Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yargılamanın Sınırlılığı İlkesi”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan açılmış bir kamu davasının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturabilecek bir eylemin iddianamede açıkça yer almaması ve cinsel saldırı suçunun unsurları anlatılırken kullanılan ifadelerin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ayrı bir dava açıldığını göstermemesi gözetilerek, yerel mahkemenin sanık hakkında açılmayan bir davadan yargılama yapıp hüküm kurması usul ve yasaya aykırı bulunarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında açılan hırsızlık davasında, iddianamede yer almayan konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından da hüküm kurulup kurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede, hırsızlık suçunu oluşturduğu iddia edilen fiile ilişkin açıklamalar yer almasına rağmen, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarını oluşturduğu düşünülen eylemlerin açıkça tarif edilmemesi ve bu suçlardan dolayı usulüne uygun açılmış bir kamu davasının bulunmaması nedeniyle, “davasız yargılama olmaz” ve “yargılamanın sınırlılığı” ilkeleri gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün ve Özel Daire onama kararının konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçları yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan açılmış bir kamu davasının bulunup bulunmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede hırsızlık suçu unsurları yer alırken, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun unsurları açıkça belirtilmediğinden ve davaya konu edilmeyen bir suçtan hüküm kurulamayacağı, "davasız yargılama olmaz" ve "yargılamanın sınırlılığı" ilkeleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, mağdurların konutunda gerçekleştirdiği yağma eyleminin tek bir suç mu yoksa birden fazla suç mu olarak değerlendirilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, mağdurların evine girerek birini tehdit edip yaraladıktan sonra diğerinin kolyesini ve ardından aynı evde bulunan diğer mağdura ait cep telefonunu alması eylemlerinin, yağma suçunun mağdur sayısınca ayrı ayrı cezalandırılmasını gerektiren TCK 43/3 hükmü ve "kaç fiil varsa o kadar suç" ilkesi gözetilerek birden fazla suç olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılarak yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında aynı evde yaşayan iki ayrı mağdura yönelik hırsızlık eylemleri nedeniyle tek bir iddianameyle dava açılmışken, yerel mahkemenin ek savunma hakkı vererek sanığı iki kez cezalandırmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede her bir mağdura yönelik eylem bakımından ayrı ayrı kamu davası açıldığını gösterir açık bir anlatım olmaması ve tek bir hırsızlık suçu iddiasıyla dava açılmış olması gözetilerek, yerel mahkemenin ek savunma hakkı vererek sanığı iki kez cezalandırmasına ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Görevden uzaklaştırılan bir hakim hakkında silahlı terör örgütünü yönetme, Anayasayı ihlal ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından açılan davada hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında yürütülen soruşturmanın, Hâkimler ve Savcılar Kurulu nezdinde devam eden görevle ilgili soruşturmadan bağımsız olarak, kişisel suç niteliğinde olduğu ve sanığın eylemlerinin örgüt yöneticisi sıfatıyla gerçekleştirildiği, bu nedenle de Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapma görevinin olmadığı değerlendirilerek Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan açılan davada, bozma öncesi kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen cezanın, bozma sonrası uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen cezaya nazaran sanık lehine bir kazanılmış hak olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede sadece uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna yer verildiği, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin herhangi bir iddia ve isnat bulunmadığı, bu suçtan dava açılmadığı ve iddianame kapsamındaki eylemin bu suça dönüşme ihtimalinin de bulunmadığı gözetilerek, ilk hükümde sanık lehine uygulanan cezanın kazanılmış hak olarak değerlendirilemeyeceği ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın görevi kötüye kullanma suçundan beraatine ilişkin kesinleşen hükmün, eylemin resmi belgede sahtecilik suçunu da kapsayıp kapsamadığı ve bu kapsamda kanun yararına bozma talebinin reddedilmesinin isabetli olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede, görevi kötüye kullanma suçu unsurları vurgulanmış ve resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin bir iddia ve delil sunulmamış olması, ayrıca kesinleşmiş beraat hükmünün bulunması gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının resmi belgede sahtecilik suçundan yargılama yapılması gerektiği yönündeki itirazının reddine ve kanun yararına bozma talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yangın çıkarmak suretiyle genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan hükmün, eylemin sigorta bedelini almak amacıyla nitelikli dolandırıcılık suçunu da oluşturup oluşturmadığı hususunun değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasının isabetli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede yalnızca kasten yangın çıkarma suçu isnat edilmiş olup, nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin bir iddia ve dava bulunmadığından, "davasız yargılama olmaz" ilkesi gereğince yerel mahkemenin kasten yangın çıkarma suçundan verdiği hükmün esasının incelenmesi gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan açılan kamu davasında, iddianamede tanımlanmayan hakkı olmayan yere tecavüz suçundan hüküm kurulup kurulamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında düzenlenen iddianamede, konut dokunulmazlığının ihlali suçunu oluşturduğu iddia edilen villanın kapı anahtarının değiştirilmesi eyleminin yer aldığı, ancak katılanın siteye girişinin engellenmesi şeklindeki ve sanığın mahkûmiyetine esas alınan hakkı olmayan yere tecavüz suçu ile ilgili herhangi bir iddia ve isnat bulunmadığı, bu nedenle de mahkemenin iddianamede belirtilen suçun dışına çıkarak sanığı hakkında iddianamede tanımlanmayan bir eylemden hüküm kurmak suretiyle CMK’nın 225. maddesine aykırı davrandığı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.