Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu'na karşı açılan tespit, iptal ve istirdat davasında görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 88/19. maddesi uyarınca Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanun'un uygulanmasından doğan uyuşmazlıklarda, Kurum'un alacaklı biriminin bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu gözetilerek İzmir 16. İş Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından düzenlenen ödeme emrinin iptali davasında hangi iş mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 88/19. maddesi uyarınca SGK'nın prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Kanun'un uygulanmasından doğacak uyuşmazlıklarda Kurum'un alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, ödeme emrini düzenleyen İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü'nün bulunduğu yerdeki iş mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vergi dairesinin, davacı şirketin, vergi borçlusu üçüncü bir şirkete olan borcu nedeniyle davacı şirketin alacaklarına haciz koyması üzerine, davacı şirketin, borçlu olmadığını ileri sürerek açtığı menfi tespit davasının kabulü.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dışı borçlunun davacıdan alacağının bulunmadığını belirleyen bilirkişi raporunun denetime elverişli bulunması ve davalı vekilince istinafta ileri sürülmeyen vekalet ücretine ilişkin itirazın temyizde ileri sürülemeyeceği gözetilerek, usul ve kanuna uygun bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kuruma borçlu olmadığının tespiti için açılan menfi tespit davasında, istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin temyiz dilekçesinde 6100 sayılı HMK'nın 364/2-f maddesine aykırı olarak temyiz sebep ve gerekçelerini belirtmemesi ve re'sen yapılan incelemede bozma sebebi bulunmaması gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haciz bildirimine yapılan itirazın iptali, alacağın tahsili ve itiraz edenin 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 338. maddesi uyarınca cezalandırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının haciz bildirimine itirazı ile ilgili olarak 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 338. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilirken, usul hükümlerine aykırı olarak ihtarlı tebligat yapılmadan ve savunma hakkı tanınmadan hüküm kurulduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya gönderilen icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, takibe konu kamu alacağının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Takip konusu kamu alacağının vadesini takip eden yılbaşından itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, takibin bu sürenin dolmasından sonra yapıldığı ve davalının süresinde zamanaşımı def'inde bulunduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, yerel mahkemenin bozma ilamına karşı verdiği kararın direnme kararı sayılıp sayılamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma ilamında belirtilen hususları dikkate alarak yeni delil incelemesi yapıp farklı gerekçelerle karar vermesi nedeniyle, verilen kararın direnme kararı niteliğinde olmadığı ve dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerektiği gözetilerek temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'nda değil, Özel Dairede yapılması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından başlatılan takip işlemine karşı açılan menfi tespit davasının, temyiz edilebilirlik sınırının altında kalıp kalmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığa konu takipte düzenlenen haciz bildirisindeki miktarın, 6217 sayılı Kanun'un 30. maddesi ile 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'nun 427. maddesinde belirtilen temyiz edilebilirlik sınırının altında kalması gözetilerek, davalı SGK vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu'nun ödeme emirlerine karşı açılan davada, davacıların 6552 sayılı Kanun uyarınca alacakların yeniden yapılandırılmasından yararlanıp yararlanmadıklarını araştırmasına gerek olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, Yargıtay Özel Dairesinin bozma kararında belirtilen tüm bozma nedenlerine ilişkin direnme gerekçelerinin açık ve net olarak yer almaması ve direnilen/uyulan hususların belirgin olmaması, usulüne uygun direnme kararı oluşturulmadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, kesinleşmiş bir icra takibinin bulunmasının dava şartı olduğu gözetildiğinde, bu takibin dava tarihinden önce mi yoksa dava tarihinden sonra mı başlatılmış olmasının gerekliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında kesinleşmiş icra takibinin bulunması dava şartı olmakla birlikte, bu şartın davanın her aşamasında tamamlanabileceği ve dava devam ederken başlatılan yeni bir takibin kesinleşmesinin beklenebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu'nun işverene kestiği ek prim ve idari para cezası ödeme emirlerine karşı açılan iptal davasında görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Kanun'un 80/6. maddesi gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarının tahsilinden doğan uyuşmazlıklarda alacaklı sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, davanın yetkisiz mahkemede açılması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı Sosyal Sigortalar Kurumu'nun (SSK), işverenin çalışanlardan kestiği ancak çalışan adına bankaya yatırmadığı tasarruf teşvik kesintileri ve işveren katkı paylarından müteselsilen sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4853 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca SSK'nın, işverenin yatırmadığı tasarruf kesintilerini tahsil etmekle yükümlü olduğu, ancak bu yükümlülüğün müteselsil sorumluluk anlamına gelmediği, kanunda açık bir düzenleme olmadığı ve SSK'nın görevinin sosyal güvenlik haklarının korunması olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.