Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşletme Kredisi Faizi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir yargı kararıyla tespit edilmiş intibak farkından kaynaklanan ücret ve diğer alacak kalemlerinin miktarı ve uygulanacak faiz türü uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya hükmedilen ücret alacağına uygulanacak faizin, davacının talebiyle bağlı kalınarak en yüksek mevduat faizini geçmemek üzere en yüksek işletme kredisi faizi olarak belirlenmesinin hatalı olduğu, davacının işletme kredisi faizi talebiyle bağlı kalınmaksızın doğrudan en yüksek işletme kredisi faizinin uygulanması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının olup olmadığı, yemek ücreti alacağına uygulanan faizin başlangıç tarihi ve faiz türünün ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, arabuluculuk son tutanağı tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, davacının yemek yardımı alacağının bir kısmına dava tarihinden, kalan kısmına ise arabuluculuk son tutanağı tarihinden itibaren işleyecek işletme kredisi faizi uygulanması gerektiği ve hükümde yer alan "en yüksek banka mevduat faizini geçmemek üzere" ibaresinin hatalı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, asıl işverenin sorumluluğu ve hükmedilen faizin başlangıç tarihi ile türünün doğru belirlenip belirlenmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl işverenin, alt işverenin işçilerine karşı, alt işverenle birlikte sorumlu olduğu, davacının yemek yardımı alacağına uygulanacak faizin bir kısmı için dava tarihinden, kalan kısmı için ise arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği ve davacı tarafından talep edildiği üzere hükmedilen faizin işletme kredisi faizi olması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, davalı idarenin asıl işveren sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, yemek ücreti alacağına uygulanan faizin başlangıç tarihi ve faiz türünün doğru belirlenip belirlenmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin 6. fıkrası gereğince asıl işveren sorumluluğu altında olduğu, ancak yemek ücreti alacağına uygulanan faizin başlangıç tarihi ve faiz türü hatalarının düzeltilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının olup olmadığı, yemek ücreti alacağına uygulanan faizin başlangıç tarihi ve faiz türünün ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, arabuluculuk son tutanağı tarihi itibarıyla temerrüde düştüğü, davacının yemek yardımı alacağına ilişkin talebinin kabulü ile alacağın bir kısmına dava tarihinden, kalan kısmına ise arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren işleyecek işletme kredisi faizi uygulanması gerektiği ve davacının dava dilekçesinde işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz talebinde bulunmuş olmasına rağmen, hükümde en yüksek banka mevduat faizini geçmemek üzere işletme kredisi faizinin işletilmesine karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, davalının sorumluluğu, alacağın miktarı ve uygulanacak faiz türü ile başlangıç tarihi hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının alt işverenin işçilerine karşı, toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işverenle birlikte sorumlu olduğu, davacının yemek yardımı alacağına ilişkin faizin bir kısmına dava tarihinden, kalan kısmına ise arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği ve davacının talebiyle hükmedilen işletme kredisi faizinin, en yüksek banka mevduat faizini geçmemek üzere sınırlandırılmasının hatalı olduğu gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacının, iş sözleşmesinde belirlenen ücrete göre ücretinin eksik ödendiği iddiasıyla açtığı alacak davasında, dava konusu dönemin bir kısmı için arabuluculuk şartının yerine getirilip getirilmediği ve uygulanacak faiz türünün doğru belirlenip belirlenmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş sözleşmesinde belirlenen ücrete göre ücret farkı alacağının bulunduğu kabul edilmekle birlikte, arabuluculuk son tutanağı ile bilirkişi raporu tarihi arasında kalan dönem için arabuluculuk şartının yerine getirilmediği ve davacının ikramiye farkı alacağına işletme kredisi faizi yerine mevduat faizi uygulanması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlave tediye ve ikramiye alacaklarına uygulanacak faiz türü ve dava dilekçesindeki taleple ıslah dilekçesindeki talep arasındaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlave tediye alacağının yasal dayanağı olan 6772 sayılı Kanun gereğince yasal faize tabi olması, ikramiye alacağının ise en yüksek işletme kredisi faizine tabi olması ve dava dilekçesindeki 1.000 TL'lik toplam talep miktarının ıslah dilekçesinde belirtilen ilave tediye ve ikramiye alacaklarına eşit olarak paylaştırılması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, alt işveren işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından sorumlu olup olmadığı ve hükmedilen faizin türü.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin asıl işveren sıfatıyla alt işveren işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücret farkı alacağından sorumlu olduğu ve bu alacağa 6356 sayılı Kanun'un 53. maddesi gereğince en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakları için davalı idare ve alt işverenin sorumluluğu ile hükmedilen faiz türünün doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin ücret farkı alacağının da toplu iş sözleşmesinden kaynaklandığı ve bu nedenle işletme kredisi faizi uygulanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçiye toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ilave tediye, ücret farkı ve sosyal yardım alacaklarını eksik ödediği iddiasına ilişkin alacak davasında, hükmedilen alacak miktarı, faiz türü ve başlangıç tarihi ile yargılama giderlerinin paylaştırılmasında yerel mahkemece yanılgıya düşülüp düşülmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının ıslah ettiği miktarın üzerinde ücret farkına hükmedilmesinin ve ilave tediye alacağına yasal faiz yerine en yüksek işletme kredisi faizi uygulanmasının hatalı olduğu, ancak bu hususların düzeltilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği gözetilerek, hüküm fıkrası düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan, vekilin toplu iş sözleşmesi alacaklarının tahsili sırasında düşük faiz oranı talep etmesi nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, müvekkilinin alacaklarına ilişkin işletme kredisi faizi yerine daha düşük bir faiz oranı talep etmesi nedeniyle oluşan zararın tespitinde, bozma kararında belirtilen usul ve esaslara uygun olarak hesaplama yapıldığı ve bozma dışı kalan kısımların kesinleştiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.