Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zorunlu İhtiyaç”
- Uyuşmazlık: Davacı kiraya verenin, işyeri ihtiyacı nedeniyle kira sözleşmesinin bitiminde kiralananı tahliye etmemesi sebebiyle açtığı davada, davacı kiraya verenin ihtiyacının gerçek, samimi ve zorunlu olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kiraya verenin artan üretim kapasitesi nedeniyle mevcut işyerinin yetersiz kaldığı ve dava konusu taşınmaza ihtiyacının olduğu hususunun bilirkişi raporu ve mahkeme keşfiyle tespit edilmesi, bu ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun anlaşılması gözetilerek, davalı kiracının tahliyesine karar veren yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş yeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi talebinin reddi üzerine yapılan temyiz incelemesinde, direnme kararının Hukuk Genel Kurulu'nca incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının mevcut deposunun çatısının uçması ve geçici olarak kullandığı deponun tahliye riski altında olmadığı ancak yine de gerçek, samimi ve zorunlu bir iş yeri ihtiyacının bulunduğu, ayrıca dava konusu taşınmazın da depo olarak kullanılmaya uygun olduğunun bilirkişi raporuyla tespit edilmesi gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yeni malikin konut ihtiyacı nedeniyle açtığı tahliye davasında, ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olup olmadığı ve yargılama esnasında kiralananın tahliyesi nedeniyle oluşan yeni durumun direnme kararına etkisinin ne olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yargılama sürecinde yurt dışındaki işinden istifa edip Türkiye'ye kesin dönüş yapacağına dair deliller sunması ve tanık beyanlarıyla konut ihtiyacının gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması, ayrıca yargılama esnasında kiralananın tahliye edilmiş olmasının davanın konusuz kalması sonucunu doğurduğu ve bu durumda HMK 331/1 uyarınca davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre giderlere hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yeni malikin konut ihtiyacı nedeniyle açılan tahliye davasında, yerel mahkemenin bozma kararına rağmen aynı gerekçeyle direnme kararı verip vermediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma kararından sonra davalının tahliye ettiği taşınmaza davacının taşınmamasını da dikkate alarak yeni bir gerekçe ile hüküm kurması nedeniyle direnme kararının niteliğinin değişerek yeni bir hüküm haline geldiği gözetilerek, dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fazla mesai ve vardiya primi alacağı istemiyle açılan davada, davacının çalışma saatlerinin hesaplanmasında uyku ve diğer zorunlu ihtiyaçlar için harcanan sürenin dikkate alınıp alınmayacağı ve fazla mesai ücretinin nasıl hesaplanması gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 1475 sayılı ve 4857 sayılı İş Kanunları hükümleri ile radyolink istasyonlarında çalışan personelin çalışma saatlerinin belirlenmesine ilişkin Türk Telekom mevzuatı ve Yargıtay içtihatları gözetilerek, davacının uyku ve diğer zorunlu ihtiyaçları için harcanan süre göz önünde bulundurularak günlük çalışma süresinin en fazla 14 saat olarak kabul edilmesi, 1475 sayılı Kanun döneminde haftalık 45 saati aşan çalışmanın fazla mesai olarak hesaplanması, 4857 sayılı Kanun döneminde ise günlük 11 saate kadarki çalışmanın örtülü denkleştirme olarak kabul edilmesi ve fazladan yapılan çalışmaların fazla mesai olarak hesaplanması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşyeri ihtiyacı nedeniyle tahliye davasında, davacının ihtiyacının gerçek, samimi ve zorunlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ileri sürülen işyeri ihtiyacının gerçekliğinin, samimiyetinin ve zorunluluğunun tespiti için yeterli araştırma ve inceleme yapılmamış olması, ayrıca hükme esas alınan bilirkişi raporunun da hüküm kurmaya elverişli bulunmaması ve mahkemenin eksik inceleme ile hüküm kurması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının satın aldığı taşınmazda kiracı olan davalıya karşı, işyeri ihtiyacı nedeniyle açtığı tahliye davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının emekli elektrik mühendisi olması, taşınmazı elektrik malzemeleri satışı ve elektrik işi yapmak amacıyla satın alması, tanık beyanları ve bilirkişi raporu ile davacının işyeri ihtiyacının gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Zorunlu geçit hakkı tesisi davasında, mahkemenin belirlediği geçit güzergahının Hazine arazisinin ekonomik bütünlüğünü bozup bozmadığı ve davalının en az zarar göreceği alternatifin değerlendirilip değerlendirilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zorunlu geçit hakkı tesisinde, taşınmazın ekonomik bütünlüğünün korunması ve fedakarlığın dengelenmesi ilkeleri gözetilerek, Hazine arazisini parçalara ayıran ve davalıya en az zarar verecek alternatif güzergahların değerlendirilmeden hüküm kurulması doğru görülmeyerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma nedeninin varlığı ve kusur belirlemesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin eşine ve çocuklarına karşı ilgisiz davranışları, zorunlu ihtiyaçların karşılanmasını lüks olarak görmesi ve yükümlülüklerinden kaçınmak için evi terk etmesi gibi davranışlarının, tarafların 26 yıllık evliliklerine nazaran münferit olaylar olarak değerlendirilemeyeceği, aksine evlilik birliğinin temelden sarsılmasına sebep olan süregelen kusurlu davranışlar olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, meskun mahal dışında bulunan radyolink istasyonunda güvenlik görevlisi olarak çalıştığı sürelerde yaptığı fazla mesai ve vardiya primi alacaklarının hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem 1475 sayılı İş Kanunu hem de 4857 sayılı İş Kanunu dönemlerinde haftalık çalışma süresinin aşılıp aşılmadığı, fazla çalışmanın kapsamı, denkleştirme esasının uygulanıp uygulanamayacağı ve vardiya primine hak kazanılıp kazanılmadığının tespiti için yerel mahkemece yapılan değerlendirmenin hatalı olduğu, davacının çalışmasının niteliği, işin ve işyerinin özelliğine göre uyku ve zorunlu ihtiyaçlar dışında günde 14 saat çalıştığı kabul edilerek fazla mesai alacağının buna göre hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 7 gün çalışıp 14 gün dinlenme şeklinde gerçekleştirdiği güvenlik görevlisi çalışmasında fazla mesai ve vardiya primi alacağına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hem 1475 sayılı İş Kanunu hem de 4857 sayılı İş Kanunu dönemlerinde davacının günlük çalışma süresinin zorunlu ihtiyaçlar düşüldüğünde 14 saat olarak kabul edilmesi, 1475 sayılı İş Kanunu döneminde haftalık 45 saati aşan çalışmanın fazla mesai sayılması, 4857 sayılı İş Kanunu döneminde ise denkleştirme esasının uygulanması gerektiği, ancak denkleştirmenin günlük 11 saati aşan çalışmalar için geçerli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının meskun mahal dışında bulunan radyolink istasyonunda güvenlik görevlisi olarak aralıklı 24 saatlik nöbetlerle çalışması nedeniyle fazla mesai ve vardiya primi alacağına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 1475 sayılı İş Kanunu ve 4857 sayılı İş Kanunu dönemlerinde haftalık 45 saati aşan çalışmaların fazla mesai olarak değerlendirilmesi ve davacının çalışmasının 24 saatlik zaman diliminin tamamını kapsamadığı, zorunlu ihtiyaçlar için ayrılan süreler düşüldüğünde günlük çalışma süresinin 14 saat olarak kabulü gerektiği, bu durumda haftalık 45 saati aşan kısımlar için fazla mesai ücreti ödenmesi gerektiği, ayrıca davacının vardiyalı çalışma koşullarını taşımadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.