Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İyi Niyet Kuralları”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: İşverenin, işçiye verdiği avansı geri ödememesi nedeniyle iş sözleşmesini feshetmesinin haklı neden olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, işverenden aldığı yüksek miktardaki avansı uzun süre geri ödememesi ve zimmetinde bulundurmasının, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25. maddesinin (II) numaralı bendi uyarınca ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hal teşkil ettiği ve işverene haklı fesih nedeni verdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin feshinin geçerli bir sebebe dayanıp dayanmadığı ve davacının işe iadesine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, fesih için ileri sürdüğü iddiaları ispatlayamaması ve fesih bildiriminde somut ve açık bir gerekçe sunmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davacının işe iadesine karar veren hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşverenin 2004 yılından itibaren ücret zam uygulamasını değiştirerek günün koşullarına göre zam yapmaya başlamasına rağmen, işçi tarafından 12 yıl boyunca bu duruma itiraz edilmemesi ve iş akdinin feshinden sonra önceki uygulamaya göre hesaplanacak fark ücret talep edilip edilemeyeceği noktasında yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin ücret zam uygulamasındaki değişikliğe 12 yıl boyunca sessiz kalmasının, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca zımni rıza olarak değerlendirilmesi ve tarafların karşılıklı anlaşarak çalışma koşullarını değiştirebileceği hükmü gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin, iş akdinin sona ermesinden sonra, işverenin 2004 yılından itibaren değiştirdiği ücret zam uygulamasına karşı, geriye dönük ücret farkı talebinde bulunup bulunamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, ücret zam uygulamasındaki değişikliğe yaklaşık 12 yıl boyunca sessiz kalarak çalışmaya devam etmesinin, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca zımni kabul anlamına geldiği ve iş şartlarının karşılıklı anlaşma ile değiştirildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşverenin 2004 yılında ücret zam uygulamasını değiştirdikten sonra, işçi on iki yıl boyunca sessiz kalıp yeni koşullarla çalışmaya devam etmiş; peki iş akdinin emeklilik nedeniyle sona ermesinin ardından işçi, önceki zam uygulamasına göre ücret farkı ve diğer işçilik alacakları talep edebilir mi?
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin işverenin ücret zam uygulamasındaki değişikliğe on iki yıl boyunca sessiz kalarak çalışmaya devam etmesi, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca zımni rıza olarak değerlendirilmiş ve iş şartlarının karşılıklı anlaşma ile değiştirildiği kabul edilerek işçinin fark ücret ve diğer işçilik alacakları taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşverenin 2004 yılında ücret zam uygulamasını değiştirdikten sonra, işçinin yaklaşık 12 yıl sessiz kalarak çalışmaya devam etmesi ve iş akdinin feshinden sonra eski uygulamaya göre ücret farkı talep etmesinin hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin uzun süre sessiz kalarak çalışmaya devam etmesinin, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca çalışma koşullarının taraflar arasında zımni anlaşma ile değiştirildiği şeklinde yorumlanması gerektiği ve bu nedenle işçinin iş akdinin feshinden sonra eski uygulamaya göre ücret farkı talebinde bulunmasının reddi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların, sarı-kırmızı renkler ve "taraftar" ibaresini birlikte kullanarak ürettikleri yüz boyasının, Galatasaray Spor Kulübü'nün imajını kullanarak haksız rekabete yol açıp açmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, sarı-kırmızı renkler ve "taraftar" ibaresinin birlikte kullanımının Galatasaray Spor Kulübü ile özdeşleşmiş imajı çağrıştırdığı, bu şekilde davalıların kulübün uzun yıllar emek ve masrafla elde ettiği şöhretten haksız yere yararlanarak, objektif iyi niyet kurallarına aykırı hareket ettikleri ve haksız rekabete yol açtıkları gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 20.04.1982-01.01.1984 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olup olmadığı, bu sürelerin yaşlılık aylığına hak kazanmasında dikkate alınıp alınmayacağı ve 01.03.2009 tarihi itibariyle 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı olarak yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının uyuşmazlık konusu tarih aralığında vergi, meslek kuruluşu ve esnaf sicil kaydı bulunmadığından 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olarak kabulünün mümkün olmadığı, giriş bildirgesini verdikten sonra Kurum memurunca vergi kayıt başlangıç tarihinin hatalı olarak belirlenmesine sessiz kalmasının iyi niyet kurallarıyla bağdaşmadığı, geriye dönük toplu prim ödemelerinin isteğe bağlı sigortalılık olarak değerlendirilemeyeceği ve Medeni Kanun'un 2. maddesinin uygulanma şartlarının oluşmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçinin işveren tarafından ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranış nedeniyle işten çıkarılmasının haklı fesih olup olmadığı ve buna bağlı olarak kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin mesai saatleri içerisinde işyerindeki bir müşteri ile uygunsuz ilişkiye girmesinin sadakat borcuna aykırı olduğu ve işverenin haklı nedenle fesih hakkını doğurduğu, bu nedenle işçinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin işveren ve ailesi hakkında sarf ettiği sözlerin iş sözleşmesinin haklı nedenle feshi sebebi oluşturup oluşturmadığı ve buna bağlı olarak işçinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin işveren ortağı ve eşi hakkında sarf ettiği sözlerin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II-b maddesi kapsamında ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı, onur kırıcı ve iş sözleşmesini haklı nedenle fesih için yeterli olduğu değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşten çıkış kodunun işverence ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık nedeniyle fesih (kod 29) olarak bildirilmesine karşılık, işçinin bunun hatalı olduğunu ve haklı sebep bildirilmeden fesih (kod 4) olarak düzeltilmesi istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini kanıtlayamaması ve ispat yükünü yerine getirememesi gözetilerek, ilk derece mahkemesinin işten çıkış kodunun düzeltilmesine ilişkin kararının yerel mahkemece onanması ve Yargıtayca da bu kararın onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.