Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aciz Hali”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken eşlerden birinin diğer eşin katkı payı alacağını engellemek amacıyla mal kaçırdığı iddiasıyla açılan tasarrufun iptali davasının reddine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen direnilmesi üzerine Hukuk Genel Kurulu'na taşınan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının katkı payı alacağının tasarruftan önce doğduğu, bu alacağın ileride kesinleşeceğinin öngörülebilir olduğu ve davalının da bu alacaktan haberdar olduğu gözetilerek, davacının tasarrufun iptali davası açma hakkı bulunduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Baba-oğul arasında yapılan bir temlik işleminin İİK m. 278 uyarınca bağışlama sayılıp iptal edilip edilemeyeceği ve temlikin borca karşılık yapıldığı iddiası karşısında ek inceleme yapılması gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin İİK m. 278/III-1'deki bazı ibareleri iptal etmesi nedeniyle, baba-oğul arasında yapılan temlik işleminin bağışlama olarak kabul edilemeyeceği, ancak alacaklı bankanın alacağına kavuşamadığı ve zarara uğradığı, davalı üçüncü kişinin borçlunun durumunu bildiği, temlik işleminin tarafının dava dışı şirketler olmadığı ve ticari örfe dayalı ödeme olgusunun somut olayda uygulanamayacağı gözetilerek, temlik işleminin İİK m. 280/1 ve 3 uyarınca iptaline karar verilmesi isabetli görülerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davası açılabilmesi için gerekli olan aciz halinin somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirket hakkında kesin aciz vesikası bulunmamasına rağmen, dosyadaki bilgi ve belgelerden (icra takibinin kesinleşmesi, haczedilen malların yetersizliği ve üzerindeki ipotekler) borçlunun borç ödemekten aciz olduğu anlaşıldığından, aciz halinin varlığının kabulü ile davanın esasının incelenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlunun kendi iflasını istemesi üzerine mahkemece iflasına karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, borçlunun İİK'nın 178. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle iflas talebini reddetmesi, borçlunun kendi iflasını istediği durumlarda aciz halinin araştırılması gerektiği ilkesiyle bağdaşmadığı gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin iflasına karar verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin öz varlığının negatif olması, fabrikasının kapalı olması, borçlarının yüksek olması ve ödemelerini tatil etmesi gibi hususlar nedeniyle aciz halinde olduğunun anlaşılması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davalı şirketin iflasına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin icra emrine rağmen ödenmeyen kira alacakları nedeniyle iflasının istenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin icra emrine konu borcu ödemediği ve sunulan ibra sözleşmesinin davacı ile davalı arasında olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçlunun, alacaklısından mal kaçırmak amacıyla üçüncü kişiye yaptığı taşınmaz devrinin iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı üçüncü kişinin, İİK m. 280/1 kapsamında borçlunun durumunu bilen veya bilmesi gereken kişilerden olduğunun tespit edilmesi ve taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasında misli fark bulunması gözetilerek, tasarrufun iptaline ve alacaklıya cebri icra yetkisi tanınmasına dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.