Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şirket Yetkilisi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin belirlenmesinde ve hükümde husumet yönlendirmesinde hata yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davalı şirketin ticaret unvanını doğru tespit etmesine rağmen gerekçeli karar ve hükümde şirket yetkilisinin adını yazarak, davada taraf olmayan kişi aleyhine hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olduğundan, temyiz eden şirketin yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasında, davalı şirketlerden birine yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı ve bu hususun davanın devamı açısından sonuç doğurup doğurmayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirkete yapılan tebligatın Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddelerine aykırı şekilde, şirket yetkilisine değil evrak memuruna yapıldığı, ticaret sicil kaydındaki adres belirlenmeden Tebligat Kanunu 35. maddesi kapsamında tebliğ yapılamayacağı ve bu nedenle tebligatın geçersiz olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının davalı şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi ve sonucuna göre dosyanın yeniden değerlendirilmesi için dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin yetkilisi tarafından imzalanan bonodan dolayı şirketin sorumlu olup olmadığına ilişkin menfi tespit davası.
Gerekçe ve Sonuç: Bononun davalı şirket yetkilisi tarafından imzalandığı ihtilafsız olup, sırf şirketin ticari defterlerine kayıtlı olmaması, davacı iddiasını ispatlamaya yeterli olmadığından, davalı lehine açılan menfi tespit davasının kabulünün isabetli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasfiye memurluğundan istifa etmiş bir kişinin, kendisine borçlu şirket adına yapılan ödeme emri tebligatının iptalini isteyip isteyemeyeceği hususunda aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye memurluğundan istifa eden kişinin, artık şirket yetkilisi olmadığı ve tebligatın muhatabının şirket olduğu gözetilerek, iptal talebinde bulunma ehliyetinin olmadığına ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bonoda şirket kaşesi dışında atılan ikinci imzanın aval niteliğinde olup olmadığı ve davacının kişisel sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının bonoda şirket kaşesi dışında kendi isim, soy isim ve T.C. kimlik numarasını belirterek attığı ikinci imzanın, aval niteliğinde olduğu ve davacının kişisel olarak borçtan sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ticareti usulüne aykırı terk etme suçundan sanık şirket yetkilileri yerine tüzel kişilik hakkında hüküm kurulup kurulamayacağı ve şirketin fiilen ticareti terk edip etmediği hususunda yeterli araştırma yapılıp yapılmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Şikayet dilekçesi ve eklerinden sanık şirket yetkililerinin kimliklerinin anlaşılabilmesi ve İİK m. 345 uyarınca limited şirket yetkililerinin de ticareti usulüne aykırı terk etme suçunun faili olabileceği, ayrıca ticareti terk suçunun oluşabilmesi için fiili terk eyleminin tespiti amacıyla zabıta araştırması ve vergi mükellefiyet durumunun araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ticareti usulüne aykırı terk suçundan sanık şirket yetkilileri yerine şirketler hakkında hüküm kurulup kurulamayacağı ve şirketlerin fiilen ticareti terk edip etmediği hususunda yeterli araştırma yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Şikayet dilekçesinde sanık olarak şirketler gösterilse de ek belgelerden şirket yetkililerinin kimliği anlaşılabildiğinden ve İİK m. 345 uyarınca tüzel kişi adına fiili gerçekleştiren şirket yetkilileri hakkında hüküm kurulması gerektiğinden, ayrıca ticareti terk suçunun oluşması için fiili terk eyleminin tespiti amacıyla zabıta araştırması yaptırılması ve vergi mükellefiyetinin devam edip etmediğinin araştırılması gerekirken eksik incelemeyle beraat kararı verildiğinden, yerel mahkeme direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şirket yetkilisinin isminin şikayet dilekçesinde belirtilmemesi nedeniyle, İİK 333/a maddesinde düzenlenen "alacaklıyı zarara sokmak kastıyla ticari işletmenin borçlarını ödememe" suçundan açılan davanın reddinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'da düzenlenen suçlarda şikayet dilekçesinin CMK'daki iddianame gibi tüm şekil şartlarını taşımasının zorunlu olmaması, ayrıca icra dosyasında şirket yetkilisinin kim olduğunun tespit edilebilir olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlunun ödeme şartını ihlal suçundan verilen tazyik hapsinin infazından sonra aynı taahhüt nedeniyle tekrar tazyik hapsine karar verilip verilemeyeceği ve şirket yetkilisinin şahsi sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususunda kanun yararına bozma talebi üzerine yapılan yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: İlk taksitin ödenmemesi nedeniyle verilen tazyik hapsinin tamamının infaz edilmesi halinde, takip eden taksitlerin ödenmemesi durumunda borçlunun tekrar cezalandırılması olanağı bulunmadığı ve sanığın şirket yetkilisi olması nedeniyle kişisel sorumluluğu olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şirket yetkilisinin, şirket borcu için verdiği ödeme taahhüdünü yerine getirmemesi nedeniyle tazyik hapsine mahkum edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Şirket yetkilisinin, şirket borcu için verdiği ödeme taahhüdünü ihlal etmesinin, borçlunun ödeme şartını ihlal suçunun yasal unsurlarını oluşturmadığı ve sanığın icra kefaleti ile üstlenmemiş bir borçtan dolayı kişisel sorumluluğu bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet kararı bozulmuş ve sanığın beraatine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.