Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İftira Suçu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığın katılan hakkında yaptığı şikayetin iftira suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın şikayetinin, somut olaylara dayandığı, Anayasa'nın 36, 40 ve 74. maddeleri kapsamında ihbar ve şikayet hakkı niteliğinde olduğu ve bu nedenle suç kastıyla hareket ettiğinden söz edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, katılana isnat ettiği hukuka aykırı fiilin yetkili olmayan bir kişiye bildirilmesi nedeniyle iftira suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İftira suçunun oluşabilmesi için hukuka aykırı fiil isnadının 5271 sayılı CMK’nın 158. maddesinde belirtilen yetkili makamlara yapılması gerektiği, somut olayda ise sanığın isnatta bulunduğu kişinin yetkili makam sayılamayacağı ve isnat edilen fiilin yetkili makamlarca dolaylı yoldan öğrenilmesinin de iftira suçunu oluşturmayacağı gözetilerek, sanığın beraatine karar veren Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın akaryakıt istasyonu sahibine karşı yaptığı şikayetin iftira suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, hukuk mahkemesinde imza incelemesi yapılmasına karar verilmiş olmasına rağmen, bu incelemenin sonucunu beklemeden, işçisinin aksine beyanına ve imza inceleme raporlarına rağmen, akaryakıt istasyonu sahibini sahtecilikle suçlayan şikayetinin, maddi vakıalara dayanmadığı ve anayasal şikayet hakkı kapsamında da değerlendirilemeyeceği gözetilerek, iftira suçunun unsurlarının oluştuğu kabul edilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, yakalanmamak için kardeşine ait kimliği kolluk kuvvetlerine göstermesi eyleminin, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma suçunu mu yoksa kimliği bildirmeme kabahatini mi oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın başkasına ait kimliği, hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla kullanmadığı, kimliği kullanılan kişi hakkında bir soruşturma ve kovuşturma yapılmadığı, gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu isimle herhangi bir resmi belge düzenlenmediği ve eyleminin kabahat niteliğinde olduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuş, ancak kabahat için de zamanaşımı süresi dolduğundan sanık hakkında idari para cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa yüklenen iftira suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, darp edilmenin etkisiyle ve bir an önce kolluğun müdahale ederek yaralama eyleminin son bulmasını sağlamak amacıyla şikâyet hakkını kullandığı gözetilerek, iftira suçunun hukuka aykırılık unsurunun oluşmadığı gerekçesiyle, yerel mahkemenin mahkûmiyet kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, polisler tarafından durdurulduğunda başkasının kimlik bilgilerini vermesinin TCK 268. maddedeki başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, işlediği suçlar nedeniyle hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla başkasına ait kimlik bilgilerini kullanmasının TCK'nun 268/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının reddine ve yerel mahkeme ile Özel Daire kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın alkollü araç kullanırken yakalandığında aracı arkadaşının kullandığını beyan etmesi eyleminin iftira suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, kendisini cezadan kurtarmak amacıyla savunma yaptığı, şikayetçi hakkında soruşturma veya kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak amacıyla hareket etmediği ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmadığı gözetilerek, iftira suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin mahkumiyet kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın Anayasal şikayet hakkını kullanması nedeniyle isnat edilen iftira suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İftira suçundan dolayı sanık hakkında açılan kamu davasında, direnme kararından sonra dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek, yerel mahkeme direnme kararının bozulmasına ve davanın düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı iftira suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı ve yerel mahkemenin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın bozma ilamına rağmen önceki hükümde bulunmayan yeni gerekçelerle sanığın mahkumiyetine karar vermesi nedeniyle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu ve Yargıtay dairesi tarafından denetlenmesi gerektiği gözetilerek dosyanın Yargıtay’a tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı iftira suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı ve kolluk ifadesi sırasında yapılan yalan beyanın resmî belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hukuka aykırı fiil isnadını yetkili makamlara doğrudan yapmadığı, annesine bildirmesi ve ağabeyinin dolaylı olarak öğrenmesi sonucu başlatılan soruşturmada şikayetçi olmadığını belirttiği ifadesinin de soruşturma başlatılmasını sağlama amacına yönelik olmadığı değerlendirilerek iftira suçunun unsurlarının oluşmadığına, ayrıca kolluk ifadesinin içeriğinin tek başına ispat aracı olarak kullanılabilecek resmi belge niteliğinde olmadığı gözetilerek resmî belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun da oluşmadığına karar verilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın birden fazla kişiye yönelik rüşvet aldıkları iddiasıyla yaptığı telefon görüşmelerinin iftira suçunu oluşturup oluşturmadığı, eksik araştırma yapılıp yapılmadığı, zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, aralarında husumet bulunan kişiler hakkında gerçekte olmadığını bildiği halde rüşvet aldıkları iddiasını yetkililere iletmesi ve bu iddiaların soruşturma başlatılmasına sebep olması, iftira suçunun unsurlarını oluşturduğu, ayrıca birden fazla kişiye yönelik tek fiille işlenen suç bakımından zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının ve sanığın pişmanlık duyduğuna dair beyanı olmadığından etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı iftira suçunun sübutu bakımından eksik araştırmayla hüküm kurulup kurulmadığı ve suçun unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın isnat ettiği fiillerin gerçekleşmediğine dair yeterli delil toplanmış olması, maddi gerçeğe ulaşmayı sağlayacak tüm delillerin değerlendirilmiş olması ve sanığın isnatlarının Anayasal şikâyet hakkı kapsamında değerlendirilemeyecek nitelikte olması gözetilerek, iftira suçunun unsurlarının oluştuğu kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.