Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yazılılık Şartı”
- Uyuşmazlık: Davacı, seri tahkim kuralları uyarınca verilen hakem kararının, usul ve maddi hukuka aykırılık iddiasıyla iptalini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Hakem kararının esasının yerindeliğinin iptal davası kapsamında incelenemeyeceği, HMK m.439/2'de öngörülen iptal nedenlerinin bulunmadığı ve tahkim sözleşmesinin yazılılık şartının elektronik ortamdaki yazışmalarla sağlandığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İmzalanan "Gayrimenkul Talep Formu" başlıklı simsarlık sözleşmesinin, davalıyı bağlayıp bağlamadığı ve davalıya karşı tellaliye ücreti ve cezai şart talep edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin davalı tarafından ... A.Ş. adına gönderilen tüm dosyalardan sorumlu olduğunu belirten bir şerh içermesi ve davacı tarafından söz konusu taşınmaz bilgilerinin davalıya iletilmiş olması, sözleşmenin geçerli ve davalıyı bağlayıcı olduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı tahkim kararının tenfizi için New York Sözleşmesi'nin 2. maddesinde öngörülen "yazılı tahkim anlaşması" şartının var olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından düzenlenen faturalarda atıf yapılan internet sitesindeki standart satış şartlarında tahkim kaydının bulunmasının, taraflar arasında New York Sözleşmesi'nin 2. maddesinde belirtildiği şekilde kesin nitelikte bir tahkim sözleşmesinin varlığına delalet etmediği değerlendirilerek, ilk derece mahkemesi kararını kaldıran bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Simsarlık sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, davacı simsarın ücrete hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz simsarlığı sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması ve sözleşmede her iki tarafın da imzasının bulunmasının geçerlilik şartı olduğu, davacı simsarın imzasını taşımayan sözleşmenin Borçlar Kanunu'nun 12. ve 14. maddeleri uyarınca geçersiz ve hüküm doğurmayacağı gözetilerek, davanın reddine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet kararına dayanak yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığı ve delillerin hükme esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin, sanık hakkında uyuşturucu ticareti yaptığına dair istihbari bilgi edinmelerine rağmen, CMK'nın ilgili hükümlerine uygun bir adli arama kararı almaksızın sanığın üzerinde arama yapmalarının hukuka aykırı olduğu, bu nedenle elde edilen uyuşturucu maddenin hükme esas alınamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün, yapılan aramanın hukuka uygun olup olmadığı noktasında eksik araştırma gerekçesiyle bozulmasına dair Yargıtay kararı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının suçüstü hali gerekçesiyle yaptığı itirazın değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk tarafından sanığın aracının durdurulması ve içindeki şahsın üzerinde uyuşturucu madde bulunması üzerine, aracın önleme arama kararının kapsamındaki bir yere götürülerek yapılan aramanın, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde dahi önceden alınmış genel nitelikli önleme araması kararına dayanılarak yapılamayacağı, CMK’nın adli arama hükümleri uyarınca arama kararı alınması gerektiği, bu hususun araştırılmadan hüküm kurulmasının eksik araştırma nedeni ile hukuka aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın üzerinde yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığı ve elde edilen delillerin hükme esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin ihbar üzerine olay yerine gittiklerinde sanığı suçüstü halinde yakalamaları ve uyuşturucu maddeyi ele geçirmeleri nedeniyle, CMK 90/4, PVSK Ek-6 ve Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği'nin 8. maddesinin (f) bendi uyarınca yapılan aramanın hukuka uygun olduğu ve ayrıca arama kararı alınmasına gerek olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün onanmasına, Özel Daire bozma kararının ise kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın üzerinde uyuşturucu madde ile yakalanması üzerine yapılan aramanın hukuka uygun olup olmadığı ve bu arama sonucu elde edilen delillerin hükme esas alınıp alınamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Muhbir ihbarı üzerine sanığın bulunduğu yerde yapılan üst araması öncesinde gecikmesinde sakınca bulunduğuna dair bir durum olmaması ve CMK'ya uygun adli arama kararı alınmaması nedeniyle aramanın hukuka aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin istihbari bilgiye dayanarak, adli arama kararı olmaksızın sanıkların üzerini arayarak uyuşturucu madde ele geçirmesinin hukuka aykırı olduğu, bu şekilde elde edilen delillerin hükme esas alınamayacağı ve beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın üzerinde yapılan arama işleminin ve sonucunda ele geçirilen uyuşturucu maddenin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ilk olarak görevliler tarafından durdurulup, PVSK 4/A maddesi kapsamında yoklama suretiyle kontrol edildikten sonra serbest bırakılmış, akabinde tekrar durdurularak montunun astarının iç kısmında detaylı arama yapılarak uyuşturucu madde ele geçirilmiş olup, ilk kontrolde suç unsuru bulunmaması ve sanığın serbest bırakılmasından sonra tekrar müdahaleyi gerektirecek makul bir sebebin olmaması, ayrıca arama işlemi için gerekli adli arama kararı veya yazılı arama emrinin de bulunmaması nedeniyle, aramanın hukuka aykırı olduğu ve bu arama sonucu ele geçirilen uyuşturucu maddenin hükme esas alınamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın üst aramasında ele geçirilen uyuşturucu maddelerin hukuka aykırı yöntemle elde edilip edilmediği ve hükme esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın konutunda yapılan aramanın adli arama kararı olmaksızın gerçekleştirildiğinin ve bu nedenle Anayasa'nın 21. maddesi ile CMK'nın 119/1. maddesine aykırı olduğunun anlaşılması üzerine, hukuka aykırı elde edilen delillerin hükme esas alınamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığı ve bu bağlamda eksik araştırma sonucu hüküm kurulup kurulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin, sanıklara dair istihbari bilgiyi destekleyen somut emareler elde etmelerine ve narkotik köpeğinin araca tepki vermesine rağmen, CMK hükümlerine göre adli arama kararı veya yazılı arama emri almaksızın, süresi yönünden de hukuka aykırı olan bir önleme araması kararına dayalı arama yapmalarının hukuka aykırı olduğu ve elde edilen uyuşturucu maddenin hükme esas alınamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.