Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yetkili Kişi”
- Uyuşmazlık: Yetkisiz kişiye yapılan tebligatın geçersizliği ve bu geçersizliğe itiraz edilmemesinin sonraki tebligatlarda aynı kişiyi yetkili kılmayacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü'nde belirtilen hususların uyulması zorunlu şekil kuralları olduğu ve yetkisiz kişiye yapılan tebligata itiraz edilmemesinin, sonraki tebligatlarda bu kişiyi yetkili kişi konumuna getirmeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anonim şirkete yapılan kamulaştırma işlemlerinin tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı ve davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü hükümleri uyarınca anonim şirketlere tebliğin yetkili temsilciye yapılması gerektiği, aksi halde tebliğe yetkili kişilerin bulunmama nedenlerinin tebliğ mazbatasında belirtilmesi gerektiği, somut olayda ise tebliğin doğrudan şirketin daimi işçisine yapıldığı ve tebliğ evrakında gerekli açıklamaların bulunmadığı gözetilerek, tebliğin usulsüz olduğu ve davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın esasının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Geçersiz sözleşme ile satılan taşınmazların bedelinin iadesi talebiyle açılan davada, satış yetkisini veren kurumun ve yetkili olduğu izlenimi uyandırdığı kişinin sorumluluğunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Satış yetkisi veren kurumun, yetkili kıldığı kişi aracılığıyla yapılan satışlarda, üçüncü kişiler nezdinde yetkili olduğu izlenimini yaratarak güven ilişkisi oluşturması ve alıcının da bu güvene dayanarak iyi niyetle hareket etmesi gözetilerek, hem yetki veren kurumun hem de yetkili olduğu izlenimi uyandıran kişinin satış bedelinin iadesinden sorumlu olduğuna karar verilmiş ve direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Belediyeye yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği hükümleri uyarınca belediyelere tebligatın elektronik yolla, belediyeyi temsile yetkili kişilerin bağlı bulunduğu birimin kayıtlı elektronik tebligat adresine yapılması gerektiği gözetilerek, tebligatın vekil avukat adresine yapılması nedeniyle usulsüz olduğu gerekçesiyle dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Murisin soyadının nüfusa tescili davasında yetkili mahkemenin, düzeltmeyi isteyen kişinin yerleşim yeri mi yoksa soyadı düzeltilecek murisin nüfusa kayıtlı olduğu yer mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1-a maddesi uyarınca nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarında yetkili mahkemenin, düzeltmeyi isteyen kişinin değil, kaydı düzeltilecek kişinin yerleşim yeri mahkemesi olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idareye yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesi ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği'nin 5. ve 9. maddeleri uyarınca, kamu idarelerine elektronik tebligatın, vekil sıfatıyla temsile yetkili kişilerin bağlı bulunduğu birimin elektronik tebligat adresine yapılması gerektiği ve vekilin ayrı bir elektronik tebligat adresinin bulunmasının bu kuralın uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilerek, davalı idareye yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde yapılmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İtibari hizmet süresinin tespiti davasında davalı şirkete yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı ve şirketin savunma hakkının ihlal edilip edilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı anonim şirkete dava dilekçesi, duruşma günü ve gerekçeli kararın tebliğinin usulüne uygun yapılmadığı, şirket yetkililerine tebliğde bulunulmadan doğrudan sekretere tebliğ yapıldığı, tebligat evrakında yasal olarak gerekli açıklamaların bulunmadığı, bu nedenle şirketin savunma hakkının kısıtlandığı ve usulüne uygun taraf teşkili sağlanamadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işyerinin 506 sayılı Kanun'un Ek 5/2. maddesinde düzenlenen itibari hizmet süresinden yararlanılmasına olanak sağlayan "basım işyeri" sayılıp sayılmayacağı ve davalı şirkete yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirkete dava dilekçesi, duruşma günü ve gerekçeli karar tebliğlerinin usulüne uygun yapılmadığı, tebligatın yetkisiz kişiye yapıldığı ve şirketin savunma hakkının kısıtlandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İtibari hizmet süresinin tespiti davasında, davalı şirkete yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı ve taraf teşkili sağlanmadan verilen direnme kararının geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirkete dava dilekçesi, duruşma günü ve gerekçeli karar tebliğlerinin usulüne uygun yapılmadığı, 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü hükümlerine aykırı şekilde gerçekleştirildiği, şirketin savunma hakkının kısıtlandığı ve bu sebeple taraf teşkili sağlanmadan direnme kararı verilemeyeceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.