Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yararlanma İmkânının Kalmaması”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma nedeniyle açılan ilk davada saklı tutulan kısım için, taşınmazın ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağının kalmadığı iddiasına dayalı olarak açılan bedel tahsili davasında, mahkemenin kabul kararının davalı idarece temyiz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 12. maddesi uyarınca taşınmazdan yararlanma olanağının kalmaması nedeniyle açılan davada saklı tutulan bedelin tahsiline karar vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, davalı idarenin temyiz itirazlarının reddiyle ilk hüküm onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atılıp atılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın yol emniyet sahasında kalması, idarenin kamulaştırmaktan vazgeçmesi, taşınmaza ulaşım ve kullanım imkanının kalmaması ve imar mevzuatı gereği yararlanma olanağının olmaması, idarenin eyleminin mülkiyet hakkının özüne dokunup onu ortadan kaldırması ve davacıların mülkiyet hakkının engellenmesi nedeniyle kamulaştırmasız el atma hükümleri gereğince bedel talep edebilecekleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin eylemleri nedeniyle fiilen kullanılamaz hale gelen taşınmazlar için kamulaştırmasız el atma hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin eylemleri sonucu taşınmazlara fiilen ulaşım ve kullanım imkanının kalmaması, taşınmazlardan bağımsız yararlanma ve başka türlü kullanma olanağının bulunmaması ve bu durumun davacıların mülkiyet hakkının özüne dokunarak onu ortadan kaldırması nedeniyle, kamulaştırmasız el atma hükümlerinin uygulanabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın başkasına ait nüfus cüzdanı, yeşil kart ve sürücü belgesindeki fotoğrafları değiştirmesinin TCK 205. maddede düzenlenen “resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek” suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçtan doğrudan zarar gören kişinin davaya katılma hakkının ihlal edildiği ve bu kişinin yokluğunda hüküm kurulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet kararı ve Yargıtay 11. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış, yerel mahkeme kararının suçtan zarar görene tebliğ edilmesi için dosya Yargıtay 11. Ceza Dairesine tevdi edilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın başkasına ait nüfus cüzdanındaki fotoğrafı değiştirmesinin resmi belgede sahtecilik mi yoksa resmi belgeyi bozma suçu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kullandığı nüfus cüzdanının, yenisinin çıkarılması nedeniyle hükümsüz hale geldiği ve belge vasfını yitirdiği, bu nedenle de eylemin TCK'nın 205. maddesinde düzenlenen resmi belgeyi bozma suçunu oluşturmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, üzerindeki fotoğrafı değiştirip kullandığı nüfus cüzdanıyla resmi belgeyi bozmak suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümsüz hale gelen ve şikayetçinin kullanma imkanı kalmayan bir nüfus cüzdanının, belge vasfını yitirmesi nedeniyle resmi belgeyi bozma suçunun konusunu oluşturmayacağı ve sanığın bu eyleminin şikayetçinin nüfus cüzdanından yararlanma olanağını ortadan kaldırma kastıyla da işlenmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan tutuklu yargılanan sanığa zorunlu müdafi atanması gerekip gerekmediği ve yargılama sırasında dosyada mevcut delillerin hüküm kurmaya yeterli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan açılan davada, suçun cezasının alt sınırının TMK'nın 5/1. maddesi gereğince yapılacak arttırımla 5 yıldan fazla olması ve CMK 150/3 gereğince zorunlu müdafi atanması gerektiği, ayrıca hükmün dayandığı delillerin dışında ByLock kullanıcısı olduğuna dair rapor ve tanık beyanlarının sanık ve müdafiine okunmadan hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın başkasına ait nüfus cüzdanındaki fotoğrafı değiştirip kullanması eyleminin resmi belgede sahtecilik mi yoksa resmi belgeyi bozma suçu mu oluşturduğu ve kimliği tahrif edilen kişinin davaya katılan sıfatıyla dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kimliği tahrif edilen kişinin eylemden doğrudan zarar gördüğü ve davaya katılan sıfatıyla dahil edilmesi gerektiği, bu nedenle yerel mahkeme kararının kimlik sahibine tebliğ edilmesi ve katılma hakkı kullandırılmadan temyiz incelemesi yapılamayacağı gözetilerek, Özel Daire bozma kararı kaldırılarak dosyanın yerel mahkemeye tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının Türkiye'de tanınması talebinin hukuki koşulları taşıyıp taşımadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının kesinleştiğine dair gerekli belgelerin sunulmaması, davacının tanıma talebinde hukuki yararının bulunmaması ve tanınması istenen kararın niteliği gereği tenfiz yoluna başvurulması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suudi Arabistan mahkemesince verilen işçilik alacaklarına ilişkin kararın Türkiye'de tanınması talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının kesinleştiğine dair gerekli belgelerin sunulmaması, davacının tanıma talebinde hukuki yararının bulunmaması ve tanınması gereken kararın niteliği itibarıyla tenfiz davası açılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin eski yöneticisi hakkında verilen hüküm, davalının istinaf yoluna başvurmaması nedeniyle kesinleştikten sonra, davalı şirket lehine çıkarılan ve davayı ortadan kaldıran yeni yasal düzenlemenin, kesinleşmiş hükme etkisi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, davalı şirketin eski yöneticisi hakkında verilen kararın istinaf edilmemesi nedeniyle kesinleştiği, kesinleşmiş hükmün ise sonradan çıkarılan kanunla dahi değiştirilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.