Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yol Çalışması”
- Uyuşmazlık: Yol çalışması sırasında meydana gelen trafik kazası nedeniyle açılan tazminat davasının adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin yol çalışması hizmetini kusurlu olarak yerine getirmesi nedeniyle oluşan araç hasarının tazmini isteminin, Karayolları Trafik Kanunu'nun işletenin hukuki sorumluluğuna ilişkin hükümlerine değil, idarenin hizmet kusuruna dayandığı ve bu nedenle uyuşmazlığın çözümünün idari yargı yerinin görevinde olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının yol bakım çalışması yaparken yola mucur dökmesi ve işaretleme yapmaması nedeniyle davacının aracının hasarlanması sonucu açılan tazminat davasının, yargı yolu bakımından adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı çözümlenmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının eyleminin hizmet kusuru niteliğinde olduğu ve idarenin hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar için tam yargı davasının idari yargıda açılması gerektiği, ayrıca idari yargının görevsizliğine ilişkin kesin karar bulunması halinde Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvurulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamu kurumu niteliğindeki davalı kurumun yol çalışması hizmetinin kusurlu olarak verilmesi nedeniyle oluşan araç hasarının tazmini istemine yönelik olarak açılan davanın idari yargı mı, yoksa adli yargı yerinde mi görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun (KTK) kapsamında araç işleteninin hukuki sorumluluğuna değil, davalı idarenin görevlerini tam ve eksiksiz yerine getirmemesi nedeniyle hizmet kusurundan kaynaklandığı, rücu davası niteliğinde olduğu ve idari bir eylemden kaynaklı olarak sigorta şirketinin kişisel hakkının ihlal edilmiş olması gözetilerek idari yargının görevli olduğuna ve bu nedenle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, nitelikli mala zarar verme suçundan beraatine ilişkin verilen hükmün temyiz edilmesi üzerine oluşan uyuşmazlık, sanığın Türk Ceza Kanunu'nun 30. maddesinde düzenlenen hata hükmünden yararlanıp yararlanamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, görev ve sorumluluğunun kendisine verilen talimatlar doğrultusunda iş makinasını kullanmakla sınırlı olması, yol genişletme çalışmasını kendisine verilen etüt çalışma planı doğrultusunda gerçekleştirmesi ve bu planda katılanın arazisinin de çalışma alanı içerisinde gösterilmesi, ayrıca sanığın bilgi düzeyi, gördüğü eğitim, içinde bulunduğu sosyal ve kültürel çevre koşulları nazara alındığında, katılanın arazisinde çalışma yapılması konusunda rızası bulunduğuna dair TCK'nun 30/3. maddesi anlamında kaçınılmaz bir hataya düştüğü ve bu hatanın mala zarar verme suçuna yönelik kastını ortadan kaldırdığı gerekçesiyle yerel mahkemenin beraat kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu kurumunun yol çalışması hizmetindeki kusur nedeniyle meydana gelen araç hasarının tazmini istemine ilişkin davanın, idari yargı yerinde mi yoksa adli yargı yerinde mi görüleceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 110. maddesinde yapılan değişiklik ile, söz konusu kanundan doğan sorumluluk davalarının, işleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların neden olduğu zararlara ilişkin olanlar da dahil olmak üzere adli yargıda görüleceğinin belirtilmesine rağmen, somut olayda, davanın dayanağı olan hususun davalı idarenin yol bakım ve onarımı hizmetini kusurlu şekilde yürütmesi, yani hizmet kusuru olması ve bu durumun KTK m. 110 kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı belediyenin yol çalışması sırasında davacıya ait kablolara zarar vermesi nedeniyle açılan tazminat davasının, idari yargıda mı yoksa adli yargıda mı görüleceği hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin yol çalışması sırasında kablolara zarar vermesinin, kamu gücünün kullanılmasına değil, haksız fiile dayandığı ve bu nedenle olayın özel hukuk alanına girdiği, dolayısıyla davanın adli yargının görev alanına girdiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı idareye ait yol çalışması sebebiyle taşınmazına kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla açılan dava neticesinde, taşınmaz bedeli ve ecrimisil isteminin kabulü.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza kamulaştırmasız el atılması hususunda davalı idarenin sorumluluğu kabul edilmekle birlikte, dava dilekçesinde ecrimisil talebi bulunmasına rağmen mahkemece bu hususta bir hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin yol çalışması nedeniyle davacıya ait taşınmazın kullanılamaz hale gelmesi sebebiyle açılan kamulaştırmasız el atma tazminatı ve ecrimisil istemi davasında, belirlenen bedelin miktarının yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza gelir metodu ile değer biçilmesinin ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artış oranının taşınmazın nitelik ve konumuna uygun düştüğü gözetilerek, belirlenen bedelin adil ve hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin yol çalışması nedeniyle davacıya ait taşınmazın kullanılamaz hale gelmesi üzerine, kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmazın bedelinin tespiti ve ecrimisil istenmesi davasıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerinin gelir yöntemiyle tespitinin ve davalı idareye ödenmesinin hukuka uygun olduğu, hükmün dayandığı gerekçelerin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin yol çalışması nedeniyle davacıya ait taşınmazın kullanılamaz hale gelmesi üzerine açılan kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve ecrimisil istemi davasında, taşınmazın değerinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerinin gelir metoduna göre hesaplanmasının ve belirlenen bedelin adil ve hakkaniyete uygun olduğunun gözetilmesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin yol yapım çalışmaları nedeniyle davacının kayısı bahçesinde oluşan zararın tazmini davasında, kuruyan ağaç bedeli için davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakkın ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin ilk kararında hükmedilmeyen kuruyan ağaç bedeli için davalı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu halde, bozma kararına rağmen yerel mahkeme tarafından kuruyan ağaç bedeline hükmedilmesi doğru görülmeyerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin yol çalışması sırasında davacı şirkete ait telefon direkleri ve fiber optik kablolara verdiği zararın tazmini istemiyle açılan davanın, adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin yol yapım çalışmasının kamu hizmeti kapsamında olduğu ve zararın da bu hizmetin yürütülmesi sırasında meydana geldiği gözetilerek, davanın idari eylem ve işlemlerden doğan tam yargı davası niteliğinde olduğu ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesi gereğince idari yargıda görülmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin görevsizlik kararının direnmesiyle onanmış ancak dosyanın idare mahkemesine gönderilmesine ilişkin hükmün hatalı olduğu tespit edilerek bu kısmın düzeltilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.