Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aldatma (Hile)”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı, oğlunun borcu karşılığında devrettiği taşınmazın, davalının hileli davranışları nedeniyle devredildiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil istemektedir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacının oğluna karşı icra takibi başlatması ve davacı aleyhine tahliye davası açması gibi olaylardan davacının aldatmayı öğrendiği kabul edilerek, davanın Türk Borçlar Kanunu'nun 39/1. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı torununa devredilen taşınmazların, davacının iradesinin davalı tarafından sakatlanması suretiyle devredildiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasından kaynaklanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iradesinin aldatma yoluyla sakatlanarak taşınmazların devredildiğinin toplanan delillerle ispatlanmış olması ve Yargıtay'ın bozma kararında belirtilen hukuksal gerekçeler gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satışında davalının davacıyı taşınmazın değeri konusunda aldatarak düşük bedelle devraldığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin direnme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmazın gerçek değeri konusunda yanılttığına dair tanık beyanları ve satış bedeli ile gerçek değer arasındaki orantısızlığın, davacının iradesinin aldatma yoluyla sakatlandığını ortaya koyduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı tarafından kandırılarak taşınmazlarını devrettiği iddiasıyla açtığı tapu iptali ve tescil davasında, mahkemenin kısmi kabul ve kısmi ret kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusunu oluşturan taşınmaz, traktör ve hayvanların değerlerinin ayrı ayrı tespit edilmesi ve her biri için ayrı ayrı harç yatırılması gerektiği, ölen hayvanlar yönünden davanın konusuz kaldığı ve buna göre harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirkete satılan taşınmazın devrinde, davacı tarafın iradesinin aldatma yoluyla sakatlanıp sakatlanmadığı ve Yargıtay'ın bu konuda maddi denetim yapıp yapamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket vekilinin, satış bedelinin tamamını ödememiş olmasına rağmen davacı vekilini sözleriyle yanıltarak taşınmazın devrini sağladığı ve bu durumun Türk Borçlar Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen aldatma (hile) kapsamına girdiği, Yargıtay'ın da maddi vakıalara bağlı hukuki sonuçları denetleyebileceği gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma protokolü ve davasında mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan haklardan feragat edilip edilmediği ve davalı erkeğin davacı kadını aldatıp aldatmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin davacı kadını, şirket hisselerini devrettikten sonra hala hisseleri varmış gibi göstererek 04.10.2018 tarihli sözleşme ile aldattığının anlaşılması ve davacı kadının mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan haklarından usulüne uygun feragat etmediğinin tespiti gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.