Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zararlı İşler”
- Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin 506 sayılı SSK'nın Ek 5. maddesindeki "azotlu gübre ve şeker sanayii" ibaresini iptal eden kararının geriye yürütülüp yürütülemeyeceği ve davacının bu karardan önceki dönem için itibari hizmet süresinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ilkesi ve davacının iptal kararından önceki dönemde 506 sayılı Kanun'un Ek 5. maddesinde belirtilen işkolu ve işyeri koşullarını taşımadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zararlı işlerde çalışan kısım şefi konumundaki işçinin, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedibuçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ile fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yetki ve sorumlulukları gereği zararlı ortama maruz kalarak fiilen 7,5 saatten fazla çalıştığı ve yönetmelik kapsamında olduğu kabul edilmekle birlikte, kısa çalışma priminin hesaplanmasında ve arabuluculuk giderinin davalıya yükletilmesinde hatalı uygulama bulunduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zararlı işlerde çalışan (B) grubu idareci konumundaki işçinin, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedibuçuk Saat Veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ile fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının idareci olmasına rağmen zararlı çalışma ortamına maruz kaldığı, bu sebeple Yönetmelik kapsamında değerlendirilerek kısa çalışma primi ve fazla mesai alacaklarına hak kazandığı, ancak primi hesaplarken fazla çalışma sürelerinin hariç tutulması gerektiği ve dava tarihinden önceki dönem için arabuluculuk şartının yerine getirilmemiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Bakanlığa ait işyerinde elektrikçi olarak çalışan işçinin, işyeri çalışma koşullarına göre Sağlık Kuralları Bakımından Günde Yedibuçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna göre kısa çalışma primi ile fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Yönetmelik kapsamındaki işçilerle aynı ortamda çalışarak kurşun ve kurşun alaşımları ile diğer kimyasalların zararlandırıcı etkilerine maruz kaldığı, dolayısıyla Yönetmelik kapsamında değerlendirilerek kısa çalışma primi ve fazla çalışma ücretine hak kazandığı, ayrıca hükmedilen alacaklara uygulanan faiz türü ve başlangıç tarihlerinde de isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zararlı işlerde çalışan (B) grubu idareci konumundaki işçinin, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedibuçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ile fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının idareci olmasına rağmen zararlı çalışma ortamına maruz kaldığının tespit edilmesi ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ile fazla mesai ücretine hak kazanmasına rağmen, primin hesaplanmasında ve dava şartı arabuluculuk hususunda eksik inceleme yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının sağlığına zararlı işlerde çalıştırılmasına bağlı olarak fazla mesai ücreti ve kısa çalışma primi alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak 7,5 Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında bir işte çalıştığı ve 8,5 saat çalıştırıldığı anlaşıldığından fazla mesai ve kısa çalışma primi alacaklarına hak kazandığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin niteliği, fazla mesai ve kısa çalışma primi alacaklarının hesaplanması, dava şartı arabuluculuk ve faiz türü ve başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonraki dönem için dava şartı arabuluculuğun gerçekleşmemiş olması, mahkemece hüküm altına alınan alacakların her ikisi için de en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması gerektiği, kısa çalışma primi alacağı yönünden ödeme gününün belirlenmemiş olması sebebiyle davalı işverenin arabuluculuk son tutanak tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün kabulü gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yönetmelik kapsamına giren işlerde çalıştığı iddiasına dayalı kısa çalışma primi ve fazla mesai ücreti alacaklarının ispatı, arabuluculuk tarihini aşan talepler bakımından dava şartının gerçekleşip gerçekleşmediği, hesaplama unsurları ve kısa çalışma primi alacağına uygulanan faiz türü ve başlangıç tarihi konularında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arabuluculuk son tutanağından sonraki dönem için dava şartı olan arabuluculuğa başvurulmadığı, her iki alacak için de en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması gerektiği, kısa çalışma primi alacağı için ödeme günü belirlenmediğinden davalının arabuluculuk son tutanak tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilerek faizin bu tarihten itibaren işlemesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İtibari hizmet süresinin tespiti davasında, çelişkili bilirkişi raporları mevcutken yerel mahkemenin hangi rapora itibar edeceği ve ek bilirkişi incelemesi yaptırıp yaptırmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çelişkili bilirkişi raporları arasında, işin yapıldığı işyerinde keşif yapılmadan ve davacının çalıştığı işin niteliği ile zararlı etkenlerden etkilenme derecesi hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmeden hüküm kurulmasının usule aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı Bakanlığa ait işyerinde elektrikçi olarak çalışan işçinin, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Yedibuçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ile fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Yönetmelik kapsamındaki akücü işçilerle aynı ortamda çalışarak kurşun ve diğer kimyasalların zararlarına maruz kaldığı, dolayısıyla Yönetmelik kapsamında değerlendirilerek kısa çalışma primi ve fazla çalışma ücretine hak kazandığı, toplu iş sözleşmesi ve 6356 sayılı Kanun uyarınca hükmedilen alacak ve faiz uygulamasında da bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Bakanlığa ait işyerinde elektrikçi olarak çalışan davacının, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedibuçuk Saat Veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ile fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Yönetmelik kapsamında olan ve kısa çalışma primi ile fazla çalışma ücretine hak kazanan akücü işçilerle aynı ortamda çalışarak benzer zararlı maddelere maruz kaldığı, dolayısıyla Yönetmelik kapsamında değerlendirilerek kısa çalışma primi ve fazla çalışma ücretine hak kazandığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı azotlu gübre fabrikasında itfaiye araç şoförü olarak çalıştığı sürelerin itibari hizmetten sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Kanun'un Ek 5. maddesinde belirtilen itibari hizmetten yararlanmak için, hem belirli işyerlerinde çalışılması hem de bu işyerlerinde kanunda sayılan işlerin yapılması gerektiği, davacının itfaiye araç şoförü olarak çalışmasının kanunda sayılan işlerden olmadığı ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrasında dahi hizmetin geçtiği yer tanımının değişmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.