Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yaş Tesbiti”
- Uyuşmazlık: Çocukların cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanık hakkında verilen hükümde, mağdurenin yaşının tespitinde eksik araştırma yapılıp yapılmadığı ve Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınması gerekip gerekmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdureye ait doğum tutanağında doğumun sağlık personeli yardımıyla gerçekleştiği ve tescil işleminin hastane raporuna dayandığının belirtilmesi, mağdur ve ailesinin beyanlarının bu hususu desteklemesi, doğum tutanağının sahteliğinin iddia edilmemesi, ilgili nüfus müdürlüğünce resmi olarak mahkemeye gönderilmesi ve mevzuatta yaş tespiti için Adli Tıp Kurumu raporunun zorunlu olmaması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının esastan reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün olay tarihinde çocuk olup olmadığının tespiti ve buna bağlı olarak yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulüyle kurulan hükmün hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün olay tarihindeki yaşı hususunda çelişkili bilgi ve belgeler bulunduğu, ikiz kardeşiyle birlikte Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek muayeneleri ve ilkokula başlama tarihlerine ilişkin belgelerin getirtilmesi gibi eksik araştırma yapılmaksızın hüküm kurulduğu gözetilerek, yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanma imkânının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureyi uzun süredir tanıması, mağdurenin sanığa tanıştıklarında 14 yaşında olduğunu açıkça söylediğini beyan etmesi ve çeşitli defalar yüz yüze bir araya gelmeleri karşısında, mağdureye yönelik olarak tehditle organ sokmak suretiyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu işleyen sanığın, mağdurenin on beş yaşından küçük olduğunu bilmemesi hayatın olağan akışına aykırı olması ve somut olayda TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata hâlinin uygulanma şartlarının mevcut olmaması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünde, sanığın mağdurenin yaşı konusunda hataya düştüğü savunmasının gerekçede tartışılmaması nedeniyle hükmün bozulması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurenin yaşı konusunda hataya düştüğü savunmasının gerekçeli kararda tartışılmaması, Anayasa’nın 141. maddesi ve CMK’nın 34, 230 ve 232. maddelerine aykırı olması ve AYM'nin benzer yöndeki içtihatları gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk hükmü temyiz etmeyen sanığın, diğer sanıklar lehine bozma kararı verilen dosyada, direnme kararını temyiz edip edemeyeceği ve mağdurun gerçek yaşının tespit edilip edilmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İlk hükmü temyiz etmeyen sanığın direnme kararını temyiz hakkı olmadığı ve mağdurun doğumuna ilişkin resmi kayıtlar mevcut olduğundan eksik araştırma yapılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın esas incelemesi için ilgili daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mağdurenin sanıkların eylemlerine rızasının olup olmadığı, sanıkların eylemlerinin hangi suçu oluşturduğu ve mağdurenin yaşı hususunda çelişkili raporlar olması sebebiyle eksik araştırma yapılıp yapılmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin yaşı hususunda Adli Tıp Kurumu raporu ile Gaziantep Üniversitesi raporu arasında çelişki bulunduğu ve bu çelişkinin atılı suçu nitelendirmeyi etkileyebileceği gözetilerek, çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Üst Kurulu'ndan rapor alınması gerektiği, eksik araştırma ile hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının sigortalılık başlangıç tarihi olarak talep ettiği tarihte çırak olarak çalışıp çalışmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının işe giriş bildirgesinin bulunmasına rağmen, diğer deliller ve babasının işveren olması gibi durumlar değerlendirildiğinde davacının o tarihte çırak olarak çalıştığının anlaşılması ve çıraklık sürelerinin sigortalılık başlangıcı olarak kabul edilememesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 4759 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden sonra 3201 sayılı Kanun uyarınca yurtdışı borçlanması yapılması halinde, yaşlılık aylığı tahsis koşullarının 506 sayılı Kanun'un Geçici 81. maddesindeki kademeli geçiş hükümlerine göre mi yoksa borçlanma tarihini esas alarak genel hükümlere göre mi belirleneceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3201 sayılı Kanun uyarınca yapılan yurtdışı borçlanmalarının, 506 sayılı Kanun'un Geçici 81. maddesinin uygulanmasında dikkate alınması ve borçlanma ile kazanılan sigortalılık süresinin, 4759 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 23.05.2002 tarihi itibariyle değerlendirilerek yaşlılık aylığına hak kazanılıp kazanılmadığının tespiti gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı uygun bulunmuş, ancak Özel Daire bozma ilamında diğer hususları incelemediğinden dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, çekişmeli parsellerin davacıların dayandığı tapu ve vergi kaydı kapsamında olup olmadığı, zilyetlik yoluyla kazanılıp kazanılamayacağı ve orman içi açıklık niteliğinde olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Çekişmeli parsellerin, davacıların dayandığı tapu kaydının sınır ve miktar itibariyle kapsamı dışında kaldığı, parsellerin etrafının devlet ormanı ile çevrili olduğu, orman bütünlüğü bozulmadan ayrılmasının mümkün olmadığı, eğim ve bitki örtüsü itibariyle orman içi açıklık niteliğinde olduğu ve bu nedenle zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.