Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zararın Gerçekleşme Tarihi”
- Uyuşmazlık: Elektrik akımına kapılma sonucu yaralanan davacının, maluliyet oranının kesinleşmesinden sonra açtığı manevi tazminat davasında zamanaşımının dolup dolmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bedensel bütünlüğün ihlali neticesinde oluşan ve gelişen bir durum niteliğinde olan zararın, gelişmenin sona ermesi ve zararın tüm unsurlarıyla öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacak zamanaşımı süresi içinde dava açılmış olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından doğan bedensel zararın tazmini istenen davada, davacının maluliyeti yönünden gelişen durumun bulunup bulunmadığı ve buna göre ıslah dilekçesiyle talep edilen alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yaralanmasıyla ilgili gelişen ve değişen bir durum bulunmadığı, zararın tamamlandığı ve kaza nedeniyle oluşan bedensel zararın sebep olacağı maluliyet oranının belirlendiği tarihin, zararın öğrenilmesi kavramına bir etkisi olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Muhatap bankaya ibraz edilip tahsil edildikten sonra bankanın elinden çıkarak keşide tarihinde değişiklik yapılıp yeniden tedavüle konulan çeke dayalı maddi tazminat davasında, davacının zarara uğramadan önce çeki ciro yoluyla aldığı kişiden tahsil yoluna gitmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava tarihi itibarıyla henüz bir zararının doğmamış olması, çeki ciro yoluyla aldığı kişiden talep edebilme hakkının bulunması ve bankanın kusurlu davranışından doğan zararın mevcut değil muhtemel zarar niteliğinde olması gözetilerek, davacının öncelikle cirantasına başvurması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız fiilden kaynaklanan zararın tazmininde, tazminatın yabancı para üzerinden mi yoksa Türk Lirası üzerinden mi hükmedileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız fiilden kaynaklanan zararın, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte ve memleket parasıyla gerçekleştiği ve sözleşmeye dayanmayan tazminat taleplerinde yabancı paraya hükmedilmesi konusunda yasal bir düzenleme bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı sigorta şirketine başvurusunda ve mahkemeye sunduğu dilekçede, SGK tarafından tahakkuk ettirilen cezaya ilişkin belgelerin poliçe tanzim tarihinden önce SGK'ya sunulduğunu kabul etmesine rağmen, SGK ile yapılan yazışmalar hakkında araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Talep esaslı mesleki sorumluluk sigortası sözleşmesinde, geriye dönüş tarihi içinde gerçekleşen olay ve zarardan davacının sözleşme tarihinden önce haberdar olması ve zararın sigorta ettirenden sözleşme öncesinde talep edilmiş olması nedeniyle, riziko sözleşme tarihinden önce gerçekleştiğinden ve bu husus sigorta ettiren tarafından bilindiğinden, sözleşmenin 6762 sayılı TTK'nın 1279. maddesi gereğince hükümsüz olduğu gözetilerek, mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı, değişik gerekçe ile onanmıştır. - Uyuşmazlık: İdari yargıda açılan bir davada sonradan husumete dahil edilen davalı yönünden, adli yargının görevli olduğuna karar verilmesi üzerine adli yargıda açılan davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İdari yargıda açılan davada, davalılar arasında müteselsil sorumluluk bulunduğu ve davalılardan birine karşı açılan davanın zamanaşımını keseceği, davalı yönünden adli yargının görevli olduğuna karar verilmesi üzerine adli yargıda iki haftalık yasal süre içerisinde dava açıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Depremde yıkılan binanın mimarı hakkında açılan tazminat davasında zamanaşımının başlangıç tarihi ve ceza davasının hukuk davasına etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız fiilden doğan tazminat davalarında zamanaşımının, zararın gerçekleştiği tarihte başlayacağı, binanın yıkıldığı tarih olan 17.08.1999 tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı ve henüz ceza davası sonuçlanmadan açılan hukuk davasında zamanaşımının dolmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu vefat eden işçinin hak sahiplerine ödenen tazminatın ibra niteliğinde olup olmadığı ve maddi tazminat hesabında nasıl dikkate alınması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ödenen tazminat ile hesaplanan tazminat arasında açık oransızlık bulunduğu, bu nedenle ibra belgesinin kısmi ödemeyi gösterir makbuz hükmünde olduğu ve yerel mahkemenin bu hususu dikkate alarak hesaplama yaptığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmadığı bir tazminat davasında, sonradan ıslah yoluyla istem miktarının artırılıp artırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı, ilk dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığından, alacağını ilk dava dilekçesinde belirttiği miktarla sınırlandırdığı ve bu miktarı aşan kısım için zımnen feragat sayıldığı; ayrıca HUMK m.87’nin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesinin kısmi dava açılmayan durumlarda ıslah yoluyla istemin artırılmasına olanak tanımadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yapılan köprü inşası sonucu davacıya ait taşınmazda meydana gelen taban suyu yükselmesi nedeniyle oluşan değer kaybının mevcut zarar mı yoksa muhtemel zarar mı olduğu ve bu değer kaybının tazmin edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız fiil sonucu oluşan ve taşınmazın kullanım şeklinin değişmesine bağlı olarak meydana gelen değer kaybının mevcut zarar niteliğinde olduğu ve tam tazmin ilkesi gereğince tazmin edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.