Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5999 Sayılı Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza el atılma tarihinin tespiti ve bu tarihin 5999 sayılı Kanun'un geçici 6. maddesi kapsamında olup olmadığının belirlenerek, el atma tarihindeki niteliğine göre taşınmaz bedelinin hesaplanması gerektiği gözetilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesi uyarınca Hazine adına tescil istenen taşınmaz için, idarenin tapu iptal ve tescil davası açma hakkının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve 5999 sayılı Kanun ile getirilen geçici 6. maddenin idareye dava açma hakkı tanıması nedeniyle, idarenin 38. maddeye dayanarak tapu iptal ve tescil davası açma hakkı bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesini iptal etmesinden sonra yürürlüğe giren 5999 sayılı Kanun'un geçici 6. maddesi hükümlerinin, dava konusu olayda uygulanması gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma kararına karşı verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesindeki 20 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı ve Yargıtay’ın bozma ilamından sonra yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile eklenen geçici 6. maddenin dikkate alınıp alınamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin Yargıtay’ın bozma kararından sonra yürürlüğe giren ve kamulaştırmasız el atma davalarında 20 yıllık hak düşürücü süreyi kaldıran 5999 sayılı Kanun'un geçici 6. maddesini uygulayarak verdiği karar, yeni bir delile dayanarak ve ilk kararın gerekçesini değiştirdiği için direnme kararı olarak nitelendirilemeyeceğinden, yeni hükmün temyizen incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası'nın 38. maddesindeki 20 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı ve davanın reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma ilamından sonra yürürlüğe giren 5999 sayılı Kanun ile getirilen geçici 6. maddeyi dikkate alarak verdiği karar, ilk kararın gerekçesinde yer almayan yeni bir hukuki olguya dayandığından, gerçek bir direnme kararı niteliğinde olmayıp yeni hüküm sayıldığı ve bu nedenle temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'nca değil Özel Dairece yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan alacak davasında, borçlu idarenin mal, hak ve alacaklarına haciz konulup konulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Geçici 6. maddenin 04.11.1983 tarihinden önceki kamulaştırmasız el atma işlemlerine uygulanacağı ve idarelerin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceği hükmü gözetilerek, takibe konu ilamın bu tarihten önceki bir el atmaya ilişkin olup olmadığının tespiti için yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma tazminatının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde, idareye ait mal, hak ve alacaklara haciz konulup konulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 6. maddesi uyarınca, 04.11.1983 tarihinden önceki kamulaştırmasız el atma işlemlerine ilişkin tazminat alacaklarının tahsili için yapılan takiplerde idarenin mal, hak ve alacaklarına haciz konulabileceği gözetilerek, takip dayanağı ilamın bu kapsamda olup olmadığının tespiti için direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açılması nedeniyle reddine karar verilen davanın, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesini iptal etmesi ve 5999 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 6. maddenin, dava konusu olayda uygulanması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve sonrasında 5999 sayılı Kanun ile getirilen geçici 6. maddenin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Usulü kazanılmış hak kuralının istisnası olarak, yeni kanun hükmünün dava konusu olay bakımından uygulanmasının gerektiği ve mahkemenin 5999 sayılı Kanun ile getirilen geçici 6. madde hükümleri çerçevesinde uyuşmazlığı yeniden değerlendirmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.