Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yıllık Nafaka Tutarı”
- Uyuşmazlık: İştirak nafakasının artırılması talebi üzerine verilen kararın temyiz edilebilirliği ve miktarının hakkaniyete uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Nafaka davalarında temyiz edilebilirlik sınırının belirlenmesinde yıllık nafaka tutarının esas alınması gerektiği ve somut olayda hükmedilen nafaka miktarının hakkaniyete uygun olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında, yerel mahkemenin direnme kararının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan kanuna göre yıllık nafaka miktarı temyiz sınırının altında olsa da direnme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan 5219 sayılı Kanun ile belirlenen yeni temyiz sınırının altında kaldığı ve nafaka davalarında yıllık nafaka tutarının dikkate alınması gerektiği gözetilerek direnme kararının temyiz edilemez olduğuna ve davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine ilişkin kararda, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarının usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 9. ve 13. maddeleri uyarınca, nafaka davalarında hükmedilen vekalet ücretinin reddedilen nafaka miktarını geçemeyeceği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesinin davalı lehine hükmettiği vekalet ücretinin, reddedilen bir yıllık nafaka miktarından fazla olması nedeniyle karar, sonuca etkili olmamak üzere bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, iştirak nafakasının uyarlanması davasında verdiği miktar itibariyle kesin nitelikteki kararına karşı yapılan tavzih talebinin reddine ilişkin kararın istinaf edilmesi üzerine verdiği hükmün açıklanmasına ilişkin ek kararın temyiz edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm altına alınan toplam yıllık nafaka tutarının, Bölge Adliye Mahkemesi’nin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında kalması ve miktar itibariyle kesin nitelikteki kararlara karşı yapılan tavzih talebinin reddine ilişkin kararın istinaf incelemesi sonucu verilen hükmün açıklanmasına ilişkin ek kararın da kesin nitelikte olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira bedelinin uyarlanması davasının reddine ilişkin hükmün temyiz edilmesi üzerine, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kira bedelinin uyarlanması davasının reddinde, davalı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 9. maddesi uyarınca kira tespit davalarındaki hesaplama yöntemine göre, reddedilen kira farkının bir yıllık tutarı üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek, mahkemece maktu olarak hükmedilen vekalet ücreti düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Aylık kira parasının tespiti istemiyle açılan davalarda karar ve ilam harcının aylık kira farkı üzerinden mi yoksa yıllık kira farkı üzerinden mi alınması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nda özel bir düzenleme bulunmaması, kiracıların korunması esası ve uygulamada genellikle kira bedelinin aylık ödenmesi gözetilerek, aylık kira bedelinin tespiti davalarında karar ve ilam harcının hükmedilen aylık kira bedeli ile önceden ödenmekte olan aylık kira bedeli arasındaki fark üzerinden alınması gerektiği yönündeki Yargıtay uygulamasının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra da devam etmesine engel bir hal olmadığı değerlendirilerek İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin görüşü doğrultusunda uyuşmazlığın giderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yoksulluk nafakasının artırılması talebiyle açılan davada, bölge adliye mahkemesince verilen nafaka artış miktarının temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesince hükmedilen nafaka artış miktarının yıllık tutarının, temyiz tarihindeki parasal sınırı aşmaması nedeniyle, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi uyarınca temyiz edilemeyeceği gözetilerek davalı erkeğin temyiz başvurusunun reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aylık kira parasının tespiti istemiyle açılan davalarda karar ve ilam harcının aylık kira farkı üzerinden mi yoksa yıllık kira farkı üzerinden mi alınacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nda özel bir düzenleme bulunmaması, kiracıların korunması esası ve uygulamada genellikle kira bedelinin aylık ödenmesi gözetilerek, aylık kira bedelinin tespiti davalarında karar ve ilam harcının hükmedilen aylık kira bedeli ile önceden ödenmekte olan aylık kira bedeli arasındaki fark üzerinden alınması gerektiği sonucuna varılarak, uyuşmazlık bu yönde giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira bedelinin uyarlanması davasının reddine ilişkin istinaf başvurusunun reddine dair temyiz incelemesinde, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kira uyarlama davasının reddinde, davalı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin, harçlandırılmış dava değeri üzerinden hesaplanması gerektiği, ancak mahkemece maktu vekalet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılmış ve İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: İştirak nafakasının arttırılması davasında, davacı tarafından yatırılan peşin harcın eksik olup olmadığı ve eksik harçla karar verilip verilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Nafaka davalarında dava değerinin talep edilen yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanması gerektiği, somut olayda ise davacı tarafından yatırılması gereken peşin harcın yatırıldığı ve yargılama sonunda eksik kalan harcın davalıdan tahsiline karar verildiği gözetilerek Adalet Bakanlığı'nın hükmün kanun yararına bozulması talebinin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.