Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yurtdışı Çıkış Kayıtları”
- Uyuşmazlık: Yurtdışı borçlanma başvurusunda bulunan davacının, yurtdışında geçen sürelerin hesabında ikamet belgesi mi yoksa Emniyet Genel Müdürlüğü'nün yurda giriş-çıkış kayıtları mı esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 3201 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca yurtdışı borçlanmalarında, yurtdışında geçen sürelerin hesabında, ispatlayıcı belgelerde kayıtlı bulunan tarihler arasındaki son tarihten geriye doğru hesaplama yapılması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haksız fesih iddiasıyla açılan davada, davalı işverenin davacı işçi ile imzaladığı ihtiyari arabuluculuk tutanağının geçersizliğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Arabuluculuk tutanağının yasal şartları taşımadığı ve itibar edilebilir nitelikte olmadığı, davacının yurtdışında bulunduğu tarihte arabuluculuk görüşmesinin yapılmış gibi gösterildiği ve usulüne uygun yapılmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin arabuluculuk tutanağının iptaline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin davalı işverenden, yurt dışı şantiyesinde çalıştığı süreye ilişkin kıdem, ihbar, fazla mesai, hafta tatili, resmi ve dini tatil ücretleri alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin hizmet süresi, ücreti, fazla çalışma süreleri ve işten ayrılış nedenine dair tanık beyanları, giriş-çıkış kayıtları ve banka kayıtları gibi deliller değerlendirilerek davacının alacaklarının belirlenmesi ve davalı işverenin fesih iddiasını ispatlayamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak yeniden hüküm kuran bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız fesih iddiasında, işçi ile işveren arasında imzalanan ihtiyari arabuluculuk anlaşma tutanağının geçerli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arabuluculuk görüşmelerinin yapılmadığı, mevzuata uygun geçerli bir tutanağın düzenlenmediği ve davacının arabuluculuk tarihi itibariyle yurtdışında olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptaline karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin, basit yargılama usulüne tabi işçilik alacakları davasında, yargılama aşamasında sunduğu ve işyeri kaydı olarak ileri sürdüğü bir kart örneğinin, delillerin ibrazı için öngörülen yasal süre içerisinde sunulup sunulmadığı, işyeri kaydı olarak kabul edilip edilemeyeceği ve husumete ilişkin uyuşmazlığın çözümüne ilişkin olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde işyeri kayıtlarına dayandığını belirtmesine rağmen, söz konusu kart örneğini yasal süre dışında ve geçerli bir mazeret olmaksızın sunduğu, kartın işyeri kaydı olarak kabul edilemeyeceği ve husumet itirazının varlığı delillerin yasal süre dışında sunulmasını haklı kılmayacağı değerlendirilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile satılan taşınmazın bedelinin vekil tarafından vekalet verene ödenip ödenmediği ve vekaletin kötüye kullanılıp kullanılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, taşınmaz satış bedelini vekalet verene ödediğine dair sunduğu dekontların ve icra dosyasına yapılan ödemelerin içeriğinin tam olarak araştırılmadan ve davacının yurtdışı giriş çıkış kayıtları incelenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının yurt dışında çalıştığı süre boyunca tahakkuk ettiğini iddia ettiği işçilik alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun zamanaşımı hükümleri uygulanarak, iş sözleşmesinin sona ermesine bağlı olmayan alacaklar için her bir aya ait alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren bir yıllık zamanaşımı süresinin işleyeceği, iş sözleşmesinin sona ermesine bağlı alacaklar için ise kısmi dava açılması ve ıslah edilmesi durumunda ıslah tarihinden itibaren zamanaşımı değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek tarafın, kusuru daha ağır olmaması koşuluyla diğer taraftan mali gücü oranında yoksulluk nafakası isteyebileceği ve davalı kadının boşanmada eşit kusurlu olduğu, düzenli bir gelirinin bulunmadığı, davacı erkeğin ise çalıştığı ve yurtdışına sık sık giriş çıkış yaptığı dikkate alınarak takdir edilen yoksulluk nafakası miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketin yurt dışındaki şantiyesinde çalıştığını iddia ederek açtığı alacak davasında, çalışma olgusunun ispatı ve buna bağlı olarak dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalışma olgusunu ispat yükümlülüğünü yerine getiremediği, SGK kayıtları ve tanık beyanlarının çalışma ilişkisini kanıtlamaya yeterli olmadığı, davalı şirket ile dava dışı şirket arasında organik bağ bulunsa dahi davacının bu şirket nezdinde çalıştığını ispatlayamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davacının çalışma olgusunu kabulüne ilişkin yanılgılı değerlendirmesi nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlıya vasi atanması davasında görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının yurtdışında ikamet etmesine rağmen, Türkiye'de bulunduğu zamanlarda ailesiyle birlikte yaşadığı yerin Bingöl olduğu ve dava tarihi itibariyle Türkiye'deki sakin olduğu yerin Bingöl olması gözetilerek, 4721 sayılı TMK'nın 19. ve 411. maddeleri uyarınca davanın Bingöl Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle uyuşmazlık Bingöl Sulh Hukuk Mahkemesi lehine çözümlenmiştir. - Uyuşmazlık: Kısmi dava olarak açılan işçilik alacakları davasının, ıslah yoluyla belirsiz alacak davasına dönüştürülüp dönüştürülemeyeceği ve ıslahla artırılan alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava türünün ıslah yoluyla değiştirilemeyeceği, ıslah zamanaşımı def'inin dikkate alınması gerektiği ve hüküm altına alınan alacakların ait oldukları döneme ilişkin kur üzerinden Türk Lirasına çevrilerek hesaplanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, yurda turistik kolaylıklar kapsamında getirilmiş bir aracı satın alıp kullanmasının 5607 sayılı Kanun'un 3/1. maddesinde düzenlenen kaçakçılık suçunu mu yoksa 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238/1. maddesinde düzenlenen geçici ithalat rejimi kurallarına aykırı davranma kabahatini mi oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Aracın yasal olarak yurda sokulduğu, sanığın aracın yurda sokulmasında herhangi bir dahli bulunmadığı ve eyleminin gümrük işlemlerine tabi tutulmaksızın eşyayı yurda sokma suçunun unsurlarını oluşturmadığı, ancak aracın süresinde yurt dışına çıkarılmayıp farklı plaka ile kullanılmasının 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238/1. maddesinde düzenlenen kabahati oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin görevsizlik kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.