Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5464 Sayılı Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın banka tarafından açılmış olması ve 5464 sayılı Kanun'un 44. maddesi gereğince bu durumda genel görev kurallarının uygulanacağı, dava değerinin de sulh hukuk mahkemesinin görev sınırları içerisinde olması gözetilerek Burdur Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici sıfatındaki kredi kartı hamili aleyhine, kart çıkaran kuruluş tarafından açılan alacak davasında görevli mahkemenin hangisi olduğu hususunda yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2. maddesi birlikte değerlendirilerek, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun ticari davalara ilişkin görev düzenlemesinin özel düzenleme niteliğindeki 5464 sayılı Kanun'a göre uygulanmayacağı ve bu durumda davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek, Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcu nedeniyle açılan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mu yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2. maddesi birlikte değerlendirilerek, kredi kartı veren kuruluş tarafından tüketiciye karşı açılan davalarda, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un yürürlük tarihinden önce açılmış davalarda görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek yargı yerinin asliye hukuk mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcu nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2. maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07.02.2007 tarihli kararının yorumu ile davanın tüketiciye karşı açılması ve 6502 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önceki bir tarihte açılması sebebiyle görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan borca ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, uygulanacak faiz oranının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Kredi kartı borçlarına uygulanacak faiz oranının 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca belirlenmesi gerekirken, mahkemece Türk Borçlar Kanunu'nun 88. ve 120. maddelerinin uygulanmasının hatalı olduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan dolayı kefile karşı açılan itirazın iptali davasında, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi mi yoksa genel mahkeme mi olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Kefalet sözleşmesinin, asıl borç ilişkisine bağlı fer'i bir sözleşme olduğu ve asıl borç ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda 5464 sayılı Kanun'un 44/2. maddesi uyarınca genel mahkemelerin görevli olması gözetilerek, yerel mahkemenin tüketici mahkemesi sıfatıyla davaya bakmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan dolayı yapılan takipte borçlunun itirazının iptali istemiyle açılan davada, borçlunun 5464 sayılı yasanın geçici 5. maddesinde düzenlenen yapılandırma hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davalının 5915 sayılı yasa ile 5464 sayılı yasaya eklenen geçici 5. madde kapsamında ödeme taahhüdüne uygun davranıp davranmadığını ve bu maddeyle sağlanan haklardan yararlanıp yararlanamayacağını incelemesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2. maddesindeki yollamanın 1086 sayılı HUMK ve 6100 sayılı HMK'nın görev hükümlerine yapıldığı, bu kanunlarda ise genel mahkemelerin görevlerinin düzenlendiği, ticaret mahkemelerinin görevine ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği ve 6502 sayılı TKHK'nın yürürlüğe girdiği tarihten önceki dava olması gözetilerek asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu kabul edilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan dolayı ödenen miktarın 4822 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi uyarınca hesaplanandan fazla olduğu iddiasıyla açılan menfi tespit ve istirdat davasında, temerrüt tarihinin ve borç miktarının nasıl belirleneceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4822 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi kapsamında, kredi kartı borçlusunun temerrüt tarihinin, banka tarafından borçluya gönderilen hesap kat ihtarnamesindeki ödeme süresi dikkate alınarak belirlenmesi ve yeni yürürlüğe giren 5464 sayılı Kanun'un Geçici 4. maddesinin de tüketici lehine yorumlanarak davada uygulanması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcunun ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından açılan menfi tespit davasında, 4822 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi uyarınca hesaplanan borç miktarının ve temerrüt tarihinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, Özel Daire bozma kararından sonra yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun Geçici 4. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve bu madde uyarınca davacının borcunu yeniden yapılandırma hakkı bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.