Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İhale.”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin, alt işverenleri nezdinde çalışan davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile alt işverenler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu ve asıl işverenin, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca, alt işverenin işçisine karşı toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarından sorumlu olduğu gözetilerek, davalı şirketin sorumluluğuna hükmeden yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, alt işveren nezdinde çalışan davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile davalıdan ihale ile iş alan yüklenici firma arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu ve asıl işverenin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin 7. fıkrası gereğince alt işveren işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından sorumlu olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı kurumdan ihale alan alt işverenler nezdinde çalışırken, üyesi olduğu sendikanın toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının davalı tarafından ödenip ödenmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumun ihale makamı olması ve davacı ile doğrudan hizmet akdi bulunmamasına rağmen, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin 7. fıkrası uyarınca asıl işveren sıfatıyla alt işverenlerin işçilerinin toplu iş sözleşmesinden doğan alacaklarından sorumlu olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, alt işveren nezdinde çalışan davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile davalıdan ihale ile iş alan yüklenici firma arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu ve asıl işverenin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin yedinci fıkrası gereğince toplu iş sözleşmesi uyarınca davacı işçiye ödenmesi gereken işçilik alacaklarından sorumlu olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, alt işveren işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile davalıdan ihale ile iş alan yüklenici firma arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu ve asıl işverenin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin 7. fıkrası gereğince toplu iş sözleşmesi uyarınca davacı işçiye ödenmesi gereken işçilik alacaklarından sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile alt işveren şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6552 sayılı Kanun ile 4734 sayılı Kanun'un 62. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 4735 sayılı Kanun'un 8. maddesinde yapılan değişikliklerle personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmelerinin yapılabilmesine imkân tanındığı, bu nedenle 11.09.2014 tarihinden sonraki sözleşmelerin sırf bu nedenle muvazaalı sayılamayacağı, ancak Yargıtay'ın önceki bozma ilamı ve emsal kararı uyarınca 01.07.2014 - 20.10.2015 dönemi için davalı belediye ile alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kabulü gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı kurumdan ihale alan alt işveren nezdinde çalışırken, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının ödenmemesi nedeniyle, davalı kurumun asıl işveren sıfatıyla sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum ile alt işverenler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacı işçinin sendika üyesi olması ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan haklarının ödenmemesi sebebiyle, davalı kurumun asıl işveren sıfatıyla davacı işçinin alacaklarından sorumlu olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı kurumdan ihale ile iş alan alt işveren nezdinde çalışırken, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının ödenmemesi nedeniyle davalı kurumun asıl işveren sıfatıyla sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum ile alt işverenler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davalının da toplu iş sözleşmesi uyarınca davacı işçiye ödenmesi gereken işçilik alacaklarından sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü ile davalı şirketler arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği ve bu kapsamda davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından Karayolları Genel Müdürlüğü'nün sorumlu olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü'nün ihale yoluyla yaptırdığı işin süreklilik arz eden bir hizmet alımı olması ve davalı şirketler ile aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunması gözetilerek, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından Karayolları Genel Müdürlüğü'nün de sorumlu olduğuna ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü ile davalı şirketler arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği ve davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının davalı Karayolları Genel Müdürlüğü'nden talep edilip edilemeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü'nün ihale yoluyla iş gördürmesinin ve davalı şirketler ile arasında yapım işi sözleşmesi bulunmasının alt işverenlik ilişkisini ortadan kaldırmadığı, işin niteliği gereği süreklilik arz etmesi ve davalı Karayolları Genel Müdürlüğü'nün işin yürütülmesi ve denetimi üzerinde yetkili olması nedeniyle 4857 sayılı Kanun'un 2. maddesinin 7. fıkrası uyarınca asıl işveren sıfatının bulunduğu gözetilerek, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından davalı idarenin de sorumlu tutulması gerektiği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı ile dava dışı alt işverenler arasındaki ilişkinin kanuna uygun olup olmadığı ve muvazaa içerip içermediği, dolayısıyla davaya konu işçilik alacakları hesabında esas alınacak ücretin miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin alt işverenlere ihale ile verdiği işlerin asıl işin bir bölümü olduğu, ancak bu işlerin uzmanlık gerektirmediği, alt işverenlerin yeterli ekipmana sahip olmadığı ve makinelerin davalı şirkete ait olduğu gibi hususlar gözetilerek, davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve davacının işçilik alacaklarının toplu iş sözleşmesine göre hesaplanması gerektiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesinin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali talebinin reddi.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibine konu kira sözleşmelerindeki adres ile ihale konusu taşınmazların bulunduğu adres arasında farklılık olması ve davacının yer teslimi yaptığını ispatlayamaması nedeniyle kira alacağının ispatlanamadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.