Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zam Hükmü”
- Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçen davacı işçinin, 375 sayılı KHK'nın geçici 23. maddesine ve taraflar arasındaki iş sözleşmesine göre ücret ve diğer işçilik alacaklarının hesabında Yargıtay'ın daha önceki bozma ilamına uygun hesaplama yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma kararında belirtilen hususlara aykırı olarak, 31.10.2020 tarihinden sonraki dönem için toplu iş sözleşmesindeki %4 zam hükmünün uygulanması ve 2021 yılı ücreti için usuli kazanılmış hak olduğu gerekçesiyle hatalı hesaplama yapılması nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, kadroya geçiş esnasında düzenlenen iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ödenmesi gereken ücret farkı, ikramiye farkı, ilave tediye farkı ve ulusal bayram/genel tatil ücreti farkı alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava şartı arabuluculuk son tutanağında ücret farkı dışında kalan diğer alacak kalemlerinin belirtilmemesi nedeniyle bu kalemler yönünden dava şartının gerçekleşmemiş olması, ücret farkı hesabında da hataya düşülmesi ve yasal faiz talebine rağmen mevduata uygulanan en yüksek faizin hüküm altına alınması, ayrıca arabuluculuk giderinin davalı idare aleyhine hükmedilmemesi hataları gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş sözleşmesinde belirlenen ücretinin, toplu iş sözleşmesi ve asgari ücret zamları dikkate alınarak nasıl hesaplanması gerektiği ve fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadroya geçiş sözleşmesindeki ücret hükmünün, asgari ücret zamları ve toplu iş sözleşmesindeki zam oranları birlikte değerlendirilerek hesaplanması gerektiği, ancak ikramiye alacağına uygulanacak faizin taleple bağlı kalınarak en yüksek işletme kredisi faizini geçmemek üzere mevduat faizi olarak belirlenmesi ve davalının yargılama giderlerinden muaf tutulması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin ilave emeklilik politikası gereğince davacıya ödediği emekli aylığına her yıl enflasyon oranında zam yapıp yapmama yükümlülüğü ve davacının fark alacağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, bozma kararına uygun olarak, davacı ile aynı konumdaki diğer çalışanlara da benzer şekilde zam yapıldığını ve şirket talimatnamesinde enflasyon oranında zam yapılması hükmü bulunmadığını tespit ederek davanın reddine karar vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Süresi dolan toplu iş sözleşmesindeki enflasyon farkı hükmünün, yeni toplu iş sözleşmesi döneminde uygulanıp uygulanmayacağı ve bu durumun usulü kazanılmış hak ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7. Dönem TİS'te yer alan enflasyon farkı hükmünün, 8. Dönem TİS'te belirlenen ücret zamları hesabında dikkate alındığı, süresi sona eren 7. Dönem TİS hükmünün 8. Dönem TİS'i bağlamayacağı ve mahkemenin ilk kararını bozan Özel Daire'nin sair temyiz itirazlarını reddetmemiş olması nedeniyle davacı lehine usuli kazanılmış bir haktan söz edilemeyeceği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gemi adamı olarak çalışan davacının fazla mesai ücretinin %25 zamlı mı yoksa %50 zamlı mı hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Deniz İş Kanunu'nun 28. maddesinde gemi adamları için fazla çalışma ücretinin %25 zamlı hesaplanacağı açıkça düzenlendiği, Türk Borçlar Kanunu'nun 402. maddesindeki %50 zam hükmünün Deniz İş Kanunu'na tabi çalışanlar bakımından uygulanamayacağı ve özel kanun hükmünün genel kanun hükmüne göre öncelikli olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, iş sözleşmesindeki ücrete ilişkin hüküm ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23. madde uyarınca belirlenen toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde ücret farkı alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin her ay asgari ücretin belirli bir oranı olarak belirlenmesinin ileriye etkili bir hüküm olduğu, ancak 375 sayılı KHK'nın geçici 23. maddesine dayanılarak belirlenen toplu iş sözleşmesindeki %4 zam hükmünün Temmuz 2020'den sonraki dönemler için uygulanamayacağı, dolayısıyla mahkemece ücret hesabında Ocak 2021 sonrası için %4 zam eklenmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Süresi sona eren toplu iş sözleşmesindeki enflasyon farkı hükmünün, yeni toplu iş sözleşmesi döneminde uygulanıp uygulanmayacağı ve bu durumun usuli kazanılmış hak ilkesine aykırılıp aykırı olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nin enflasyon farkı hükmünün, 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nde ücret zamlarının tespiti aşamasında dikkate alındığının kabulü gerektiği, süresi biten sözleşme hükmünün yeni sözleşmeyi bağlamayacağı, yerel mahkemenin ilk kararının bozma ilamında belirtilmeyen endeks farkı nedeniyle bozulmasının usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Süresi sona eren toplu iş sözleşmesindeki enflasyon farkı hükmünün, yeni toplu iş sözleşmesi döneminde uygulanıp uygulanmayacağı ve bu durumun usulü kazanılmış hak ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nde yer alan enflasyon farkı hükmünün, 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nde belirlenen ücret zamlarının tespiti aşamasında dikkate alındığı ve süresi biten sözleşme hükmünün yeni sözleşme döneminde uygulanamayacağı, ayrıca ilk temyiz incelemesinde bu konuya değinilmediği için usulü kazanılmış hak oluşmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş tarihini takip eden dönemdeki ücreti, hangi toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre belirleneceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, 31.10.2020 tarihine kadar 375 sayılı KHK'nın geçici 23. maddesi uyarınca belirlenen toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı, bu tarihten sonra ise üyesi olduğu sendikanın toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı, ancak bu toplu iş sözleşmesinin 01.07.2020 tarihli ücretlere zam öngören hükmünün, davacı hakkında uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzaladığı belirsiz süreli iş sözleşmesindeki ücret hükmünün yorumlanması ve bu hükme göre ücret, ikramiye ve ilave tediye farkı alacaklarının olup olmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesi ve ileriye etkili bir zam hükmü içermemesi gözetilerek, davacı işçinin talep ettiği fark alacaklarının bulunmadığı gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş öncesi iş sözleşmesinde belirlenen asgari ücretin %36 fazlası üzerinden ücretlendirilmesi gerekirken, 2019 yılında asgari ücrete %4 zam uygulanarak ücretinin düşürülmesi nedeniyle açılan alacak davasının reddinin temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Kadroya geçiş öncesi imzalanan iş sözleşmesinde ücretin her ay brüt asgari ücretin %36 fazlası olarak kararlaştırıldığı, bu hükmün her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağladığı, dolayısıyla 2019 yılı için de asgari ücretin %36 fazlası üzerinden ücret hesaplanması ve toplu iş sözleşmesindeki %4 zam hükmünün bu tutar üzerinden uygulanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.