Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İtiraf”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığın kuru sıkı sandığı av tüfeğiyle mağduru yaralaması nedeniyle neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin hükmün temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin mağdur beyanları, tanık anlatımları ve adli rapor ile sabit olması, eyleme uyan suç vasfının doğru belirlenmesi ve ceza tayininde hukuka aykırılık bulunmaması gözetilerek yerel mahkeme hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın maktulü kasten öldürme suçundan cezalandırılmasına dair yerel mahkeme hükmünün Yargıtayca onanmasına karşı yapılan itirazın kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olaydan yaklaşık 8,5 yıl sonra kendiliğinden yetkili makamlara başvurarak suçunu itiraf etmesi, itirafının tutarlı ve inandırıcı olması, olayla ilgili verdiği bilgilerin doğrulanması, akıl sağlığının yerinde olması ve başka bir kimsenin suçunu üstlenmemiş olması gibi hususlar birlikte değerlendirilerek, sanığın kasten öldürme suçunu işlediğinin sabit olduğu gözetilerek, yerel mahkeme hükmünü onayan Yargıtay 1. Ceza Dairesinin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eski kız arkadaşının evinden laptop ve fotoğraf makinesi çalmak suretiyle hırsızlık suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu eşyanın sanıkta ele geçirilememesi, sanık ile katılan arasında husumet bulunması, katılanın beyanları dışında sanığın mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmaması ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında TCK'nın 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, henüz hırsızlık olayından habersiz olan mağdura, kolluk tarafından yakalandıktan sonra çaldığı malzemeleri göstererek iade etmesinin ve suçunu itiraf etmesinin TCK 168/1’de düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için yeterli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Soruşturma aşamasındaki ikrar ve itiraf içeren ifadelerini sonradan reddeden sanıklar hakkında TCK'nun 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 221. maddesinin amacının failin örgütten koparılıp topluma kazandırılması ve örgüt faaliyeti çerçevesinde tekrar suç işlemesinin önlenmesi olduğu, bu nedenle maddenin uygulanabilmesi için failin pişmanlık duyması ve bu pişmanlığın aşamalarda süreklilik arz etmesi gerektiği, ancak verdikleri bilgileri sonradan inkâr eden sanıkların pişmanlıklarından söz edilemeyeceği ve maddeye hâkim olan amaca aykırı hareket ettikleri gözetilerek sanıklar hakkında TCK'nun 221/4 hükmünün uygulanmamasına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasının kabulünün dosya kapsamına uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin cevap dilekçesi vermemesi ve ziynet eşyalarını aldığını ikrar eder nitelikte beyanlarda bulunması ancak iade ettiğini veya davacının rızasıyla harcandığını ispatlayamaması gözetilerek, yerel mahkemenin ziynet alacağına hükmeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.