Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yazılı İstek”
- Uyuşmazlık: Sendika olağanüstü genel kurulunda alınan, davacıların kesin ihraçları ile şubelerin kapatılması, birleştirilmesi ve yeni şube açılması konularındaki kararların iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika genel merkez olağanüstü genel kurulunun toplanması için objektif ve ciddi sebeplerin bulunduğu, bu sebeplerle gündeme başkaca konuların eklenmesinin olanaklı olduğu, şube kapatma, birleştirme ve kapatılan şubelere bağlı iş yerlerinin değiştirilmesi yetkisinin genel yönetim kuruluna devrinde kullanılabilme esaslarının sendika tüzüğünde düzenlendiği için genel kurulda ayrıca belirtilmesine gerek olmadığı ve şubelere dair genel kurulda alınan kararların genel nitelikte ve somut bir şubeye ilişkin olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 3/II-A bendinin yürürlükte olduğu dönemde, yabancı uyruklu ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak çalışmak istediğine dair talebi olmayan davacının, hizmet tespiti isteminin kabulünün mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4958 sayılı Kanun ile getirilen ve yabancıların sigortalılığını kısmen kısıtlayıcı hükmün yürürlükten kaldırılmasının, geriye yürümeyeceği ve değişiklik öncesi çalışmalara uygulanamayacağı, davacının 506 sayılı Kanun’un 3/II-A bendinin yürürlükte olduğu dönemde uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmak için Kuruma yazılı bir başvurusu da bulunmadığından, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürekli iş göremezlik geliri bağlanması için yazılı istekte bulunulmasının gerekip gerekmediği ve davacının dilekçesinde sürekli iş göremezlik geliri bağlanması talebi bulunup bulunmadığı, dolayısıyla davacının sürekli gelire hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Kanun'un 99. maddesi gereğince sürekli iş göremezlik geliri talebinde bulunulması gerektiği, davacının maluliyet tespiti talebinin ise gelir bağlanması talebi olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancı uyruklu ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmak için yazılı talepte bulunmamış davacının 506 sayılı SSK’nın 3/II-A bendinin yürürlükte olduğu dönemdeki hizmetlerinin tespiti talebinin kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı SSK’nın 3/II-A bendinin yürürlükte olduğu dönemde yabancı uyrukluların uzun vadeli sigorta kollarına tabi olabilmeleri için Kuruma yazılı talepte bulunma şartının arandığı, 4958 sayılı Kanun ile bu şartın kaldırılmasının geriye yürümeyeceği ve davacının da bu dönemde yazılı talepte bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sigortalının yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi için çalıştığı işten ayrılma şartının Anayasa'ya uygunluğu ve davacının aylığa hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 62. maddesindeki "çalıştığı işten ayrıldıktan sonra" ibaresinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve davacının diğer aylık bağlanma şartlarını sağlaması gözetilerek, davacının yaşlılık aylığına hak kazandığı kabul edilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, farklı sosyal güvenlik kurumlarına tabi hizmetlerinin birleştirilmesi talebi olmaksızın, yalnızca SSK’ya tabi çalışmaları üzerinden yaşlılık aylığı almaya hak kazanıp kazanmadığı ve aylık bağlanması için gerekli şartları taşıyıp taşımadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 2829 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince hizmetlerinin birleştirilmesi ve 5434 sayılı Kanun'a göre değerlendirilmesi gerektiği, bu durumda 25 yıl hizmet süresi şartını sağlayamadığı ve 506 sayılı Kanun'a göre yaşlılık aylığı talebinde bulunsa dahi 5335 sayılı Kanun'un 30. maddesi uyarınca kamu görevinde çalışmaya devam etmesi nedeniyle aylığının kesileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurtdışında geçen sürelerin borçlanılmasıyla bağlanan yaşlılık aylığının, tahsis talep tarihinde sigortalının Türkiye'de çalışmaya devam etmesi nedeniyle yersiz ödendiği gerekçesiyle geri alınıp alınamayacağı ve sigortalının bu aylıkları iade etmekle yükümlü olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yaşlılık aylığı tahsis talep tarihinde Türkiye'de çalışmaya devam etmesi nedeniyle, 3201 sayılı Yasa'nın ilgili maddesine aykırı olarak aylık bağlandığı, bu durumun Kurumun hatasından kaynaklandığı, davacının Kurumu yanıltıcı bir beyan veya işleminin bulunmadığı, yersiz ödenen aylıkların 5510 sayılı Yasa'nın 96. maddesi uyarınca değerlendirilerek iade yükümünün kapsamına karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 11.03.1981 tarihini sigorta başlangıç tarihi olarak kabul ederek 1479 sayılı Kanun'dan yararlanma ve emeklilik hakkı tespiti talebinde bulunması üzerine, davalı Kurum'un hukuki yarar ve tescil sürelerine aykırılık iddiasıyla açılan tespit davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 1479 sayılı Kanun kapsamında sigorta başlangıcı tespiti talebinde hukuki yararının bulunmadığı, hâkimin HMK’nın 31. maddesi gereğince davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında davacının talebini açıklığa kavuşturması gerektiği, ayrıca 1479 ve 5510 sayılı Kanunlarda belirtilen tescil sürelerine uyulmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurtdışında çalışırken kısa süreli çalışmaya tabi olan ve yurt dışı borçlanmasını yaparak yaşlılık aylığı talebinde bulunan davacının, ilk tahsis talebi reddedildikten sonra yurtdışındaki ikametini sonlandırmasına rağmen, aylık bağlama tarihi konusunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yurtdışında geçen süreleri borçlananlara aylık bağlanabilmesi için aranan kesin dönüş koşulunun, kısa süreli çalışmalar hariç yurtdışındaki çalışmaların ve ikamete dayalı sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneklerinin sona ermesiyle gerçekleştiği, bu koşulun istem tarihinden sonraki bir tarihte de olsa sağlanması halinde yeni bir tahsis talebine gerek olmaksızın aylığa hükmedilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 5510 sayılı Kanun'un 4/1-b.4 maddesi kapsamında sigortalı olan davacının malûllük aylığı bağlanması için aynı Kanun'un 26. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendindeki koşula tabi olup olmadığı, malûllük aylığı bağlanma koşullarının oluşup oluşmadığı ve davacıdan, 05.12.2011 tarihinden sonraki süreye ilişkin sigortalılığının iptal edilmesi isteminin bulunup bulunmadığının sorulup sorulmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 27/3. maddesi gereğince, davacının malûllük aylığı talebinden sonra devam eden ve primi ödenen tarımsal faaliyete dayalı sigortalılığı hususunun Bölge Adliye Mahkemesince incelenmemesi ve davacıdan, bu tarihten sonraki sigortalılığının iptaline ilişkin talebinin olup olmadığının sorulmaması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.