Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zarar Unsuru”
- Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan maddi tazminat talebinde zamanaşımının başlangıç tarihi, zararın öğrenildiği tarih olarak kabul edildiğinde, bu tarihin iş kazası tarihi mi yoksa maluliyet oranının kesinleştiği tarih mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazası sonucu oluşan maddi tazminat taleplerinde zamanaşımının başlangıcı için zararın öğrenilmesi gerektiği, zararın öğrenilmesinin ise zararın varlığı, niteliği, unsurları ve kapsamının kesin olarak bilinmesi anlamına geldiği, somut olayda ise davacının maluliyet oranının kesinleşmesiyle zararın tam olarak belirlendiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın işin esasının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura yumruk atması sonucu mağdurun gözlüğünün ve motosikletinin zarar görmesi eyleminin olası kastla mı yoksa bilinçli taksirle mi işlendiği ve mala zarar verme suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı, oluşması halinde suçun uzlaştırma kapsamında olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdura yönelik eyleminin mala zarar verme suçunun unsurlarını oluşturduğu, eylemin olası kastla işlendiği ve suç tarihinden sonra mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde yapılan taşınmaz satışında usulsüz tebligat nedeniyle ihalenin feshi talebinin kabul edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Borçluya kıymet takdir raporu ve satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle, İİK m. 134/8'deki zarar şartının aranmaksızın ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan maddi ve manevi tazminat taleplerinde, zamanaşımının başlangıç tarihi ve maluliyet tespiti davasının zamanaşımı kesme etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazasından kaynaklanan tazminat davalarında, zararın varlığının ve esaslı unsurlarının öğrenildiği tarihin zamanaşımının başlangıcı olduğu, somut olayda ise maluliyetin tespiti için açılan davanın zamanaşımını kesmediği ve on yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik akımına kapılma sonucu yaralanan davacının, maluliyet oranının kesinleşmesinden sonra açtığı manevi tazminat davasında zamanaşımının dolup dolmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bedensel bütünlüğün ihlali neticesinde oluşan ve gelişen bir durum niteliğinde olan zararın, gelişmenin sona ermesi ve zararın tüm unsurlarıyla öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacak zamanaşımı süresi içinde dava açılmış olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kıymet takdiri ve satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğu ve borçlunun kıymet takdirine itiraz ettiği bir icra takibinde, taşınmazın değerinin tespiti için keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması mı, yoksa doğrudan ihalenin feshedilmesi mi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçluya kıymet takdiri ve satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle, borçlunun kıymet takdirine itiraz hakkını kullanamadığı ve ihalenin feshini isteyebileceği, bu durumda taşınmazın gerçek değerinin tespiti için keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan maddi ve manevi tazminat davasında, davacının meslekte kazanma gücü kaybının ne zaman kesinleştiği ve buna bağlı olarak zamanaşımının ne zaman başlayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının meslekte kazanma gücü kayıp oranının, kontrol muayenesi gerekliliğine rağmen zaman içinde değişmediği ve son raporda bu oranın kesinleştiğinin belirlendiği, dolayısıyla Yargıtay’ın bozma ilamı tarihine kadar yerleşik uygulamaya göre davacı tarafından yapılan ıslahla artırılan miktar için zamanaşımının ilk dava tarihinde kesilmiş sayılması gerektiği, ancak sonradan çıkan içtihadı birleştirme kararı uyarınca ıslahla miktar artırımının ek dava niteliğinde olmayıp dava dilekçesindeki miktarın düzeltilmesi olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle ıslahla artırılan miktar için de zamanaşımının ilk dava tarihinde kesildiğinin kabulü gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İştirak halinde mülkiyete konu taşınmazın bir kısmının diğer hissedar tarafından sürülmesi eyleminin mala zarar verme suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, iştirak halinde malik olduğu taşınmazın, katılana isabet eden kısmını sürerek ekili ürüne zarar vermesinin, mala zarar verme suçunun yasal unsurlarını oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararının bozulmasına dair Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tıbbi uygulama hatasından kaynaklanan tazminat davasında zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi ve uygulanacak zamanaşımı süresine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zararın ortaya çıkması ve gelişen durumun sona ermesiyle, zararın tüm unsurlarıyla öğrenildiği tarihin zamanaşımı başlangıcı olarak kabul edilmesi ve davanın Türk Borçlar Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra açılması nedeniyle haksız fiil ve vekalet sözleşmesinden kaynaklanan talepler için TBK'daki iki ve beş yıllık zamanaşımı sürelerinin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan maddi tazminat davasında, davalı işverenin temyizi üzerine bozma kararı verilip mahkemece daha yüksek bir tazminata hükmedilmesi üzerine, davalı lehine usulü kazanılmış hak ihlali olup olmadığı ve ek dava ile istenen tazminat kısmı için zamanaşımının dolup dolmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin ilk kararında hükmedilen tazminat miktarının davalı işveren tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay'ın bozma kararı vermesi ve sonrasında mahkemenin daha yüksek bir tazminata hükmetmesinin, davalı lehine oluşan usulü kazanılmış hakkı ihlal ettiği, ayrıca maluliyet oranı ve ücrete göre dava konusu miktarın değişmesi nedeniyle önceki karar miktarının usulü kazanılmış hak oluşturmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.