Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yetkinin Kötüye Kullanılması”
- Uyuşmazlık: Sanığın, katılanlara karşı işlediği suçların nitelikli dolandırıcılık mı, yoksa açığa imzanın kötüye kullanılması veya görevi kötüye kullanma suçu mu olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza yargılamasında serbest delil sistemi geçerli olsa da, hukuki bir ilişkinin sonucu olup cezai sorumluluğu da gerektiren işlemlerde, hukuk mahkemelerinde aranılan ispat şeklinin ceza mahkemelerinde de aranması gerektiği, bu nedenle imzalı boş bir kağıdın anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının ispatı için yazılı delil bulunmadığı, ancak sanığın katılan ...'a karşı işlediği fiilin görevi kötüye kullanma suçunu, katılan ...'e karşı işlediği fiilin ise açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın vekalet verdiği oğlunun, vekaletnameyi kullanarak mirasbırakanın taşınmazını kendi kızına devretmesi nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasında, davanın hukuki nitelendirmesinin vekâlet görevinin kötüye kullanılması mı yoksa muris muvazaası mı olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinde ve ön inceleme duruşmasında her iki hukuki nedene de dayanılmış olmasına rağmen, Bölge Adliye Mahkemesi'nin sadece vekâlet görevinin kötüye kullanılması hususunu değerlendirip muris muvazaası iddiasını incelememesi usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı limited şirketin sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararlarının yokluğunun tespiti davasında, davacının uzun süre sessiz kalmasının ve aynı alanda faaliyet gösteren bir şirketin ortağı ve müdürü olmasının hakkın kötüye kullanılması olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çağrısız yapılan genel kurul toplantılarına davacının katılmadığı ve imzalarının taklit edildiği sabit olduğundan, davaya konu sermaye artırım kararlarının yok hükmünde olduğu ve yokluğun tespitinin istenmesinin hakkın kötüye kullanılması kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Genel kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan kredilerin erken kapatılması sebebiyle bankanın tahsil ettiği erken kapama ücretinin fahiş olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın erken kapama ücreti belirleme yetkisinin dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı ile sınırlandırıldığı, bu nedenle diğer bankaların benzer krediler için uyguladığı erken kapama ücretlerinin de gözetilerek ücretin fahiş olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Genel kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan kredinin erken kapatılması nedeniyle tahsil edilen erken kapama ücretinin fahiş olup olmadığı ve miktarının nasıl belirleneceği.
Gerekçe ve Sonuç: 818 sayılı Borçlar Kanunu döneminde imzalanan genel kredi sözleşmesinde erken kapama ücreti oranının belirlenmemiş olması ve hesaplama yönteminin belirsizliğe yol açması, bankanın erken kapama talebini kabul etmesiyle faiz kaybı yaşamayacağı, ayrıca alacağına vadeden önce kavuşarak kredi riskini bertaraf edeceği, dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı gözetilerek, diğer bankaların benzer kredilerde uyguladığı erken kapama oranları da değerlendirilerek, tahsil edilen erken kapama ücretinin bankacılık uygulamalarına ve TMK m.2'ye uygunluğunun tespiti gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının, Bakırköy 12. İcra Dairesinin 2014/1886 E. sayılı icra takibine, yerleşim yeri olan Büyükçekmece İcra Dairesinin yetkili olduğundan bahisle yaptığı itirazın hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup olmadığı ve bu itirazın davanın reddine yol açıp açmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, daha önce Bakırköy İcra Dairesinin yetkili olduğunu beyan etmesine rağmen sonradan Büyükçekmece İcra Dairesinin yetkili olduğunu iddia etmesinin dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığı ve alacaklının alacağına kavuşmasını geciktirdiği, bu durumun hakkın kötüye kullanımı olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, kamulaştırma kararından sonra taşınmaz üzerine yapılan yapılar ve dikilen fidanların bedelinin, hakkın kötüye kullanılması yasağı kapsamında değerlendirmeye alınıp alınmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz malikinin, kamulaştırma kararından sonra taşınmaz üzerine yaptığı yapıların ve diktiği fidanların, kamulaştırma bedelini arttırmak amacıyla kötü niyetli bir tasarruf niteliğinde olduğu ve bu eylemin TMK m.2’deki dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında, taşınmaz üzerinde bulunan fidanların kamulaştırma bedelini arttırmak amacıyla dikildiği iddiası ve bu iddianın hakkın kötüye kullanılması yasağı kapsamında değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz malikinin kamulaştırma bedeli belli olduktan sonra ve kamulaştırma davası açıldıktan sonra taşınmaz üzerine fidan dikerek kamulaştırma bedelini haksız olarak arttırmaya çalıştığı, bu eylemin Türk Medeni Kanunu’nun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, kamulaştırma kararından sonra taşınmaz üzerinde yapılan yapı ve dikilen fidanların bedelinin, hakkın kötüye kullanılması yasağı kapsamında değerlendirmeye alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz malikinin, kamulaştırma kararından sonra taşınmaz üzerinde yeni yapılar inşa etmesinin ve fidanlar dikmesinin, kamulaştırma bedelini arttırma amacıyla, dürüstlük kuralına aykırı ve hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin bu yapı ve fidanlar için bedel ödenmesine ilişkin talebi reddeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, kamulaştırma kararından sonra taşınmaz üzerinde yapılan yapıların bedelinin, dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı gözetilerek kamulaştırma bedeline dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz malikinin kamulaştırma kararından sonra ve terk edileceği bilinen taşınmaz üzerinde yeni yapılar inşa etmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde bulunduğu ve haksız kazanç sağlama amacı taşıdığı gözetilerek, bu yapıların bedelinin kamulaştırma bedeline dahil edilmemesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılacak taşınmaz üzerindeki fidanların, kamulaştırma bedelini arttırmak amacıyla dikildiğinden bahisle, fidan bedellerinin kamulaştırma bedeline dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz malikinin, kamulaştırma kararından sonra taşınmaza fidan dikmesinin, hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırı olduğu ve dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi sözleşmesinde erken kapama ücreti hesaplama yöntemi belirlenmiş olmasına rağmen, bu hesapta kullanılacak faiz oranlarının nasıl belirleneceği ve buna bağlı olarak tahsil edilen erken kapama ücretinin fahiş olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Erken kapama ücretinin belirlenmesinde bankanın dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına uyma yükümlülüğü bulunduğu, bu nedenle diğer bankaların benzer krediler için uyguladığı erken kapama oranları ve tarafların erken kapatma ile elde ettikleri menfaatler de değerlendirilerek davanın çözümlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.