Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yargıtay Dairelerinin İlk Derece Mahkemesi Yetkisi”
- Uyuşmazlık: Yargıtay’ın bozma kararına rağmen Bölge Adliye Mahkemesi'nin yetkisizlik nedeniyle dosyayı tekrar Yargıtay'a göndermesi üzerine yetki ve usul uyuşmazlığı doğmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın ilk bozma kararında dosyanın hatalı olarak ilk derece mahkemesine gönderildiği, ikinci bozma kararında ise bu hataya değinilerek dosyanın görevli ve yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen bölge adliye mahkemesinin yetkisizlik kararı vermesinin usule aykırı olması gözetilerek dosyanın görevli ve yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma kararından sonra, davaya bakmakla görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma kararı üzerine dosyanın, esasa ilişkin karar veren Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesi gerekirken, İlk Derece Mahkemesi tarafından davaya bakılması ve hüküm kurulması usul hatası oluşturduğundan, İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma kararına rağmen, İlk Derece Mahkemesi'nin yetkisiz şekilde yargılamaya devam edip hüküm kurması nedeniyle, kararın bozulup bozulmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma kararında, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesi gerekirken maddi hata ile İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmesi ve İlk Derece Mahkemesi'nin yetkisiz olduğu halde yargılamaya devam edip hüküm kurmasının hukuka aykırı olması gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından, dosyanın hangi mahkemede tekrar görülmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin ilk derece mahkemesi kararını ortadan kaldırarak esasa ilişkin verdiği kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine, dosyanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/2. maddesi gereğince kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesi gerekirken sehven ilk derece mahkemesine gönderilmesi ve ilk derece mahkemesinin yetkisiz olarak dosyaya bakması usul hatası oluşturduğu gözetilerek ilk derece mahkemesinin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin fesih nedeninin geçerli olup olmadığı ve Yargıtay'ın bozma kararından sonra yetki ve görev hususunda maddi hata yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma kararına rağmen dosyanın sehven İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi ve İlk Derece Mahkemesi'nin bakmaya yetkisinin bulunmadığı davaya bakarak hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olduğundan, karar bozulmuş ve dosya yetkili ve görevli Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından taşınmaz üzerine konulan şerhin terkinine ilişkin davada, ilk derece mahkemesince verilen hükmün Yargıtay'ca bozulmasının ardından, ilk derece mahkemesinin bozmaya uyularak verdiği kararda seri dava niteliğine göre vekalet ücreti takdirine ilişkin hükmün kesinleşmiş olması nedeniyle bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair hükmün isabetli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesince verilen hükmün Yargıtay'ın bozma kararı ile ortadan kalktığı, bu nedenle bozmadan önce verilen hükmün kesin olduğundan bahisle vekalet ücretine ilişkin konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair hükmün hatalı olduğu, ancak bu hatanın 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsili davasında, bozma ilamına uyan Bölge Adliye Mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak esas hakkında hüküm kurması gerekirken, ilk derece mahkemesi kararı ile ilgili istinaf incelemesi yapıyormuş gibi hüküm kurmasının ve davalı idare aleyhine yargılama giderine hükmetmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, Yargıtay'ın bozma ilamına uyduktan sonra ilk derece mahkemesi kararı ortadan kalkmış olmasına rağmen, sanki ilk derece mahkemesi kararı varmış gibi istinaf incelemesi yapıp hüküm kurmasının usule aykırı olduğu, ancak hükmün devamında esasa ilişkin bozma kararı doğrultusunda karar verildiği ve harçtan muaf olan davalı idare aleyhine yargılama giderine hükmedilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından taşınmaz üzerine konulan şerhin terkini istemiyle açılan davada, ilk derece mahkemesi kararının Yargıtay'ca bozulmasının ardından, ilk derece mahkemesinin bozmaya uyularak verdiği kararda seri dava niteliğinin değerlendirilmesine ve vekâlet ücretine ilişkin hüküm kurulmasına yer olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesince verilen hükmün Yargıtay'ın bozma kararı ile ortadan kalktığı, bu nedenle bozmadan önceki hükmün kesinleştiği gerekçesiyle vekâlet ücretine ilişkin hüküm kurulmasına yer olmadığına dair karar verilmesinin hatalı olduğu, ancak bu hatanın düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma kararına rağmen dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi yerine İlk Derece Mahkemesi'nde yeniden görülerek karar verilmesi nedeniyle yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma ilamına uyulması gerekirken dosyanın hatalı olarak İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmesi ve İlk Derece Mahkemesi'nin yetkisiz olduğu halde karar vermesi, 6100 sayılı HMK'nın 373. maddesine aykırı olması gözetilerek İlk Derece Mahkemesi kararının yok hükmünde olduğuna ve ortadan kaldırılmasına, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma kararına rağmen ilk derece mahkemesinin esasa ilişkin hüküm kurması nedeniyle yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma kararına uyulması gereken durumlarda ilk derece mahkemesinin yetkisiz olduğu ve esasa ilişkin karar veremeyeceği gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının yok hükmünde olduğuna ve ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin görev ve yetkisinin bulunup bulunmadığı ve ilk derece mahkemesi kararının temyiz incelemesine tabi olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluş tarihi ve ilk derece mahkemesi kararının verildiği tarih gözetilerek, davanın Yargıtay temyiz incelemesine tabi olduğu ve bölge adliye mahkemesinin yetkisiz olduğu gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesince HMK 353/1-a.6 maddesi kapsamında verilen eksikliklerin tamamlanması yönünde verilen kararın temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak dosyayı HMK m. 353/1-a.6'ya göre eksiklikleri tamamlaması için geri gönderirken, davanın esasını incelemiş ve değerlendirmiş olması nedeniyle, hükmün kesin olmadığı ve temyiz edilebileceği gözetilerek kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.