığına, alacak hesabında hangi tarihlerin esas alınacağına ve faiz başlangıç tarihine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla çalışma ücreti ve kısa çalışma primi alacağının hesabında hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi, arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonraki dönem için arabuluculuk şartı aranmadan hüküm kurulması ve kısa çalışma primi alacağına uygulanan faizin başlangıç tarihinin hatalı tespiti nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin yönetmelik kapsamında olup olmadığına, buna göre kısa çalışma primi ve fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığına, prim alacağına uygulanacak faizin başlangıç tarihine ve hesaplama dönemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla çalışma ücreti alacağının hesabında kısa çalışma primi mahsup edilmeden ve tüm fiili çalışma süresi için kısa çalışma primi hesaplanarak hatalı bir hesaplama yapıldığı, arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonraki dönem için arabuluculuk şartı aranmadan hüküm kurulduğu ve kısa çalışma primi alacağına uygulanacak faizin başlangıç tarihinin hatalı tespit edildiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Yönetmelik kapsamına giren işlerde çalışıp çalışmadığına ve buna göre kısa çalışma primi ve fazla çalışma alacağının nasıl hesaplanması gerektiğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kısa çalışma primi ve fazla mesai ücret alacağının hesaplanmasında, Yönetmelik kapsamındaki günlük 7,5 saati aşan çalışmalar için kısa çalışma primi hesaplanması ve fazla mesai ücretinden mahsup edilmemesi gibi hatalar tespit edilmesi nedeniyle, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Yönetmelik kapsamına giren işlerde çalışıp çalışmadığına ve buna göre kısa çalışma primi ve fazla çalışma alacağının hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla mesai ücret alacağının hesaplanmasında fazla mesai süresine isabet eden verimliliği teşvik priminin mahsup edilmiş olması doğru olmakla birlikte, kısa çalışma priminin hesaplanmasında günlük 7,5 saati aşan çalışmalar için de kısa çalışma primi hesaplandığı ve fazla çalışma süresine isabet eden kısmının fazla çalışma ücret alacağından mahsup edilmediği tespit edilerek, yapılan hesaplamanın hatalı olması nedeniyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Yönetmelik kapsamına giren işlerde çalışıp çalışmadığına ve buna göre kısa çalışma primi ve fazla çalışma alacağının hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kısa çalışma primi ve fazla çalışma ücret alacağının hesabında, toplu iş sözleşmesi hükümleri ve fazla çalışma sürelerine ilişkin düzenlemeler gözetilmeden hatalı hesaplama yapıldığı gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Yönetmelik kapsamına giren işlerde çalışıp çalışmadığına ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ve fazla mesai ücretinin hesabına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda davacının kısa çalışma priminin fazla mesai süresine isabet eden kısmının fazla çalışma ücretinden mahsup edilmemesi ve günlük 7,5 saati aşan süreler için de kısa çalışma primi hesaplanması nedeniyle hatalı hesaplama yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalışmasının Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkındaki Yönetmelik kapsamında olup olmadığına ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ve fazla mesai ücret alacaklarının hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının fazla çalışma ücreti alacağının, fazla çalışma süreleri için ödenemeyeceği yönündeki toplu iş sözleşmesi hükmü gözetilerek hesaplandığı, ancak kısa çalışma primi alacağının hesaplanmasında ise aynı hükmün dikkate alınmadığı ve davacının fiili çalışmasının tamamı için kısa çalışma primi hesaplanarak fazla mesai süresine isabet eden kısmının fazla çalışma ücret alacağından mahsup edilmediği, bu nedenle hatalı hesaplamaya dayalı olarak hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Yönetmelik kapsamına giren işlerde çalışıp çalışmadığına ve buna göre kısa çalışma primi ile fazla çalışma alacağının hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kısa çalışma primi alacağının hesaplanmasında, günlük 7,5 saati aşan çalışmalar için de kısa çalışma primi hesaplandığının ve fazla çalışma süresine isabet eden kısmının fazla çalışma ücret alacağından mahsup edilmediğinin tespit edilmesi ve hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Günde Azami Yedibuçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ve fazla mesai ücreti alacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yönetmelik kapsamındaki işçilere ödenen primlerin fazla mesai süreleri için ödenemeyeceği yönündeki toplu iş sözleşmesi hükmü gözetilmeden fazla çalışma ücreti ve kısa çalışma priminin hatalı hesaplandığı değerlendirilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, Türk Silahlı Kuvvetlerinden istifa etmesi nedeniyle kendisinden talep edilen masraflar kapsamında borçlu olmadığının tespiti davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Türk Silahlı Kuvvetlerinden istifa etmesi sebebiyle talep edilen öğrenim giderlerinden, 6353 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesinin uygulanma şartlarını taşımadığı ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 17.12.2005 tarihli Türk Silahlı Kuvvetleri Personelinin Öğrenim, Eğitim ve Yetiştirme Masraflarının Tespitine Dair Yönetmeliğin uygulanması gerektiği, bu kapsamda dava tarihinden sonra yürürlüğe giren yönetmelik değişikliği hükümleri ve vekalet ücretine ilişkin hatalı değerlendirmeler yapıldığı gözetilerek, mahkeme kararının HUMK'nin 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı çevrenin kasten kirletilmesi suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı noktasında Özel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aleyhine olan bozma kararına karşı beyanının alınmadan direnme kararı verilmesi, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurduğu ve bu hususun CMK m.308/8 uyarınca mutlak bozma nedeni olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.