Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İhtilaf”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Yurt dışı iş sözleşmesinde kararlaştırılan hukuk seçiminin geçerliliği ve uyuşmazlığa uygulanacak hukukun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Yurt dışı iş sözleşmesinde yapılan açık hukuk seçiminin geçerli olduğu, işçinin sözleşme içeriğini bildiği, işverenin bilgi verme yükümlülüğünü ihlal etmesinin yabancı hukukun uygulanmasını engellemeyeceği ve kanunlar ihtilafı hukukundaki kamu düzeni kavramının iç hukuktakinden daha dar kapsamlı olduğu gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışı hizmet sözleşmesinde kararlaştırılan hukuk seçiminin geçerliliği ve uyuşmazlığa uygulanacak hukukun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Yurt dışı hizmet sözleşmesinde açıkça Rusya hukuku seçilmiş olmasına ve işçinin işini sürekli olarak Rusya'da yapmış olmasına rağmen, mahkemelerin kanunlar ihtilafı kurallarını re'sen uygulaması gerektiği, sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte olmayan 6098 sayılı TBK'nın genel işlem koşullarına ilişkin hükümlerinin geçmişe etkili uygulanmasının mümkün olmadığı ve işçi lehine yorum ilkesinin yalnızca hukuk seçiminin bulunmadığı hallerde uygulanabileceği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışı iş sözleşmesinde kararlaştırılan hukuk seçiminin geçerliliği ve uyuşmazlığa uygulanacak hukukun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yurt dışı iş sözleşmesinde kararlaştırılan hukuk seçiminin açık, net ve anlaşılır olduğu, düzenlendiği tarihte yürürlükte olan mevzuata uygun şekilde yapıldığı ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin bağlayıcı ve geçerli olduğu gözetilerek mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında farklı dönemlerde çalışmış bir işçinin işverenine karşı açtığı alacak davasında, uyuşmazlığa hangi hukukun uygulanacağı, hizmet süresi ve aylık ücretin tespiti, brütleştirme, dava konusu alacaklara hak kazanılıp kazanılmadığı, hesaplanması, zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve ödenip ödenmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Yurt dışı hizmet sözleşmesinde hukuk seçiminin geçerli olduğu, hukuk seçiminin bulunmadığı dönemlerde ise mutad işyeri hukukunun uygulanması gerektiği, bu nedenle davacının son çalışma dönemi için Kazakistan hukukunun, diğer dönemler için ise sırasıyla Türkiye, Ürdün, Türkiye, Libya ve Kazakistan hukukunun uygulanması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalışmış bir işçinin iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakları davasında hangi ülke hukukunun uygulanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında belirsiz süreli yurt dışı iş sözleşmesi imzalanmış olup, sözleşmenin ilgili maddelerinde çalışılan ülke mevzuatının, ilgili hukuki düzenleme olmaması halinde ise Türkiye mevzuatının uygulanacağı belirtilmiş bir hukuk seçimi anlaşması bulunduğu, davacının üçüncü çalışma dönemi olan belirsiz süreli iş sözleşmesinin yapıldığı dönem için tarafların ... sözleşmesi ile bir hukuk seçimi anlaşması yaptığı ve ... hukukunun uygulanması gerektiği, hukuk seçimi anlaşması bulunmayan birinci ve ikinci çalışma dönemlerinde ise mutad işyeri hukuku olan Rusya hukukunun uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin yurt dışı şantiyelerinde çalışan davacı işçinin işçilik alacakları davasında, uyuşmazlığa hangi ülke hukukunun uygulanacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında imzalanan yurt dışı hizmet sözleşmelerinde çalışılan ülke hukukunun, hukuk bulunmaması halinde ise Türk hukukunun uygulanacağına dair açık bir hukuk seçimi anlaşması bulunduğu ve davacının çalıştığı dönemlerdeki mutad işyerinin yurt dışında olduğu gözetilerek, mahkemelerin uyuşmazlığa Türk hukukunu uygulayarak karar vermelerinin hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, bedelin miktarı, faiz işletimi ve mülkiyet ihtilafı nedeniyle ödeme şekli uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmaz değerlendirmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak mülkiyet ihtilafı nedeniyle tespit edilen kamulaştırma bedeline dava tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılmış ve ilk derece mahkemesi kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, taşınmazın mülkiyetinin ihtilaflı olması nedeniyle tüm paydaşların davaya dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın mülkiyetinin başka bir mahkeme kararında paylaşımlı olarak tespit edildiği ve kesinleştiği halde, kamulaştırma davasında tüm paydaşların davaya dahil edilmeyerek eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve tescil işleminin yapılıp yapılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerinin belirlenmesinde kullanılan kapitalizasyon faiz oranının hatalı uygulanması, üretim giderlerinin hesaba dahil edilmesi, tapu kaydındaki mahalle adı ile hüküm fıkrasında yazılan mahalle adının uyuşmaması, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi, güncel parsel numarasının dikkate alınmaması ve taşınmazın mülkiyeti ile ilgili rücu şartı nedeniyle mirasçıların davaya dahil edilmemesi gibi hususlar gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve taşınmazın mülkiyetinde ihtilaf bulunması nedeniyle bedelin nasıl ödeneceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedelinin gelir metodu ve maktuen değer yöntemleri ile hesaplanmasında ve taşınmazın mülkiyetinde ihtilaf olması nedeniyle bedelin hak sahipleri belli oluncaya kadar nemalandırılarak saklanmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve ihtilaflı hisseye ilişkin bedelin ödenme şekline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İhtilaf konusu taşınmazın bir kısmının mülkiyetinin ihtilaflı olması nedeniyle, belirlenen kamulaştırma bedelinin ilgili davanın sonucunda belli olacak hak sahibine ödenmek üzere 3'er aylık vadeli hesaba yatırılmasında isabet görülmekle birlikte, hükmedilen ihtilaflı bedele ilk karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili ile ilgilidir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bir kısmının mülkiyetinin ihtilaflı olması nedeniyle, belirlenen kamulaştırma bedelinin ilgili davanın sonucunda belli olacak hak sahibine ödenmek üzere 3'er aylık vadeli hesaba yatırılmasında isabetsizlik görülmemiş ancak, hükmedilen ihtilaflı bedele ilk karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirdiğinden, bu husus düzeltilerek karar onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.