Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yurtdışı Çalışma”
- Uyuşmazlık: Davacının yurtdışında çalışmaya başladığı tarihin Türkiye'deki sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilip edilemeyeceği ve bu tarihe göre yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin Yargıtay'ın bozma kararına uyduktan sonra direnme kararı vermesinin usule aykırı olması ve usuli kazanılmış hak ilkesinin ihlal edilmesi gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurtdışında çalışırken kısa süreli çalışmaya tabi olan ve yurt dışı borçlanmasını yaparak yaşlılık aylığı talebinde bulunan davacının, ilk tahsis talebi reddedildikten sonra yurtdışındaki ikametini sonlandırmasına rağmen, aylık bağlama tarihi konusunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yurtdışında geçen süreleri borçlananlara aylık bağlanabilmesi için aranan kesin dönüş koşulunun, kısa süreli çalışmalar hariç yurtdışındaki çalışmaların ve ikamete dayalı sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneklerinin sona ermesiyle gerçekleştiği, bu koşulun istem tarihinden sonraki bir tarihte de olsa sağlanması halinde yeni bir tahsis talebine gerek olmaksızın aylığa hükmedilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıya yapılan fazla ödemelerin mahiyetinin ne olduğu ve fazla mesai alacağından mahsup edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece, davalı işverenin yurtdışındaki işyerlerindeki çalışma düzeninin ve fazla çalışma saatlerinin tam olarak tespit edilememesi, tanık beyanlarının seri davalar nedeniyle tek dosya üzerinden alınmış olması ve davacıya yapılan fazla ödemelerin mahiyetinin belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurtdışında çalışan bir Türk vatandaşının, yurtdışı hizmetlerini borçlandırdıktan sonra yaşlılık aylığı bağlanması talebinde, 3201 sayılı Kanun'un 6. maddesindeki "yurda kesin dönüş" şartının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunun nasıl tespit edileceği noktasında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yurtdışında çalışan Türk vatandaşlarına yurt dışında geçen süreleri borçlanarak yaşlılık aylığı bağlanmasını düzenleyen 3201 sayılı Kanun'un 6. maddesindeki "yurda kesin dönüş" şartının, mutlak surette yurtdışına tekrar çıkmama anlamına gelmeyip, ikamete dayalı sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneği alınmaması ve yurtdışındaki çalışmaların sona ermesi olarak yorumlanması gerektiği, bu nedenle davacının yurtdışındaki çalışma durumu ve ikamete dayalı sosyal yardım ödeneği alıp almadığının araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Doğumla Türk vatandaşı olup sonradan Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından çıkan davacının, vatandaşlıktan çıkmadan önce Almanya'da geçen çalışma sürelerini 3201 sayılı Kanun uyarınca borçlanıp borçlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu'nun 29. maddesi ile 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu'nun 28. maddesi uyarınca, Türk vatandaşlığından izinle çıkanların sosyal güvenliğe ilişkin kazanılmış haklarının saklı tutulduğu ve bu hakların kullanımında Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen yararlanmaya devam edecekleri gözetilerek, 3201 sayılı Kanun'un uygulama yönetmeliğinin borçlanma tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aramasına rağmen, davacının Türk vatandaşı olarak yurtdışında çalıştığı süreleri borçlanabileceği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurtdışında çalışan ve borçlanma yoluyla emeklilik hakkı elde eden bir vatandaşın, yaşlılık aylığı bağlanması için aranan "yurda kesin dönüş" şartının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı SGK vekilinin, davacının yurtdışında çalışmaya başladığı tarihin Türkiye'deki sigortalılık başlangıcı olarak kabulüne ilişkin temyiz itirazları Özel Dairece incelenmediği ve bu konuda karar verilmediği için, direnme kararının bu kısmının Hukuk Genel Kurulu'nda incelenemeyeceğine ve dosyanın Yargıtay 10. Hukuk Dairesine gönderilerek SGK vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Göçmen olarak Türkiye'ye gelen ve sonradan Türk vatandaşlığına geçen davacının, Bulgaristan vatandaşı olduğu dönemde Bulgaristan'da geçen hizmet süresini 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun uyarınca borçlanıp borçlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 3201 sayılı Kanun'un, sadece Türk vatandaşlarının Türk vatandaşı olarak yurtdışında geçen çalışma sürelerini borçlanmalarına imkan tanıdığı, borçlanma hakkının kullanılabilmesi için çalışmanın geçtiği dönemde Türk vatandaşlığı şartının arandığı, sonradan kazanılan vatandaşlığın geçmişe etkili olmadığı ve Anayasa'nın 62. maddesi ile 3201 sayılı Kanun'un amacının, yabancı ülkelerde çalışan Türk vatandaşlarının sosyal güvenliklerini sağlamak olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurtdışında geçen çalışma sürelerinin borçlanılması için Türk vatandaşlığının çalışma süresi boyunca mı yoksa borçlanma tarihinde mi bulunması gerektiği hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 3201 sayılı Kanun'un amacı, Anayasa'nın 62. maddesi ve kanun metni birlikte değerlendirildiğinde, yurtdışı hizmet borçlanmasının Türk vatandaşlarına tanınan istisnai bir hak olduğu ve bu hakkın kullanılabilmesi için ilgili çalışma süresince Türk vatandaşlığının bulunması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İzinle Türk vatandaşlığından çıkan davacının yurtdışında geçen süreleri borçlanarak yaşlılık aylığı bağlanması talebinde, yurda kesin dönüş şartının aranıp aranmayacağı ve nasıl değerlendirileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İzinle Türk vatandaşlığından çıkanların yaşlılık aylığı talebinde Türk vatandaşı olma şartı aranmadığı, yurda kesin dönüş şartının ise salt fiziki dönüş olarak değil, yurtdışındaki çalışmalarının sona ermesi ve ikamete dayalı sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneği almaması olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurtdışında çalışan ve borçlanma yapan bir sigortalının, yaşlılık aylığı bağlanması için aranan kesin dönüş şartının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda yerel mahkemenin direnme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı SGK vekilinin, Özel Dairece reddedilen temyiz itirazları dışında, direnmeye konu uyuşmazlık yönünden bir temyiz nedeni ileri sürmemesi ve sadece vekalet ücretine yönelik temyiz itirazında bulunması nedeniyle, direnme kararının Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek dosyanın Yargıtay 10. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.